Çalışan emeklinin feryadı

SGK tarafından çalışan emeklilerden kesilen para isyan ettirdi. Aldığı maaşın dörtte üçünün prim ve borç için kesildiğini belirten Nihat Horasan, 320 TL ile ev geçindirmeye çalıştığını belirtti. Horasan, Başbakan'a seslenerek, bu ayıbı gidermesi çağrısında bulundu

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından çalışan emeklilerden kesilen Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP), emeklilerin belini bükmüş durumda. 2 ayda bir aldığı paranın dörtte üçü devlet tarafından kesilen çalışan emekliler, her ay ise maaşlarının yüzde 15'inin otomatik olarak kesintiye uğradığını söylüyor. Konu ile ilgili görüştüğümüz Selçuk Taksi Durağı şoförleri, kesilen prim ve ödedikleri borçlardan dolayı mağduriyetlerini dile getirerek, artık dayanacak güçleri kalmadığını ifade etti. Durak şoförlerinden Nihat Horasan, her ay aldıkları maaşın yüzde 15'inin, iki ayda bir ise yüzde 15'e ek olarak 800 TL civarında paranın maaşlarından kesildiğini aktardı. Kendilerine hiç haber verilmeden kesilen 2003 ile 2013 yılları arasındaki borçta yapılanmaya gidildiğini söyleyen Horasan, 2003'ten 2008'e kadar olan dönemdeki borçların banka aracılığıyla elden alındığını, 2008'den 2013'e kadar olan dönemdeki borçların ise maaşlarından ek olarak kesildiğini belirtti.

PERİŞAN DURUMDAYIZ!

Kendilerine hiç haber verilmeden 10 yıldan sonra çıkarılan toplu borçtan dolayı perişan durumda olduklarını vurgulayan Horasan, bu ay kendisinden kesilen paranın toplam bin 80 TL olduğunu ifade ederek, bu miktarın maaşının dörtte üçüne tekabül ettiğini dile getirdi. Horasan, “Bize hiç haber vermeden 10 yıldan sonra toplu borç çıkartıldı. Perişan durumdayız. Bu ay benden toplam bin 80 TL para kesildi. Maaşımızın dörtte üçünü kesiyorlar. Yalnızca bana, geçmişe yönelik çıkardıkları borç 17 milyar. Bize resmen ne yaparsanız yapın diyorlar. Bunlarda vicdan, merhamet hiçbir şey kalmamış. 1 senedir durum böyle, artık dayanacak gücümüz kalmadı. Biz sesimizi Başbakanımıza duyurmak istiyoruz. Lütfen bu ayıba dur desin. Biz zaten çalışıyoruz, vergimizi veriyoruz, KDV veriyoruz. Hem vergi veriyoruz hem de haksız yere paramız kesiliyor” diye konuştu. Bin 400 TL aylığının olduğunu söyleyen Horasan, kesilen bin 80 TL'den sonra, elinde kalan 320 TL ile ev geçindirmeye çalıştığını belirtti.

“MECBUR OLDUĞUMUZ İÇİN ÇALIŞIYORUZ”

Mecbur oldukları için çalıştıklarının altını çizen Nihat Horasan sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçinecek parayı bulsak neden taksicilik yapalım? Taksicilik kolay bir iş değil ki. Akşama kadar eroinciyle, hapçıyla uğraşıyoruz. Bıçağı dayıyor, sür diyor. Akşama kadar ne sıkıntılar çekiyoruz. Zaten yakıt pahalı, para da kazanamıyoruz. Ramazan günü evime bir pide götüremiyorum.” Bir başka taksi şoförü Niyazi Horozoğlu ise, zaten yüksek bedellerde vergiler verdiklerinin altını çizerek, “Biz zaten vergi mükellefiyiz. Her ay lastiğe, mazota, bandrole, her şeye vergi veriyoruz. Biz kendimiz bizatihi döner sermayeyiz. Bugün ortalama bir araç ayda 600 – 700 TL yakıt alıyor. Buna karşılık ödediği yüzde 65 KDV. Bunları ödediğimiz halde, ceza verir gibi aylık bir o kadar para kesiliyor. Bu yapılanı anlamak mümkün değil. Biz çalışarak hem kendimize hem de ülke ekonomisine katkıda bulunuyoruz. Burada birçoğumuzun maddi durumu belli. Kimi çocuğunu okutuyor, kimi evlendiriyor. Yoksa kimse 70 yaşından sonra gelip de bu işi yapmaz. Bizim devletimizden talebimiz bu mağduriyetin giderilmesidir. Bir senedir yüzümüz gülmüyor. Mübarek Ramazan ayında akşama kadar çalıştığımız halde, yapılan kesintiler yüzünden para kazanamıyoruz” ifadelerini kullandı.

“DEVLETE OLAN BORCU ÖDEMEK İÇİN KREDİ ÇEKTİK!”

Devlete olan borçlarını ödeyebilmek için bankalardan kredi çekmek zorunda kaldıklarını belirten Mustafa İnceoğlu ise, “Biz devlete olan borçlarımızı ödeyebilmek için bankalardan kredi çektik. Bir devlet vatandaşını bu duruma düşürür mü? Burada bin liralık maaşlardan söz ediyoruz. Benim yaşım 70, aldığım para bana yetse niye çalışayım? Gençler varken burada neden ben durayım? Zaten aldığımız paralar bize yetmediği için çalışıyoruz. Niçin bunun üstüne ceza verir gibi bizden bu kadar para alıyorsunuz? Biz bütün emekliler adına Başbakanımızdan rica ediyoruz, bizleri bu

zor durumdan kurtarsın” dedi. Kesilen paralardan dolayı oluşan mağduriyetin bir an önce giderilmesi gerektiğini dile getiren taksi şoförü Ahmet Yılmaz da, milletvekillerinden bu konu ile özel olarak ilgilenmelerini isteyerek, “Başta Konya milletvekilleri olmak üzere bütün milletvekillerimizden, bürokratlarımızdan bu konuya ilgi göstermelerini rica ediyoruz. Bizler bu ülkenin vergisini veren, namuslu vatandaşlarıyız” diye konuştu.

AİHM'E GİTMEK ZORUNDA BIRAKMAYIN!

Hakları iade edilmediği takdirde, istemeyerek de olsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gideceklerini belirten Selçuk Taksi Durağı şoförleri, “Bütün emekliler perişan. Hepsi bu haksızlığa tepki gösteriyor. Bütün iş sektörleri mağdur. Bizler devletimizi mahkemeye vermek istemiyoruz. Lütfen bize haklarımız iade edilsin. Eğer haklarımız iade edilmezse önce Türk mahkemelerine, çok mecbur kalırsak da AİHM'e kadar gideceğiz. Bizler 600 sene Avrupa'ya hükmetmiş Osmanlı'nın torunlarıyız. Türk Milletinin bir şerefi ve onuru var. Lütfen bizi buna mecbur bırakmadan mağduriyetimizi giderin. Biz 2003'ten sonra çıkarılan borçların ve maaşlarımızdan kesilen yüzde 15'in kaldırılmasını talep ediyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.

MUHAMMET EMİN ÇİFÇİ