5 bin yıllık tarihe sahip Sille Konya'nın en gözde yerleşim yeri

5 bin yıllık tarihe sahip Sille Konya'nın en gözde yerleşim yeri

Merhaba Gazetesi olarak her ay bir ilçenin tanıtımı için yaptığımız geziler taşra ilçelerinin son halkası olan Tuzlukçu ile noktalandı.

Tuzlukçu ilçemizin tanıtıldığı Şehir Eki’nde Sille’yi de ele almak istedik. Sille 5 bin yıllık tarihi, kendisine has güzellikleri, tarihi camileri, evleri, kilisesi, barajı, baranası ve sıcak kanlı insanları ile gerçekten Konya’nın en güzel yerleşim yerlerinin başında geliyor.

HERKES FEDAKARLIK YAPIYOR
Sille’nin tanıtımı konusunda görüşlerini aldığımız Silleyi Kalkındırma ve Tanıştırma Derneği Başkanı Ahmet Göçergi, Sille Ak Mahalle Muhtarı Ali Bildik, Sille Subaşı Mahalle Muhtarı Mustafa Saçı. Sille’de 32 yıl muhtarlık yaparak bir ilke imza atan Musa Çeliktaş, Sille’nin turizme kazandırılması için yıllardır her türlü fedakarlığı yaptıklarını bundan sonra da yapmaya hazır olduklarını söyledi.
KONYA’NIN EN GÜZEL YERİ
Silleyi Kalkındırma ve Tanıştırma Derneği Başkanı Ahmet Göçergi, Sille’nin tanıtımı konusunda değişik kaynaklara bağlı olarak hazırladıkları yayın organları ile güzel bir çalışma yaptıklarını söyledi. Göçergi, “Sille’nin bu günkü duruma gelmesinde, Sille’nin tanıtımı ve gelişmesi konusunda hiçbir fedakarlıktan kaçınmayarak hizmet eden tüm büyüklerimize teşekkür ediyorum. Elde ettiğimiz kaynaklardan aldığımız bilgilere göre Sille, İç Anadolu bölgesinde, Konya’nın 8 kilometre Kuzey batısında deniz seviyesinden bin 152 metre yüksekte iki dağ arasında vadi görünümünde olan bir yerleşim merkezi. Selçuklular zamanında İsiyle ve Silye adıyla anılan Sille, Osmanlılar döneminde bu ismin yanı sıra Su dirhemi nahiyesi adıyla da anılmıştır. 1800’lü yıllardan itibaren nüfusunda hızlı bir artış olan Sille’nin 1900’lü yıllarda 16 mahallesi olup nüfusu 19 bin kişiye ulaşmıştır. 1900’lü yılların başında tren yolunun yapılması, Müslüman halkla iç içe yaşayan gayr-i müslimlerin mübadelesi, usta ve sanatkârların Sille dışına gitmeleri ve ulaşım yetersizliği gibi sebeplerle Konya’ya ve diğer yerlere yapılan göçler ve boşalan evlerin yıkılışı ne yazık ki Sille’yi bugünlere getirmiştir” dedi.
TARİH VE KÜLTÜR BELDESİ
Osmanlı Devleti’nde Belediyelerin 19. Asırda kurulduğuna dikkat çeken Göçergi, “Sille’de Nahiye Müdürlüğü 1878 yılında,  Belediye ise 1882 yılında kurulmuştur. Bu da Sille’nin tarihinin ne kadar eski olduğu ve yerleşim yeri olarak büyüklüğünü kanıtlamaktadır. Sille’deki Kurtuluş Camii, Subaşı Camii, Mezaryakası Camii, Orta Mahalle Camii, Ak Camii, Karataş Camii, Çay Camii Müslüman halka, Akmanastır, Ayaeleni, Çevrikler, Mezarlık arkası, Aşağı Kilise, Kızıl kilise ve kaya kiliseler gayr-i müslim halka ibadethane olarak hizmet vermesi insanların birlik içinde yaşadıklarını göstergesi idi” diye konuştu.
Sille Ak Mahalle Muhtarı Ali Bildik ise konuşmasında tarih ve kültür beldesi olan Sille’nin en önemli özelliklerinden birisinin birçok hattatın ve siyaset adamının yetişmesi olduğunu söyledi. Bildik, “Sille, farklı dil, din ve kültürlerin buluştuğu bir kültür vadisidir. Müslüman Türklerin ve Türk asıllı gayr-i müslimlerin bir arada yaşadıkları, Müslümanlar kadar gayr-i müslimlerin de dillerinde, dinlerinde, ibadetlerinde, örf ve adetlerinde serbest oldukları bir kültür merkezidir. Cami ve kiliseleriyle, mektepleriyle, Müslüman ve gayr-i müslim halkın iç içe olduğu bir yerleşim merkezidir” dedi.
KARDEŞLİK İÇİNDE YAŞADILAR
Sille’nin gelenekleri, yemekleri halıları ile bilindiğine de dikkat çeken Bildik, “Sille Halısı Türk Halıları arasında ayrı bir yer kaplar. Sille halılarının kendine özgü renk, motif ve stili vardır. Hayvan figürleri yerine göbek ve madalyon tercih edilmiştir. Sille gelenek ve görenekleri ile baranası ile yemekleri ve kıyafetleri ile önemli bir yer teşkil eder. Sille’de müslim ve gayr-i müslim halk uzun yıllar birlikte yaşamasına rağmen hoşgörü ortamı içerisinde hiçbir problem yaşamamış, emniyet ve adaleti meşgul etmemişlerdir” diye konuştu.
EN FAZLA İŞ YERİ SİLLE’DE VARMIŞ
