Ya kuşçu, ya balıkçı!

Ya kuşçu, ya balıkçı!

Sarayönü ilçesinde 7’den 70’e herkesin gönül verdiği iki uğraş alanı var; biri kuşçuluk diğeri alabalık yetiştiriciliği

GENÇLERİ OLUMLU ETKİLİYOR
Sarayönü denilince akla gelen iki güzel uğraşın biri kuşçuluk diğeri balıkçılık. İlçede hemen her evde mutlaka kuş seven birisini bulmanız mümkün. Kuş ile uğraşmayanlar da kendi çabaları ile kendi geçimlerini sağlayacak şekilde alabalık üretme tesisi kurmuş. Nerede bir akarsu veya havuz görseniz bilin ki burada balıkçı vardır. Hangi evin bahçesinden insanları korkutan bir köpek sesi duyarsanız bilin ki o evde mutlaka kuş var. Sarayönü Kalkındırma, Sosyal Yardımlaşma, Eğitim Gönüllüleri ve Ornitoloji (Kuş Bilimi) Derneği’nin üye sayısının fazla olmasının nedeni de bu olsa gerek. Bu iki uğraş alanının en güzel etkisi ise özellikle gençleri kahve, oyun, gece hayatı gibi olumsuz etkilerden uzak tutması.
DERNEK BİR ARADA TOPLUYOR
Bahattin Canbay’ın başkanlık, Muhammet Demirpolat, Ali Özmen, Reşit Duran, Ali Merter, Ahmet Turan, Ahmet Türkoğlu’nun Yönetim Kurulu Üyeleği,  Mehmet Karlı, Mehmet Ceylan ve İsmet Solak’ın Denetleme Kurulu Üyesi olarak görev aldığı derneğin büyük bir şark odasını andıran binası günün her saatinde kuş sevenlerle dolup taşıyor. Birbirlerinin kuşlarının yarıştırıldığı, kuşunu satmak isteyenler için oluşturulan müzayede sistemi ve planlı çalışması ile Sarayönü için gerçekten önemli bir yer olan dernek yaptığı kültürel yayınlar ve düzenlediği sohbet toplantıları ile de ilçe halkının beğenisini topluyor.
ÖĞRENCİLERE BURS VERİYOR
7’den 70’e yüzlerce kuş seveni bir çatı altında toplamayı başaran Dernek Başkanı Bahattin Canbay, çalışmaları hakkında yaptığı açıklamada ise şu görüşlere yer verdi, “2004 yılında kurulan derneğimiz çalışmalarını o günden bu güne kesintisiz bir şekilde devam ettirmektedir. Kuruluşunda Sarayönü’nü Kalkındırma ve Eğitim Gönüllüleri olan dernek, 18.12.2005 tarihli genel kurulunda alınan kararla adını “Sarayönü Kalkındırma, Sosyal Yardımlaşma Eğitim Gönüllüleri ve Ornitoloji (Kuş Bilimi) Derneği” olarak düzenlenmiştir. Derneğimizin amacı,  Sarayönü’nde faaliyet gösteren eğitim kurumlarına yardımcı ve destek almak, bu kurumlarda eğitim gören öğrencilerin ve halkın yararına olan her türlü faaliyette bulunmak. Eğitim –Öğretim ve Ornitoloji’nin (Kuş Biliminin) geliştirilmesine katkıda bulunmak. İlköğretim, ortaöğretim, üniversite ve dernek üyelerine burs sağlamak ve barınma yeri temin etmek için her türlü desteği vermek” dedi.
İKİ AY ÇİFTÇİ 10 AY BALIKÇI
Kuşçuluk ve balıkçılık ile ilgili görüşünü aldığımız Reşit Duran ise kendisinin de bir zamanlar balık üretme tesisi işlettiğini ve kuş seven birisi olduğunu söyledi. Duran, “Sarayönü ilçesi ve etraftaki köyleri genelde tarımla uğraşan insanlar. Sarayönü’nde bilhassa kuru tarım olduğu için yılda iki ay tarım var. Kalan on ayda hayvancılık yapılıyorsa yapılıyor, yapılmazsa zaman boş. Öyle olunca insan hobilerine yöneliyor. Bu boş zamandan kaynaklanan hobi ve hayvan sevgisi birbirine geçmiş. Bu nedenle her on evden sekiz tanesinde kuş var. Bir de bu bölgede köylere özgü kuşlar var. Türkiye’nin neresinde olursa olsun, bu seste, bu süratte, bu kadar çok takla atabilen kuşu bulmak zordur. Ama bu Damcı veya Süs kuşu dediğimiz kuşların yetirince tanıtımı yapılmadığı için kimse bilmemekte. Bunu, buraya gelip gidenler görüyor. Bu kuş kalitesini bizim her yere duyurmamız lazım” dedi.
BALIKÇILIK DESTEKLENMELİ
Kuş sevgisinin yanı sıra balık üretme hakkında önemli bilgiler veren Duran, “Sarayönü’nde tarla balıkçılığı, yani alabalık üretimi de geliştirilmiş. Konuklar Tarım Üretme Çiftliği bu uygulamayı başlattı. Vatandaş da yatkın olduğu için kendisi üretime başladı. Zengi, Ulaklı, Beşgöz gibi köylerde balık havuzları var. Kimisi ticaret için yapmış, kimisi misafirlerine ikram etmek için havuz yaptırmış. Ekonomik yapıya bakıldığında balıkçılık beklenen kar payını vermiş olsa daha da gelişecek. Ama balık yemi Euro ile satılıyor bir kilo balık iki kilo yem demek. Ama bizim burada iki kilo yem 5 liraya yakın bir para tutuyor balığın toplam fiyatı da o kadar. Üreten arkadaşlar da sadece devletten alacakları desteğe çalışmakta. Bu nedenle balıkçılık biraz daha desteklense, üretim artar. Eğer şu an teşvik olmasa para kazanmaz zarar ederiz” diyerek balıkçılığın desteklenmesini istedi.
KİRİZİ BALIKÇILIKLA AŞARIZ
1997 yılında yaklaşık yılda yaklaşık 350 ton balık ürettiklerini de hatırlatan Duran, “Bizi o yıllarda kaymakamlık bir araya getirmişti. Yemi toptan alıyorduk. Bir yıl boyunca 670 ton yem aldık. 2 kilo yemden bir kilo balık elde edildiğini varsayarsak yaklaşık 350 ton balık ürettik. Bu kadar üretim yapmış olmamıza rağmen haziran ayına kalmadan balık satıldı bitti. O zaman yemin kilosu 124 liraydı, balığın kilosu da 1100 liraydı. Yani arada kar vardı, herkes balık üretiyordu. Şimdi ise balığın pazardaki fiyatı 5 lira yem neredeyse iki katı. Bu civarda balıkçılığın gelişmesi için yem desteği yapılmalı. Ekonomik kriz dünyayı vurdu diyorlar ama uğraşılırsa ve destek verilirse biz de bir şeyler yaparız” diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.