Aşırı acı yemekten kaçının

Aşırı acı yemekten kaçının

Özel Büyükşehir Hastanesi'nden Dr. Cenap Şirin, hemoroit hastalığı ile ilgili açıklamalarda bulundu

Özel Büyükşehir Hastanesi'nden Dr. Cenap Şirin, hemoroit hastalığı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Şirin, “Hemoroit kanama anlamına gelen bir hastalıktır. 15 yaşını geçen herkeste görülebilirse de 30-50 yaş arası en sık rastlanan yaş aralığıdır. Hem erkeklerde hem de kadınlarda görülebilir, ama erkeklerde kadınlara göre birkaç kat daha fazla görülür. Kısmen genetik bir hastalıktır,bazı ailelerde daha sık rastlanabilmektedir. Ancak yüzde yüz kalıtsal değildir. Anne-baba da hemoroit varsa çocuklar mutlaka hemoroit olmazlar ama yakalanma ihtimalleri yükselir. Meslekler hemoroidin oluşumunda değil gelişip ilerlemesinde etkendir. Çok oturulan veya çok uzun süre ayakta kalınan meslekler hemoroidin gelişip ilerlemesini hızlandırırlar. Beslenme de meslekler gibi hemoroidin oluşmasında değil gelişmesinde etkilidirler. Sadece beslenme yanlışlığından insanlar hemoroit olmazlar. Aşırı acı tüketmek,sebze ve meyveler gibi bol posalı gıdalardan yoksun beslenmek zaten var olan hemoroidin ilerlemesini hızlandırır. Belirtilerin ve şikayetlerin şiddetini artırır” diye konuştu.

BAZEN HASTAYI AĞLATIYOR

Hastalığın bazen hastaları ağlatacak boyuta ulaştığını belirten Şirin, “Hemoroitte başlıca şikayetler kanama, ağrı ve memelerdir. Belirtiler her zaman aynı seviyede seyretmezler.Zaman zaman şikayetlerde artma ve azalmalar olur. Kanama ve memeler daha çok ağrı daha az rahatsız eder. Ama bazen kanama bazen de memeler şikayet olarak ön plana çıkarlar. Kanama nadiren risk oluşturacak boyutlara varırsa da uzun sürdüğü dönemlerde kan vermeyi gerektirecek boyutlara ulaşabilir. Memeler önceleri içeride iken zamanla anüsten dışarı çıkmaya başlar,ileri dönemlerde ise artık hep dışarıda kalırlar. Memelerin içeride-dışarıda oluşlarına göre basur evrelendirilir. Memeler hep içerdeyken I., hep dışarıda olduklarında da IV. evredir. Hemoroit kadar sık rastlanan benzer bir hastalık fissür ve çatlaktır. Fissür de ağrı çok ön plandadır. Ağrı genellikle dışkılama ile başlar veya artar, 8-10 saate kadar sürebilir. Fissür ağrıları hastanın hayatını zehir eder. Çoğunlukla hastayı ağlatacak kadar şiddetlidir. Kanama hemoroide göre daha azdır. Fissüre çoğunlukla kabızlık nadiren de ishal sebep olmaktadır. Her iki hastalığın tedavilerinde ilk dönemlerinde ilaç tedavisi etkili olabilmektedir. Daha ileri dönemlerde değişik cerrahi yöntemler uygulanmaktadır” dedi.

LAZER TEDAVİDE ETKİLİ DEĞİL

Hemoroit ve fissür tedavisi hakkında bilgi veren Şirin, şunları söyledi: “Bağlama yöntemi terkedilmiş ilkel bir yöntemdir. Lazer hemoroit tedavisinde beklentileri karşılayamamıştır. Sadece hemoroidin ilk evrelerinde ve ancak ağızdan alınan ilaçlar kadar etkili olabilmektedir. Bu durumda ilaç yerine lazeri tercih etmenin bir anlamı yoktur. Lazer, fissür tedavisinde etkili değildir. Son zamanlarda,hemoroid ve fissür tedavileri,genel anesteziye gerek kalmaksızın, hastanede yatmadan, ayaktan uygulanıp, hemen hastaneden ayrılacak şekilde pratik olarak uygulanabilmektedir.”

KERİM ATICI merhabahaber.com

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.