Topraksız serada kaliteli domates
Çumra Şeker Entegre Tesislerinde üretim için kullanılan sıcak su ve su buharı boşa harcanmıyor.
Tesis içerisinde kurulan seralara verilen sıcak su sayesinde muz, domates, salatalık ve patlıcan gibi ürünler yetiştiriliyor.
Domatesin topraksız seralarda yetiştirildiğini böylece topraktan gelebilecek bazı hastalıkların da önlendiğini dile getiren Çumra Şeker Entegre Tesisleri İşletme Müdürü Dede Ülker, “Sıcak suyumuzu enerji harcayarak soğutuyorduk, şimdi seralarda soğutuyoruz. Hem enerji harcamıyoruz, hem de İç Anadolu’da seracılık yaparken ısıtma maliyetini sıfıra indiriyoruz. Tesislerimizde domates, muz, salatalık, patlıcan üretmekteyiz. Topraksız serada domates yetiştiriyoruz. Topraktan alacağı azotu, fosforu, potasyumu bilgisayarda hesap ediyor, damlama sulama yöntemiyle cam yününde bulunan köküne veriyoruz. Tamamen organik tarım yapıyoruz. Burada polenleşmeyi arı ile yapıyoruz. Kesinlikle hormon veya kimyasal bir ürün kullanmıyoruz. Domateste topraksız tarımı tercih etmemizin nedeni ise bitkiyi hastalıklardan korumaktır. Topraktan ister istemez bazı hastalıklar bitkiye yansıyabiliyor, bunu önlemek için de kimyasal ilaçlar kullanılıyordu. Biz bu yöntemle hastalığı başından engellemiş olduk” ifadelerini kullandı.
ÇATALHÜYÜK MARKASIYLA İHRAÇ EDİLİYOR
Ürettikleri domatese Çatalhüyük adını verdiklerini ve bu marka ile ihracatını yapmaya başladıklarını belirten Dede Ülker, “Şu anda fabrikamızda 30 dekar seramız var. Dönümünden 80 ton domates hedefliyoruz. Yeni kuracağımız seralarla 120 dönüme çıkaracağız ekim alanını. Hollanda ve Amerika’daki ileri gelen firmalarla bir çalışmamız var. Dönümden 100 ton domates hedefliyoruz önümüzdeki yıl. Dolayısı ile domates ihracatını da sağlamış olacağız. Yeni kurulacak olan sera alanlarımızın diğer bir özelliği de domatesin tamamen dezenfekte edilmiş alanlarda üretilecek olmasıdır. Üretim alanımıza ziyaretçi dahi almayacağız. Burada 11 ay sürekli üretim yapıyoruz. Domatesin kökü 16-17 metre uzuyor. Seraların istihdam ve ekonomik olarak getirisi de var ama bizim ilk hedefimiz, önemli olan insan sağlığıdır. Ayrıca tesislerimizin bütün kaynaklarını en verimli şekilde kullanmak için çalışıyoruz. Bunun bir de geliri mutlaka olacak. Tesislerimizde 10’u aşkın fabrika var. Birisinin atığı diğerinin hammaddesini oluşturuyor, bu nedenle gerçekten çok büyük bir tesis burası. Seralar da bu anlamda bizim için iyi gelir getiren yerlerimizden birisi. Hem istihdam açısından, hem de sağlıklı ürün yetiştirilmesi açısından çalışmalarımız devam ediyor. Buradaki arılar domateslerin döllenmesini sağlıyorlar. Arı olmasaydı bu hormonla yapılacaktı. Biz döllenmeyi de tamamen doğal yöntemlerle yapıyoruz. Arıların ömrü yaklaşık 25-30 gündür. Biz arıları sürekli yenileyerek burada seri bir üretim sağlıyoruz. Ziraat mühendislerimiz verimi ve kaliteyi en üst seviyede tutmak için gerekli ar-ge çalışmalarını sürdürüyor” dedi.
RASİM ATALAY
ÇATALHÜYÜK MARKASIYLA İHRAÇ EDİLİYOR
Ürettikleri domatese Çatalhüyük adını verdiklerini ve bu marka ile ihracatını yapmaya başladıklarını belirten Dede Ülker, “Şu anda fabrikamızda 30 dekar seramız var. Dönümünden 80 ton domates hedefliyoruz. Yeni kuracağımız seralarla 120 dönüme çıkaracağız ekim alanını. Hollanda ve Amerika’daki ileri gelen firmalarla bir çalışmamız var. Dönümden 100 ton domates hedefliyoruz önümüzdeki yıl. Dolayısı ile domates ihracatını da sağlamış olacağız. Yeni kurulacak olan sera alanlarımızın diğer bir özelliği de domatesin tamamen dezenfekte edilmiş alanlarda üretilecek olmasıdır. Üretim alanımıza ziyaretçi dahi almayacağız. Burada 11 ay sürekli üretim yapıyoruz. Domatesin kökü 16-17 metre uzuyor. Seraların istihdam ve ekonomik olarak getirisi de var ama bizim ilk hedefimiz, önemli olan insan sağlığıdır. Ayrıca tesislerimizin bütün kaynaklarını en verimli şekilde kullanmak için çalışıyoruz. Bunun bir de geliri mutlaka olacak. Tesislerimizde 10’u aşkın fabrika var. Birisinin atığı diğerinin hammaddesini oluşturuyor, bu nedenle gerçekten çok büyük bir tesis burası. Seralar da bu anlamda bizim için iyi gelir getiren yerlerimizden birisi. Hem istihdam açısından, hem de sağlıklı ürün yetiştirilmesi açısından çalışmalarımız devam ediyor. Buradaki arılar domateslerin döllenmesini sağlıyorlar. Arı olmasaydı bu hormonla yapılacaktı. Biz döllenmeyi de tamamen doğal yöntemlerle yapıyoruz. Arıların ömrü yaklaşık 25-30 gündür. Biz arıları sürekli yenileyerek burada seri bir üretim sağlıyoruz. Ziraat mühendislerimiz verimi ve kaliteyi en üst seviyede tutmak için gerekli ar-ge çalışmalarını sürdürüyor” dedi.
RASİM ATALAY
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.