Osman Müftüoğlu: Şehirlerde durum pek de iç açıcı değil

Osman Müftüoğlu: Şehirlerde durum pek de iç açıcı değil

Hürriyet Gazetesi yazarı Prof. Dr. Osman Müftüoğlu koronavirüs salgınına yönelik dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Müftüoğlu, "İstanbul’da herkesin maske takması lazım " yazdı.

Son dönemde yazdığı yazılarla vatandaşları bilgilendiren ve çeşitli tavsiyeler sunan Osman Müftüoğlu, bugün yine önemli bir yazı kaleme adlı.

Yeni tedbirlerin gerektiğini dile getiren Müftüoğlu, "Sağlık Bakanlığımızca açıklanan ‘illere göre hasta dağılımı haritası’, özellikle nüfus yoğunluğunun fazla olduğu, üretim ve tüketimin maksimum yapıldığı, iç ve dış ulaşımın olağanüstü boyutlara vardığı şehirlerde durumun pek de iç açıcı olmadığını gösteriyor.Özellikle İstanbul’daki olgu sayısı ve artış hızı, bir hekim olarak beni de yeni ve farklı stratejilere ihtiyaç olduğu düşüncesine itiyor." yazdı.

Maske kullanımının artması gerektiğini dile getiren Müftüoğlu, "Mümkünse İstanbul’da evinden çıkan herkesin maske takmasının zorunlu hale getirilmesi ve bu zorunluluğun eczaneler, marketler ve diğer alışveriş yerlerinde vazgeçilmez bir kurala dönüştürülmesi lazım.Ayrıca şehir dışı çıkışların özel araçlarla yapılanlarını bile kısıtlamak gerekiyor." diyerek şehirlerarası ulaşımında engellenmesi gerektiğine dikkat çekti.

 

İşte Müftüoğlu'nun bugünkü yazısı;

Harita netleşti strateji de değişmeli

Sağlık Bakanlığımızca açıklanan ‘illere göre hasta dağılımı haritası’, özellikle nüfus yoğunluğunun fazla olduğu, üretim ve tüketimin maksimum yapıldığı, iç ve dış ulaşımın olağanüstü boyutlara vardığı şehirlerde durumun pek de iç açıcı olmadığını gösteriyor.
Özellikle İstanbul’daki olgu sayısı ve artış hızı, bir hekim olarak beni de yeni ve farklı stratejilere ihtiyaç olduğu düşüncesine itiyor.
Mümkünse İstanbul’da evinden çıkan herkesin maske takmasının zorunlu hale getirilmesi ve bu zorunluluğun eczaneler, marketler ve diğer alışveriş yerlerinde vazgeçilmez bir kurala dönüştürülmesi lazım.
Ayrıca şehir dışı çıkışların özel araçlarla yapılanlarını bile kısıtlamak gerekiyor. Peki başka nelere ihtiyacımız var? Değişim stratejimizde neler acilen gündeme getirilip eyleme geçirilmeli?
Buyurun...
ÖNCELİKLİ 10 DEĞİŞİM
Daha çok şeffaflık daha çok test
1) Daha çok nezaket ve hoşgörü iklimi içeren ‘bir iletişim dili’ şart.
2) Daha sık ‘bilgilendirme’ ve daha çok ‘şeffaflık’ vazgeçilmez bir ayrıntı.
3) ‘Çok değil, daha da çok’ test yapılması, testlere ulaşımın olabildiğince kolaylaştırılması öncelikli.
4) Testi pozitif çıkan kişilerin bilgilendirilme ve yönlendirilmeleri daha hızlı ve daha net kararlarla yürütülmeli.
5) Koronavirüs pozitifliği saptananların karantina koşulları basitleştirilip netleştirilmeli. ‘Evde karantina’ ve ‘hastanede tedavi’nin kuralları da ayrıntıları net ve anlaşılabilir hale getirilmeli.
Maskeler takılsın, bilgi paylaşımı sıklaşsın
1) Karantinaya alınan ya da hastaneye yatırılan kişilerin ailelerine ilaç, yiyecek, içecek, maske, dezenfektan ve takviye vitamin destekleri verilmeli.
2) Koronavirüs hastalarının yatırılarak tedavi edildiği veya incelemeye alındıkları hastaneler belirlenip bu hastaneler sadece bu sorun için kullanılmalı. Söz konusu hastanelerde ayaktan teşhis ile yatarak tedavi üniteleri birbirinden ayrılmalı.
3) Evinden çıkan herkese maske takma zorunluluğu getirilmeli. Bu kural hiç olmazsa pazaryeri, manav, bakkal, market ve eczanelerde ısrarla uygulanmalı. Toplu taşıma araçlarına kapasitenin yarısı değil, dörtte biri kadar ve sadece oturarak yolcu alınmalı, maske takılması zorunlu kılınmalı.
4) Toplumu bilgilendiren açıklamalar günde bir değil, iki hatta üçe çıkarılmalı.
5) Salgının büyümesi ve olgu sayısının daha da hızlı yükselmesi halinde ne gibi yeni tedbirler alınacağı halka önceden net ve açık olarak anlatılmalı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.