‘Bozkır Kaşık Ekibi’ bir kültür biçimidir

ve şüphesiz ‘Bozkır Kaşık Ekibi’ gelir. Bozkır ekibinin kuşaktan kuşağa aktarılan günümüzde de yaşanan bir değer olduğunu söyleyen Bozkır Belediye Başkanı Mustafa Uyar, “Bozkır Ekibi salt müzik notası değil bir yaşam biçimi ve kültürdür. Bozkır Ekibi geleneği çok farklıdır. Bozkır’a has olan halk çalgılarının yanında batı enstrümanları da kullanılır. Cümbüş, keman ve klarnet bağlama ve udla birleşir. Bu farklı bir ahenk getirir ve özgün bir yapı oluşturur. Çalınan parçalar makamlı ve bir sıra içinde icra edilir. Bu makamlardan Hicaz, Neva Hicaz, Hüseyni, Uşşak, Saba sadece birkaçıdır. Bozkır’a has en önemli gelenek bu çalgı ile oynanan oyunlardır. Oyun en az iki kişi veya fazla olarak elde kaşıklarla oynanır. Her türkünün oyunu farklı ve kurallıdır. Bu halk sanatını icra eden Bozkır Ekibi sanatçıları çekirdekten yetişmiştir. Usta çırak ilişkisi içinde yetişen  ‘Gelenekten geleceğe’ bu sanatı taşıyan gurubumuz Bozkır’da yaşamakta sadece Türkiye’nin değil birçok Avrupa ülkesinin de beğeni ile takip ettiği bize has bir oyun ekibidir” dedi.
Uyar, hemen her yerde Bozkır Türkülerinin söylendiğine de dikkat çekerken, “Sadece Bozkır İlçesi’nin değil, Konya İli’nin ve ülkemizin tanınan Halk Oyunları Ekipleri’nden olan “Bozkır Halk Oyunları Ekibi” veya Bozkır halkı arasındaki söyleyiş şekli ile “Bozkır Kaşık Ekibi”nin sergilediği figürler insanlarımızı hemen harekete geçirerek kıpır kıpır oynatmaktadır. Bozkır Halk Oyunları veya Bozkır Folklor Ekibi’nin oyunları özel yapılmış olan şimşir tahta kaşıklarla oynanmaktadır. Oyunlar kaşıkla olduğu gibi bazen de, zil ile yürütülebilmektedir. Enstrüman olarak cümbüş, keman, darbuka, def, ud, saz ve yerine göre klarnet bulunur. En az iki kişi ile oynanabildiği gibi, birlikte guruplar halinde de oynanabilmektedir. Kadınlarımız kendilerine has oyunlarını oynamaktadır. Erkeklerimiz ise Bozkır Ekibi’nin figürlerini oynamaya çalışmaktadır. Bozkır Ekibi’nin günümüze kadar gelmesinde emekleri bulunan sanatçılarımızı unutmamak gerekir. Bu sanatçılarımızı saz çalanlar, oyuncular ve solistler olarak üç gurupta toplayabiliriz” diye konuştu.
Uyar, Bozkır Kaşık Ekibi’nin ustası olarak yorumladığı Mustafa Yaylalı’nın Bozkır Ekibi’nin üzerinde büyük hakkı olduğunu ifade ederek, “Bu ekibe gönül veren, Bozkır ekibinin geçmişten günümüze emeği geçen sanatçılarını unutmamak gerekir. Bu vesile ile Mustafa Yaylalı tarafından verilen bilgiler doğrultusunda Bozkır Ekibi’nin temelini oluşturan ustalar ise şu isimlerden oluştu,
Keman çalan sanatçılarımız,
Ali Sandal, Dereli Solak Ali (Kemanı solak çalardı), Kayacıklı Çavuş, Yeniköylü Pepe Kamil, Çatlı Mustafa Duman, Çatlı Necdet Yüksel, (Çatlı Şükrü’ nün oğlu) Üçpınarlı Musa’nın Mehmet Gürhan, Yazdamılı Mevlüt Yalçınkaya, Öğretmen Metin Erdem. Müzisyenler Mehmet Selek, Kayhan Selek,
Cümbüş çalan sanatçılarımız,
Dere Kasabası’ndan Şıppıklı Mehmet Karanfil, Çatlı Şükrü Yüksel, Sorkunlu Mehmet Çavuş, Yazdamılı Ahmet Yalçınkaya, Akçapınarlı Çolak Hasan
Def-Ritm saz çalan sanatçılarımız,
Bozdamlı Musa, Bademlili Koca Bayram, Bademlili Hasan Ali, Sorkunlu Defçi Mustafa, Yalıhüyüklü Köle’nin Hasan (Hasan Kaya), Yazdamılı Ömer Yalçınkaya, Balıklavalı Şevket,
Darbuka-Ritm saz çalan ustalarımız
Akçapınarlı Orhan, Akçapınarlı Çolak Hasan (Hasan Şahin), Akçapınarlı Hacı Mehmet, Çatlı Ali Çakal. 
Saz çalan ustalarımız,
Sopranlı Başaran, Bağyurdu Köyü’nden Mehmet Başaran, Çatlı Ankaralı’nın Ali, Sorkunlu Kekliğin Oğlu Mustafa, Akçapınarlı Abdurrahman Arslankaya, Dereli Adil Beğ, Çatlı Mustafa Yaylalı, Dereli Mehmet İnce.
Klarnet çalan ustalarımız,
Sopranlı Mehmet, Meyreli Osman Çakmak (Harmanpınar Kasabası’ndan),
Ud çalan ustalarımız,
Çatlı Şükrü’nün oğulları: Mustafa, Osman ve UlaşYüksel, Öğretmen Abdullah Orhan, Çatlı Sami Çelik.
ALİ SAİT ÖGE