Meram değerleniyor

Meram değerleniyor

Meram Belediye Başkanı Fatma Toru, “Meramlılar için yeni cazibe merkezleri oluşturuyoruz. Bu bölgeler 5-10 yıl içinde Yaka ve Havzan’dan daha değerli yerler haline gelecek. Meram’ın marka değeri var” dedi

Meram Belediye Başkanı Fatma Toru, “Merhaba Gazetesi Yazı İşleri Masası Toplantısı”na katıldı. Başkan Toru’ya Başkan Yardımcıları Yusuf Yöreli ve İsmail Hakkı Gül ile Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Sinan Kabak eşlik etti. Yazı İşleri Masası Toplantısı’nda Merhaba Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sarıkulak, Genel Yayın Yönetmeni Recep Çınar, Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İbrahim Büyükeken, Yazı İşleri Müdürü Muhammet Gümüş, İnternet Yazı İşleri Müdürü Mesut Turan, Haber Müdürü Hâlid Şen, Sayfa Editörü İbrahim Başcı ve Muhabir Emre Özgül, Meram Belediye Başkanı Fatma Toru’dan yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı. Başkan Toru, “Dönüşüm Meram” projesi başta olmak üzere Meram’da yürütülen dev projeler ve yatırımlar hakkında konuştu, Merhaba Gazetesi çalışanlarının sorularını cevaplandırdı.

22-1.jpg

STANDARTLARIN YÜKSELTİLMESİ LAZIM

Meram’ın 12 milyon metrekaresinin doğal sit alanı olduğunu ifade eden Fatma Toru, “Bu alanlarda koruma amaçlı özel kısıtlamalar var. Gelişimin istediğimiz gibi olması olanaksız. Merkezde 30-40-50 yıllık yapılaşmalar var. Bu alanları değerlendirmemiz lazım. Büyümek yerine bunların yıkılıp yerine yenilerinin yapılarak hayat standartlarının yükseltilmesi lazım. Refah seviyesi arttıkça daha fazla konfor isteniyor. Eski planlar yetersiz kaldı. Parsel bazında yapılaşma olmuyor. Müstakil villalar da yapılsa artık site şeklinde yapılıyor. Toplamda 3 yılda 60 mahallede planlama yaptık. 50 milyon metrekareyi bulan bir alan. Merkezden başladık, yeni çevre yoluna kadar devam ettik” dedi. “Yaşayan nüfusun istihdamına katkı sağlayacak sanayi alanlarına da ihtiyaç oluyor” diyen Toru, “Bölgemizde yaşayan halk her gün, şehrin en güneyinden en kuzeyine gidiyor. Hem trafik yoğunluğu hem de ekonomik bir kayıp oluyor. Kaşınhanı’na kadar Organize Sanayi bölgesi olarak planladık. Burası kamu arazisi olduğu için yatırımcı için de arsa fiyatı düşük olacak. İlçemizin gelişimine de bu bölge katkı sağlayacak. İki yük taşıyan tren hattı bu bölgeden geçecek. 1 milyon metrekarelik de bir lojistik alan bıraktık” ifadelerine yer verdi.

22-2-001.jpg

MERAM’IN MARKA DEĞERİ VAR

Başkan Toru, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hem konut, hem dönüşüm, hem planlama, hem turizm alanlarında yatırım yapıyoruz. Meram’a uzun vadeli bir vizyon koyduk. Uzun vadeli çalışmalar için de önce plan yaptık. Uzun vadeli işler zaman alır ve risklidir. Vatandaş seçim öncesinde imar istiyordu, birinci önceliğe almıştık. Ve oradan başladık. Meramlılar cazibe merkezleri için Kuzeye akıyor. Cazibe merkezleri oluşturmamız lazım dedik. Ahmet Özcan Caddesi’nin güney tarafında bir alan planladık. Aydoğdu tarafında Uluırmak tarafında alt merkezler oluşturduk.  Bu bölgeler 5-10 yıl içinde Yaka ve Havzan’dan daha değerli yerler haline gelecek. Meram’ın marka değeri var. Yatırımcılar bu bölgelerde çalışmaya başladı. Planlamalar sonrası dönüşümlere başladık. Gazze Caddesi açıldı. 40 metrelik bir ana arter. Selbasan Çayı’na kadar olan bölgeyi de tamamladık, Belediye meclisinde görüşülmeye devam ediyor.   Selbasan Çayı’ndan Karaman Yolu’na kadar olan bölge zaman içinde 2-3-4-5 katlı yapılar ve yeşil alanlar ile donatılacak. Meram’ın yeşil dokusu daha da artmış olacak.”