Sille’de 32 yıl muhtarlık yaparak bir ilke imza atan ve görev yaptığı süre içerisinde Sille’nin tanıtımı ve sorunlarının çözümü için gayret sarf eden Musa Çeliktaş’ta sille’nin eski geleneklerini anlattı. Çeliktaş, “Sille Ak Mahalle’de 32 yıllık muhtarlık yaptım. 32 yıllık hizmet süremde elimden geldiğince mahalleme hizmet ettim. Sillemiz çok havadar, dışarıdan gelen misafirler özellikle akşam saatlerinde burayı doldurur. Çünkü buranın havası ve suyu hiçbir yerde bulunmaz. Eskiden Konya şehir merkezinde bulunmayan iş yerlerinin burada olduğu söylenirdi. Kilisenin altında 18 tane sarraf dükkanı, 16 tane fırını, 10 tane bakırcı dükkanlarının olduğu ve hepsinin üçer katlı olduğu biliniyor. İpek Yolu buradan geçermiş. Buraya alış veriş yapmaya gelenler dere kenarındaki handa konaklarmış” dedi.
ALIŞ VERİŞİN MERKEZİ SİLLE İDİ
Konya’ya demiryolu ağının gelmesi ile Sille’ye gelenlerin sayısının azaldığını da dile getiren Çeliktaş, “Sille tam alış veriş merkezi imiş. Ancak Konya’ya demiryolu gelince buraya gelenlerin sayısı azalmış ve Sillemizin alış veriş merkezi bitmiş. Konya’da yaşayanlar eskirden alış verişi buradan yapılırmış. Taş ocaklarından şehir merkezine ve Sille merkezine raylarla Sille Taşı çekilirmiş. Sille Taşı o zaman çok kullanılmış ancak bu günlerde kullanılmıyor. Sadece Çimento Fabrikası alıyor. Sille Taş Ocakları buranın ekmek teknesi idi. 150-200 kişi bu ocaklardan sebepleniyordu. Ama taş ocakları kapanınca istihdam da bitti” diye konuştu.
SİLLE EVLERİ RESTORE EDİLECEK
Sille’nin tüm evlerinin yıllar içerisinde restore edileceğini de belirten Çeliktaş, “Sille’nin simgesi haline gelen tarihi Sille Hamamı virane gibiydi. Selçuklu Belediyesi’nin sayesinde restore edildi ve müze haline getirildi. Şu anda Sille’de bu sene 29 ev restore edilecek. 2012 yılında bir o kadar ev daha restore edilecek. Yani buradaki evlerin neredeyse tamamı restore edilerek güzel bir konuma getirilecek. Sille turizme açılacak ve burası eski canlılığını yeniden kazanacak. Sille’nin tarihi dokusu yeniden kazanılacak” şeklinde konuştu.
ESKİ GELENEKLERİ ÖZLER OLDUK
Sille Subaşı Mahallesi Muhtarı Mustafa Saçı, ise Sille denilince akla ilk olarak temiz havası, suyu, güzelliği geldiğini söyledi. Eski geleneklerin günümüzde çok fazla yaşatılmadığını dile getiren Saçı, “Eskiden burada üzüm, balık çok meşhurmuş. Üzüm yine biraz var ama balık eskisi gibi değil. Sille halkı geleneklerine bağlı ancak günümüzde yaşanan ekonomik sıkıntı veya bazı nedenlerden dolayı geleneklerimiz çok fazla kullanılmıyor. Sille baranası önemli günlerde veya kış günlerinde bir araya geliyor” dedi.
SİLLE’NİN NÜFUSU 10 BİNE DAYANDI
Sille’nin nüfusunun 1980 yılından sonra dağılmaya başladığını da belirten Saçı, “O tarihlerde buraya ulaşım çok zordu. Burada evlerini satan Konya’ya taşındı. Ulaşım zorluğu nedeniyle göç yaşanmıştı. Ancak son yıllarda Sille merkez yerine bağ evlerine gelenlerin sayısı çok fazlalaştı. Buranın nüfusu 10 yıl önce 4 bin civarında idi şu anda 10 bin sınırına dayandı. Türkiye’nin dört bir yanındaki Silleliler buradan ev almak için sıraya giriyor. Hafta sonları burası çok kalabalık oluyor. Özellikle Sille Barajı’na gelen vatandaşlar şehrin gürültüsünden uzak güzel ve sakin bir gün geçiriyor” diye konuştu.
SİLLE GELENEKLERİNİN ÖZELLİĞİ
Sille’ye has yemeklerin günümüzde halen yapıldığını ve çok özel olduğunu ifade eden Saçı konuşmasını şöyle sürdürdü. Paça, gavinna, mıkla, un helvası, su böreği, dolma, sarma, sütlü ve baklava gibi yemeklerin halen yaygın. Bunun yanı sıra Sille’nin üzümleri de hiçbir yerde bulunmaz. Sille’nin yukarısında ve aşağısında bulunan bağlardaki dimnit, gut, aküzüm, devegözü, kızılüzüm ve kadınparmağı gibi cinsleri meşhurdur. Sille evlerinin en büyük özellikleri ise kapılarında iki adet tokmağın bulunması idi. Yukarda olan ve büyük olan kapı tokmağı çalındığı zaman ev içerisinde bulunanlar gelenin bir erkek olduğunu anlar ve kapıyı açmaya evin erkeği çıkardı. Kalın tokmağın biraz altında bulunan ve ‘Şakşak’ adı verilen küçük halka çaldığı zaman ise evde bulunanlar gelenin bir bayan ve çocuk olduğunu anlar evin kadını kapıyı açmaya giderdi. Sille böylesine güzel geleneklerin yaşandığı bir yerdi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.