Geleneğe dönüşen şenlik asker uğurlama

Askerlerin tüm yakınları ile otogardan uğurlanması da bu geleneğin unsurları arasıda yer alıyor. Asker uğurlamanın toplumdaki yeri hakkında bilgiler veren Selçuk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr Mustafa Aydın, askerin toplumda her zaman önemsendiğini söyledi. Aydın, “Asker İslam’dan öncede toplumumuzda önemli bir yere sahip. O zamanlarda asker kutsal sayılırdı. Bu sebeple asker hep üstün tutulurdu. Askerler ülkenin direkleri olarak nitelendirilirdi” dedi. Ordunun şimdide üstün tutulduğunu ifade eden Aydın, “Ordu bizim toplumuzda göz bebeği olarak nitelendirilir. Ordu içinde günümüzde bazı sorunlar yaşansa da hâla göz bebeğidir. Aristo’nun ‘ordu toplumun yürüyen ayağı’ sözü bizim toplumumuzu da yansıtıyor” diye konuştu.DUALARLA ASKER UĞURLANIYORAsker uğurlamanın sadece askere göndermeyle kalmayıp yanında başka geleneklerinde olduğunu vurgulayan Mustafa Aydın, askere harçlık verme, emzik verme ve dualarla gönderme gibi unsurların asker uğurlamayı oluşturduğunu söyledi. Bu geleneklerin sadece Türk toplumuna ait olduğunu dile getiren Aydın, “Ben askere gideceğimde 28 yaşında olduğum halde cebime harçlık koydular. Bu çok güzel, çok duygusal bir gelenek. Konya’mızda köy yerlerinde toplanıp gençlerin eğlenmesi de asker uğurlamanın olmazsa olmaz unsurlarından. Ben bunları yaşadığım zaman çok duygulanmıştım. Şimdiki gençlerimiz ve yakınları da duygulanıyor. Gerçekten nesilden nesile aktarılması gereken bir gelenek. Böyle gelenekleri sürdürerek aslında diğer milletler ne kadar cesur olduğumuzu da görüyorlar. Bir nevi savaşa güle oynama gönderme yani ölüme güle oynaya gönderiyorlar görüntüsü veriyoruz. Bu gelenekler başka bir toplumda yok” ifadelerini kullandı. Asker uğurlamanın bazıları tarafından abes karşılandığını da belirten Aydın şunları kaydetti; “Yeni yetişen ve kendini çağdaş olarak tanıtan nesil. Asker uğurlama törenlerini abes olarak karşılıyor. Bu çok yanlış bir yaklaşım. Toplumumuzun ne kadar asil olduğunu böyle geleneklerle ile gösteriyoruz. Benim düşüncem bu törenlerin daha da yaygınlaştırılmasıdır. Olaya kültürel boyutla bakmak gerekiyor. Bunu çağdaşlıkla kıyaslayamayız”
İBRAHİM ÇİÇEKÇİ