Araba piyasasında hareketlilik bekleniyor!

Türkiye'nin otomotiv sektöründe son dönemde yaşanan daralmaların ardından, araba piyasasında hareketlilik öngörülüyor. Yılın ilk dört ayında gözlenen daralmaların etkisiyle durgun bir seyir izleyen piyasalar, 2024'ün gelecek dönemlerinde canlanma sinyalleri vermeye başladı. Sektör analistleri ve uzmanları, önümüzdeki aylarda satışlarda artış beklediklerini belirtiyor.

YENİ MODELLER PİYASAYI CANLANDIRACAK

Yaşanan bu olumlu gelişmeler, özellikle tüketicilerin güveninin yeniden kazanılmasıyla birlikte ivme kazanabilir. Ekonomik göstergelerdeki iyileşme ve alım gücündeki artış, otomobil satışlarında olumlu bir etki yaratabilir. Piyasadaki hareketlilik, sektördeki oyuncuları ve tüketicileri olumlu yönde etkileyerek ekonomik büyümeye katkı sağlayabilir. Sektördeki bu olumlu hava, otomobil üreticilerini ve satıcılarını da harekete geçirebilir. Yeni modellerin pazara sunulması ve satış stratejilerindeki revizyonlar, talep artışının sağlanması adına önemli bir adım olabilir. Bununla birlikte, sektördeki rekabetin artmasıyla birlikte tüketicilere daha cazip fiyatlar ve kampanyalar sunulması da bekleniyor.

Özetle, araba piyasasında yaşanan daralmaların ardından 2024'ün ilerleyen dönemlerinde hareketlilik öngörülüyor. Satışlardaki artış beklentisi, sektörün ve ekonominin canlanması adına olumlu bir sinyal olarak değerlendiriliyor. Özellikle ağır ticari araç satışlarında artış bekleniyor

Ağır Ticari Araçlar Derneğinden (TAİD) yapılan yazılı açıklamaya göre, Yönetim Kurulu Başkanı Burak Hoşgören, üyelerinin katılımlarıyla düzenlenen toplantıda 2024'ün ilk çeyreğini değerlendirdi.

Hoşgören, yılın ilk çeyreğindeki ağır ticari araç pazarına dikkati çekerek, "Bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3 oranında daraldı. Bu dönemde satışı gerçekleştirilen toplam araç sayısı 10 bin 121 olurken yılın diğer çeyreklerinde ise bir ivmelenme bekleniyor." ifadelerini kullandı.

Burak Hoşgören, TAİD üyelerinin faaliyetleri hakkında bilgi vererek, sektörün 2023 ihracat tutarının 30 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiğini bildirdi.

Hoşgören, Avrupa Birliği ve tüm dünyadaki sürdürülebilirlik politikalarını uygulamak durumunda olduklarının altını çizerek, şunları kaydetti: "İklim krizinin yarattığı zorlukları ele almak adına dünya, karbon nötr olma hedefine kararlılıkla ilerliyor. Bunun paralelinde, teknolojideki gelişmeler de mobiliteyi radikal bir biçimde dönüştürüyor. Bu da yenilik, verimlilik ve güvenlik açısından bizlere benzersiz fırsatlar sunuyor.