22-4-001.jpg

MAHALLE SAYISI 42’YE DÜŞTÜ

Mahalle sayısının düşürüldüğünü söyleyen Toru, “Mahalleler çok dağınıktı. Çalışma ve hizmet zor oluyordu. Yeni arterler vesaire göz önüne alınarak bazı mahalleleri birleştirdik. Meram’daki mahalle sayısını 115’ten 69’a düşürdük. Seçimden sonra uygulamaya geçilecek. Vatandaşı çok etkileyen bir durum yok. Tüm dönüşümlerimize “Dönüşüm Meram” markasını vermiştik. Bir ürün üretiyorsanız onu bir marka ile tanıtmak lazım. Kentsel dönüşümde 1 Milyon 410 bin metrekare alanda çalışma yapıyoruz. 6 bin 126 konutun dönüşümünü kapsıyor. 10 bin 235 malik ile görüşülüyor. 14,5 Alaeddin büyüklüğünde bir alanda çalışıyoruz. 3 bin 850 hane ile uzlaşarak tapularını verdik” dedi.

22-5.jpg

STAD ALANI YEŞİL ALAN KALMALI

Eski stadyum alanının dönüşümü sonrası o bölgenin kullanımı ile ilgili sorulan soruya ise Başkan Toru, "Orası bizim tasarrufumuzda değil. Gençlik ve Spor Bakanlığımız tarafından Büyükşehir Belediyesi'ne devredildi. Fakat hayal kurmadan iş yapamazsınız. Mevlana Türbesi ile Tren Garı arası müthiş bir potansiyel. Bu bölge ile kararları çok özenli vermeliyiz. Yeni yapılacak binalar ile bu bölgeyi yok etmemeliyiz. Şükran’da yaptığımız dönüşüm başladıkça diğer alanları da baskılanacak. DSİ başka bir bölgeye, şehir dışına taşınmış olsa, orası bir bölge parkı, stadyumun olduğu alan bör bölge parkı, içinde bir cami, külliye. O alan kendi içinde devasa bir alan olur. Vatandaşımızın hafta sonu vakit geçirebileceği, dinlenebileceği, gezebileceği bir alanı kazandırmış oluruz. Şu anda Ağır Bakım’ın olduğu yer Büyükşehir Belediyemize Kent Parkı yapılmak şartı ile devrolunmak üzere. Bana göre Ağır Bakım’ın olduğu yer 500 bin metrekarelik bir alan var. O bölge yeşil alan olarak güzel olur fakat asıl sıkışık olan bölge eski stad alanının yeri. O 100 bin metrekarelik alan bölge parkı olarak kullanılsın, belediye binası yapılacak ise  Ağır Bakım’ın olduğu alanda bir bölgeye kenara yapılır, diğer kalan 400 bin metreye de park yapılabilir. Eski stad alanı park olarak kalmalı. Yeşil alan sıkıntısı var. Eski stad alanı bunun için ayrılmalı” şeklinde cevap verdi.

O AKS UYGULANAMAZ

Anıt’tan Mevlana’ya geniş bir yol planlanıp planlanmadığı şeklindeki soruya ise Toru, şu şekilde cevap verdi: “Şuanda Buyükşehir Belediyemizin bir imar çalışması var. Koruma amaçlı. Bu planda tarihi dış kale surlarının geçtiği bölgeler yapıldı. Anıttan karşıya gidecek şekilde bir aks bırakılmış fakat uygulanabilir mi bu tartışmalı. Tek başına plan yeterli değil. Detaylı ve özenli bir çalışma yapılması lazım. Bence o plan o şekilde uygulanamaz.”

Merhaba Gazetesi Yazı İşleri Masası’nda kentsel dönüşüm ile ilgili en büyük problemin Alaeddin çevresinde kalmış alanlar olduğunu ifade eden Başkan Fatma Toru,  konuşmasını şöyle sürdürdü: “50-60 yıllık yapılar diğer belediyelerimizi de zor durumda bırakıyor. Bu bölgeler zaman içinde de değerini kaybetti, sosyal açıdan da istenmeyen bir hale geldi. Olaya küçük küçük alanlar olarak değil büyük bir alan olarak bakıyoruz. Koordineli bir şekilde işlerimizi yürütüyoruz. Şükran Mahallesi’ne el attık. Orada tarihi bir doku var. Kapı Cami, Sırçalı Medrese diğer yapılar derken bu bölgede yapılar 3-4 katı geçmeyecek. Türkiye’ye örnek bir dönüşüm yapıyoruz. İstanbul’da düzenlen 5. Ulusal Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Kongresi’nde ‘Kentsel Stratejiyle Tarihi ve Kültürel Dokuyu Ortaya Çıkaran Belediye Teşvik Ödülü’ aldık.  Kentsel dönüşümün finansmanı çok zor. Ya kamulaştırma yapacaksınız ya da imar yoğunluğunu artıracaksınız. Genelde kat artırımı yapılarak yapılıyor bu diğer belediyeler tarafından. Bu da kat yoğunluğuna neden oluyor. Bu nereye kadar sürecek? Şehrin merkezinde Şükran Mahallesi’nde 30 tarihi eserin arasında 20 katlı bina yapılır mı hiç. Burayı rahatlatalım dedik. 2-3 katlı, kültürümüze uygun, meydanları olan bir dönüşüm planladık. Avrupa’da da büyük meydanlar var. Daha canlı bir alan oluyor. Mescitler ve tescilli yapılar çevresinde küçük meydanlar oluşturduk. Geleneksel Konya mimarisini modernize ederek, yoğunluğu yarıya düşürdük. Bu zor bir işti. Emsal 2’ye düşürdük.”

