Bakan Yılmaz: Biz Hazreti Hüseyiniz, Zalimin Karşısında Doğru Söylemek Lazım

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Hz. Hüseyin gibi zalimlerin karşısında doğruların söylenmesi gerektiğini belirtti. Bakan Yılmaz, "Muharrem ayı hüzün ayıdır. Hüzün ayı; Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edildiği aydır. Eğer Hz. Hüseyin olmasaydı zalim iktidarlar karşısında hakkı söyleyen bir kişi olmazdı. Allah’a hamd olsun, bizler Hazreti Hüseyiniz. Diyoruz ki; ‘Ne olursa olsun dünya bir taraf da olsa her zaman hakkı söyleyen hem doğrudur, hem de bu yolda ilerleyecektir." dedi. Bakan Yılmaz, Mehmetçiğe taş atan BDP’li milletvekillerini kastederek sağladıkları özgürlüklerle Mehmetçiğe taş attıklarını söyledi.

    AK Parti Bursa İl Başkanlığı tarafından Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Danışma Kurulu toplantısına katılan Bakan Yılmaz, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Bursa’ya her zaman doğrunun, haklının yanında olduğu için teşekkür ettiğini belirten Bakan Yılmaz, "Hakkın yanında olmak önemli haslet, zor zamanlara doğruyu söyleyemez, zor zamanlarda doğrunun yanında duramaz, zor zamanlarda doğrunun afsında safını belirleyemez, Bursalılar her zaman bunu yaptılar." şeklinde konuştu.

    İsmet Yılmaz, "Bizim vazifemiz tarihe not düşmek değil, 2 kapılı bir handa giderken menzile yüz akıyla varmaktır. Yüz akıyla varmanın şartı bu millete hizmet etmek, her halukarda doğruyu söylemektir." diye konuştu

    GELECEK SEÇİMLERİ DEĞİL, GELECEK NESİLLERİ DÜŞÜNÜYORUZ

    Geçmiş dönemlerde gelecek nesillerin değil, seçimlerin düşünülerek hareket edildiğini anlatan Bakan Yılmaz, şu anda Türkiye’nin bir ateş çemberinin içinde olduğunu kaydetti. Bakan Yılmaz, "Bir başka ülkede bir yıldan kısa sürede hem belediye seçimleri hem cumhurbaşkanı değişecek sonra da başbakan değişecek, sonra kabine değişecek, yine de ekonomi olumsuz etkilenmeyecek. Başka bir ülkede bunları hayal etmek mümkün değil. Eğer bugün Türkiye’de bu olduysa aziz milletimize borçluyuz. Seçimler arka arkaya yapılırsa birçokları gelecek nesilleri düşünmezler, gelecek seçimleri düşünürler. Gelecek seçimleri düşündükleri için de geçmişte çay aldılar, çay üretenlerin oyunu alabilmek için; ama topladıkları çayları yaktılar. Gelecek nesilleri değil gelecek seçimleri düşündükleri için tütün aldılar, tütünü yaktılar. Bu milletin parasını har vurup harman savurdular. Yetimin hakkı var, gelecek nesilleri düşünüp davranmamız lazım. Küçük menfaatler için hareket etmedik." ifadelerini kullandı.

    Türkiye gelen kimsenin etnik kimliği ve inancına bakmadığını önemli olanın insan olmak olduğunu ifade eden Bakan Yılmaz, "Türkiye’yi bir huzur adası olarak görmesi yeterlidir. Hoş geldin sefa geldin diyoruz.. İnşallah biz Türkiye’de bir olur, beraber olursak, güvenli ve istikrar sağlarsak bu coğrafyanın barış odası olma kimliğini devam ettiririz. Bu ülke daha bir çok ülkeye umut olacaktır. Allah’a hamd ederim ki; bize Ensar rolünü verdi. Tam tersi bize muhacir rolü de düşebilirdi. Bunu yine en iyi Bursa’daki kardeşlerimiz bilir. Allah’a hamd ederim ki bu millete ensar rolü verildi. Biz muhacir rolü olanlara da ensar kimliği göstereceğiz." dedi.

    AK Parti’nin coğrafyada barışı istediğini vurgulayan Yılmaz şunları kaydetti: "Hem ülkemizde hem de komşularımızda barış olsun. Eğer iktidarda AK Parti olmasaydı bizim dışımızdaki her parti Türkiye’yi şimdiden savaşa sokmuştu. Birisi diyor ki; ‘Kobani’ye girin-çıkın ne olur? Diğeri diyor ki; ‘Rojova’da sizler de olun, Türkiye vatandaşlarını gönderin’ diyorlar. Eğer siz Kobani’ye girerseniz, bir bataklığa bir daha çıkamazsınız. Eğer Rojova diyerek girerseniz bu milleti bataklığa sürüklemiş olursunuz. Bir daha geri çıkamazsınız. Tarihten ders alarak bu aziz milleti düşünerek AK Parti, Meclis'ten yetki tezkeresi aldı."

    "ULUSLARARASI KOALİSYON İÇİNDE OLMAMIZ LAZIM, ÇÜNKÜ BOMBALAMALAR, ÖLÜMLER SÜRÜYOR"

    Türkiye’nin uluslararası koalisyon içerisinde yer alması gerektiğini belirten Bakan Yılmaz, "Siz olmasanız da orada ateş yanıyor ama siz olursanız o ateşi yönlendirebilmek, söndürebilme ihtimaliniz var, Türkiye’nin mutlaka uluslar arası koalisyonun içinde olması lazım, içinde olsun ki, ateş daha büyümesin, daha yanlış hareketler yapılmasın. Her zaman her yerde Hz. Hüseyin gibi doğruları söyleyenlerden olalım. Onların içinde de, kendilerinden bir parça olan Türkiye’nin bulunması,Türkiye’nin koalisyonda yer alması lazım. Şuan koalisyonu aktif olarak destekliyoruz. Ama içinde değiliz. Ama biz olmadık diye koalisyon durmuyor ki. Yine bombalamalar devam ediyor. Ölümler devam ediyor.” şeklinde konuştu.

    SAĞLADIĞIMIZ ÖZGÜRLÜKLERLE MEHMETÇİĞE TAŞ ATIYORLAR

    Kanuni Sultan Süleyman’ın ‘Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi.’ sözünü hatırlatan Bakan İsmet Yılmaz şöyle devam etti: "Devlet önemli güzel kardeşim. Devletin yoksa özgürlüğün yok, namusun yok, mal özgürlüğün, konuşma özgürlüğün yok. İşte Sincan’dan gelen Şengal Dağı’dan gelen Yezidiler’e bakın. Devleti yoktu, onlara sahip çıkan devleti de yoktu. Malları oldu mu? Dinleri oldu mu? Namusları oldu mu? Mallarını koruyabildiler mi? İnanç, konuşma, ifade özgürlükleri oldu mu? Bunları dile getirebildiler mi? Yok. Bugün Mehmetçiğe taş atanlar bile Mehmetçiğin olduğu bu Türkiye’de, güçlü bir Türkiye’de, bizim sağlamış olduğumuz özgürlüklerle Mehmetçiğe taş atıyor. Dolayısıyla da devlet çok önemli çünkü herkesin özgürlüklerini kullanmasının garantisidir. ‘Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi. Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi." CİHAN