Tarım yanlışı götürmez!

Tarım yanlışı götürmez!

Çumrada uzun yıllar tarımla uğraşan ve tarımda teknoloji kullanmanın önemine işaret eden çiftçi Ramazan Turan, Tarım, doğruları bir araya getirerek yapıldığında kazandırıyor

10 doğrunun içinde bir yanlış olursa tüm doğruları götürüyor” dedi
Babasından kalma küçük bir tarım arazisinde tarımsal faaliyetlerde bulunmaya başlayan ve kısa bir süre içerisinde bölgenin en iyi çiftçisi olarak parmakla gösterilen Ramazan Turan, başarı öyküsünü anlattı. Toprağın bir çocuk gibi kendisiyle sürekli ilgilenilmesini istediğini bildiren Ramazan Turan, kazanmak isteyen çiftçilere bilgiyi teknoloji ile işlemeleri tavsiyesinde bulundu.
1955 yılından bu yana Çumra’da olduğunu ve Çumra’daki toprağı çok iyi tanıdığını, hangi ürünün hangi bölgedeki tarlada iyi yetiştiğini bildiğini dile getiren Ramazan Turan, “Çiftçilik benim baba mesleğim. Kardeşimle birlikte küçük yaşlardan bu yana çiftçilikle uğraşmaya başladık. Babam vefat ettikten sonra da işlerin yükü bizim üzerimize bindi. O zamanlar tarımsal faaliyetlerimiz şimdiki gibi geniş yelpazede değildi. Sadece üretiyor ve satıyorduk. Daha sonra 1980’li yıllarda bir cesarete gelerek traktör, 1990’lı yıllarda da bakliyat işine girdik. Şu an 8 bin dekar alanda tarımsal üretim yapıyorum. Hububat ürünlerinden bakliyata, patatesten  pancara kadar ve havuca kadar toprağın verebileceği ne varsa üretiyor, bu ürettiklerimi de kendim işleyip tedarikçi olarak firmalara birinci elden satıyorum” dedi.
ÇUMRA’DAN ROMANYA’YA UZANAN ÜRETİM HİKAYESİ
Çiftçi Ramazan Turan, havuç tüketiminin Romanya’da çok fazla olduğunu duyduktan sonra Romanya’da bir iş yeri açarak, ürettiği havucu bu ülkede satmayı düşünmüş. Romanya’ya gittiğinde bunun pek cazip olmayacağını düşünüp geri dönmeye karar verse de, Romanya’da havuç üretimi yapmak aklına gelmiş. Daha sonra yaptığı çalışmalar neticesinde bu ülkede toprak satın alıp havuç üretimi yapmaya başlamış.
Ürettiği havuç ve marulu Türkiye’deki büyük firmalara sattığını ifade eden Ramazan Turan, “Romanya’da havuç hemen hemen her yemeğin içinde var. Bu ülkede havuç fazlaca tüketiliyor. Burada bir iş yeri açıp burada kendimiz satalım diye düşündük. Bir de baktık ki tarlaları çok verimli. Orada yetiştirmeye karar verdik ve 2003’ten beri Romanya’da da havuç, fasulve ve benzeri tarım ürünlerini üretip orada satıyoruz.  Tarım, akıllı yapıldığı zaman gerçekten çok büyük getirileri olan bir sektör. Ama ben yurtdışındaki yatırımlarıma devam etmeyi düşünmüyorum. Çünkü şimdi tarım yapılabilecek en iyi yer Türkiye diyebilirim. Dışarıdaki tarımsal faaliyetleri görünce, birçok ülkeden daha ilerde olduğumuz görüyorum. Tarımda dünya ülkeleri ile rekabet etmek gerçekten çok zor. Romanya’da buğday mısır 250 lira, Türkiye’de ise buğday 600, mısır 500 lira. Şu an Romanya’dan çok daha iyi durumdayız. Geri kalmamak ve hatta öne geçebilmek için de hız kesmeden çalışmalıyız. Örneğin bakliyat üretiminde iyi bir yerdeydik. Ürettiğimiz bakliyat ürünlerini ihraç ediyorduk. Şimdi iste ithal etmeye başladık. Bakliyat alım satımına başladığımız 1996 yılında başladık. O zaman Çumra’da 60 bin ton bakliyat üretimi vardı. O zaman bu bakliyatı Mersin’de satıyorduk. Ama şimdi bakliyat üretimi 5 bin tona kadar düştü. Çumra bu konuda zayıfladı, hatta Türkiye’nin durumu bu konuda gerçekten çok zor. Bakliyat ihracatı yaparken, ithalat yapar olduk. Yurtdışında bizden daha ucuza mal ediyorlar. Örneğin fasulye Kırgızistan’dan, Türkmenistan’dan geliyor. Çünkü onlar daha ucuza mal ediyorlar” dedi.
TÜRK ÇİFTÇİSİ GÖZDEN TAHSİLLİ
Çiftçilere daha kazançlı ve bereketli tarımsal faaliyet yapabilmek için de tavsiyelerde bulunan Ramazan Turan, “Türk çiftçisi gözden tahsillidir. Şu şunu ekmiş, ben de ekiyim, bu şu makineyi almış ben de alıyım diye bir düşünce yapısı var. Bu açıdan da çiftçilerimize örnek olmaya çalışıyoruz farklı tarım ürünleri ve farklı tarım aletleri kullanarak. Babam 1982 yılında rahmetli olduktan sonra bize 7 bin 500 dekar arazi bıraktı. En büyük mirası ise dürüstlük ve azimle çalışma nasihati oldu. Ben de çiftçi kardeşlerime azimle çalışmalarını tavsiye ediyorum. Ayrıca tarımda toplulaştırma gerçekten çok önemli ben de arazilerimi toplulaştırdım. Diğer taraftan makine ve teçhizatın da modern dünyanın şartlarına uygun olması gerekiyor. Türkiye’nin en büyük biçerdöverini mesela biz getirdik. 9,5 metre boyunda tablası var. Buğdayı aldığı zaman hiçbir tanesini kırmadan depoya aktarabiliyor. Öbür taraftan pancar söküm makinemiz de 6 tekerli ve 27 ton kapasitesi var ve Türkiye’nin en büyük pancar hasat kapasitesine sahip olan bir alet. Tarımda teknolojiyi kullanmak gerçekten çok önemli, biz tarım teknolojilerini kullanan çiftçi olarak en büyük çiftçiler arasında yer alıyoruz. Teknolojiyi zamanında kullanmaya çalıştık, kaliteli ürettik ve bu sayede Çumra çiftçisine örnek olduk” diye konuştu.
Alternatif tarım ürünlerini yetiştirmenin de çiftçinin gelirini artırması bakımından önemli olduğunu kaydeden Ramazan Turan, “Tarım sadece tarlada toprakla yapılmıyor. Ürettiğiniz ürünü kendiniz paketleyip satabiliyorsanız işte o zaman kazanırsınız. Mesela biz mısır silajını bu şekilde üretip paketleyip hayvan yemi olarak satıyoruz. Şu an Türkiye mısır ve ayçiçeği yağı açığı olar bir ülke. Ayçiçeği ve mısır gelecekte kazandıracak, İç Anadolu Bölgesi için de kazandıracak bir alternatif tarım ürünü olacak. Çiftçi kardeşlerime yapabilecekleri, kontrol edebilecekleri işleri yapmalarını tavsiye ediyorum. Bakamayacağımız ürünleri ekip sonrasında vah tüh dememek lazım. Bir de çiftçilikte en büyük özellik bu, 14-15 tane doğruyu bir araya getirmek gerekiyor. Tarlanın ekiminden, sürümünden, hasadından, çapasına varıncaya kadar hepsini doğru yapmak gerekiyor. Bunlardan bir tanesini yanlış yaparsanız bütün doğrularınızı götürüp gider, sonra zarar edersiniz” ifadelerini kullandı.  
 
RASİM ATALAY

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.