120 MİLYON TL KAMULAŞTIRMA

Başkan Toru, Şükran Mahallesi’nin dönüşümü için gereken finansmanı nasıl çözdüklerini şöyle anlattı: “Ekibimizle oturduk planladık. 3 riskli alanla başladık fakat bunlar için rezerv alanımız yoktu. Uluırmak ve Aymanas’ta riskli alan içinde rezerv alan oluşturduk. Vatandaşı mağdur etmemek için bu yerlerde elimizdeki yerleri vatandaşa anlaşarak tahsis ettik. İsteyene de parasını verdik. 3 dönüşümde toplam 120 milyon TL kamulaştırma yaptık. Bu parayı tesise, spor, sosyal alana ayırabilirdik. Fakat geç olmadan bu bölgelere el atmamız gerekiyordu. Zora talip olduk, şehrin kalbinde yoğun olan bölgelere el attık. Burası sadece arsa ev meselesi değil, şehrin sosyal yapısı da etkileniyor. 1 etapta 100 bin metrekarede bin 630 kişi ile anlaştık. Şükran’a  dokunmak yürek işi idi. Biz bu işi başlarken, ‘Bu işi yapamazlar, saplanıp kalacaklar’ dediler. Arkadaşlarımız da inandı, kurguyu iyi kurduk. 8 ay geri planda çalıştık. Tek tek yapıları değerlendirerek gayrimenkul değerleme raporları ile net bir şekilde işin anayasasını ortaya koyduk. Taviz vermeden planı uyguladık. İstanbul’da Ankara’da panellerde bize bu işi nasıl yaptınız diyerek inanmadılar. Şimdi pek çok belediye bizim kentsel dönüşüm ofisimizden bilgi aldılar. Türkiye’ye model olduk.”

TİCARET HİKAYELERİN ETRAFINDA DÖNER

5-6 mimar ile Şükran Mahallesi’nin yeni planı için görüştüklerini ifade eden Toru, şöyle konuştu: “Geleneksel mimarimizi yansıtsın istedik. Bu sırada buranın canlı olmasını, kültür ve ticaretin merkezi olmasını istedik. Farklı çalışmalar geldi. Birini beğendik ve belirli bir avam projemiz oluştu. Uygulama projeleri oluşturuluyor. Hasılat paylaşım yöntemi ile ihaleye çıkıyoruz.  Hasılat paylaşım yöntemi Konya’da hiç uygulanmadı. AVM dönemi artık yavaş yavaş bitiyor. Kapalı alanlar insanları sıkıyor. Yurt dışında örneği var. Tarihi kent merkezi olan yerlerde canlı alanlar olur. Cadde mağazacılığı şeklinde, yol üstünde ticari alanlar düşündük. Küçük küçük iç avlular planladık. Bu alanlarda hangi marka nereye gelecek, oyun alanları nerede olacak hepsi planlanıyor. Bu da yatırımcı eli ile yapılacak. Burada hikayeler olacak. Ticaret hikayelerin etrafında döner. Siz o tarihi mekanlara bir hikaye yüklemezseniz turist çekemezsiniz. Biz Mevlana’dan tren garına kadar olan bölgeyi hayal ettik. Bu alanı doğru bir şekilde planlamalıyız. O bölgede müthiş bir yürüyüş aksı oluşturulabilir. Şehir hepimizin. Konya’ya gelen 2,5 milyon turisti burada konaklatabilirsek muazzam bir kazanç şehrimize kalır.”

O KONUTLARI GÖRDÜKÇE İÇİM KAN AĞLAR

Şükran Mahallesi dönüşümü için bir Kentsel Tasarım Rehberi hazırladıklarını ifade eden Başkan Toru, konuşmasına şöyle devam etti: “Çünkü siyaseten bu işler uzun sürecek projeler. Bugün ben geldim, böyle düşünüyorum, yarın başkası gelir farklı düşünür, şehir olarak kaybederiz. Bunu bir kurala bağlamak lazım. Bunun örneğini belediye binamızın çevresinde gördüm. Yenice kentsel dönüşümünde bizatihi ben kentsel dönüşüm ekibinin başında idim. Güzel bir proje vardı. Parkmahal’in önündeki boş kısım, şimdi oraya AVM yapılıyor. Orada büyük bir meydan vardı planda. 2 katlı ticari butik alanlar vardı. Arkasında 4-6 kat yükselen prestijli konut alanları vardı. Belediye binası Valilik binası gibi avlulu tarihi bir yapıda idi. Seçimler oldu, biri gitti, biri geldi, ‘Ben onun projesini yapmıyorum’ dedi. Şu anki Yenice Konutları yapıldı. O konutları gördükçe içim kan ağlar. 3 yıl orası için çalışmıştık, gece gündüz çalıştık. Fakat o binalar şehre kaybettirdi. O binaların kalkması için yıllar geçmesi lazım. O kadar kişi ile nasıl anlaşacaksınız, gitti işte.”

HÂLİD ŞEN

merhabahaber.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum