4 mevsim ayrı güzelliğe sahip bir ilçe Ahırlı

4 mevsim ayrı güzelliğe sahip bir ilçe Ahırlı

Merhaba Gazetesi ve Konya Televizyonu olarak her ay bir ilçeye yaptığımız tanıtım gezimizin bu ayki durağını Ahırlı ve Yalıhüyük ilçeleri oluşturdu.

Ahırlı Kaymakamı olan aynı zamanda Yalıhüyük İlçesine vekâleten bakan Kaymakam Yusuf Selçuk, Ahırlı ve yöresinin mutlaka görülmesi gereken güzellikler ile dolu olduğunu söyledi. Ahırlı, Yalıhüyük ve yöresi konusunda yaptığımız söyleşide önemli bilgiler veren Selçuk, yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini de gündeme getirdi.
Efendim öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
1981 Yılında Elazığ’da doğdum. İlkokul, ortaokul ve liseyi İstanbul’da okudum. Bilkent Üniversitesi İktisat bölümünden mezun olduktan sonra kısa bir süre Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı’nda uzman yardımcısı olarak görev yaptım. Mülki İdare Amirliği mesleğine 26 Mart 2007 tarihinde Erzincan Kaymakam Adayı olarak başladım. Teftiş stajını Malatya’da, kaymakam refikliği stajını Ankara Çamlıdere’de yaptım. Denizli Çal ve Rize Derepazarı ilçelerinde kaymakam vekilliği görevlerini yürüttü. Nottingham Üniversitesi’nde kamu yönetimi dalında yüksek lisansı yaptıktan sonra 94. Dönem kaymakamlık kursunu müteakiben Ahırlı İlçesine kaymakam olarak atandım.
Ahırlı ilçesini nasıl buldunuz? Diğer ilçelere göre farklılıkları neler?
Ekim ayının ortasından Kasım ayının ortasına kadar Ahırlı’dan aşağı baktığınız zaman yeşil, kırmızı ve sarı yapraklardan oluşan renk cümbüşünü bir arada görmeniz mümkün. Yani Ahırlı ilkbaharı, yazı, sonbaharı ve kışı oldukça canlı yaşanan ve olağanüstü coğrafyası ile görülmeye ve gezilmeye değer bir yer.
Konya denilince insanların aklına ova gelir. Kulu Cihanbeyli gibi geniş ovaları bulunan ilçeleri gören vatandaşlarımız Konya’nın tamamını öyle zanneder. Ancak Ahırlı ve yöresi ayrı bir coğrafi özelliğe sahip bölgelerdir. Burası Torosların kuzeyi. Pencereden dışarı baktığınızda gördüğünüz şey Toros dağlarıdır. Bir tarafta Mersin ve Antalya diğer tarafta Konya ortasında ise kelimenin tam anlamı ile harika yaylalar.
İlçemizin geçmişte yeşilliği ve suyu oldukça fazla idi ancak şu anda su yönünden diğer bölgelerde olduğu gibi aynı sorun var. Genel itibari ile çeşmeleri, yeşil tabiatı ve yaylaları ile görülmeye değen ve keşfedilmeyi bekleyen güzellikleri var. Yaylaların özelliği nedeniyle Antalya, Mersin gibi birçok ilden yayla turizmi için gelen misafirlerimiz var. Yazı çok serin geçen yaylalar bu yüzden çok ilgi görüyor. Yazların böylesine serin geçtiği yaylalarda kışları da aşırı soğuk olmayan Akdeniz havasına sahip bir ortam oluşur.
Birkaç sefer yoğun kar yağışı olur onun dışında aşırı bir yoğunluk olmaz. Ahırlı bölgesinin tabiatında yaşanan bir başka güzellik ise mevsimler. 4 mevsimi de çok canlı yaşarsın burada. Ben hayatım boyunca çok farklı yerlerde bulundum ama 4 mevsimin bu kadar canlı yaşadığım coğrafyayı bir başka yerde göremedim. İlçeye geldiğimde ilkbahardı her taraf yemyeşildi. Baharın ardından yaz oldu buğdayların sarartısını gördüm. Son bahar oldu ağaçların üstündeki yeşil, sarı, kırmızı renkleri aynı anda gördüm.
Bu kadar güzelliklerin içerisinde nasıl bir sorunlar ile karşılaştınız?
Ancak bu kadar güzellikleri olan ilçemizin mutlaka dezavantajları var. Bunlardan en önemlisi Konya’nın diğer yerlerine göre halkın temel geçim kaynağı tarımdan sağlayacak yeterince araziye sahip olmaması. Burada ekim yapılan en önemli yer, suyu çekilen Suğla gölünün arazisi. Onun dışında da az miktarda olsa vatandaşlarımızın kendilerine ait tarlaları var ama bunlar çok fazla değil. Karapınar, Ereğli, Cihanbeyli ve Kulu gibi geniş araziye sahip ilçeler ile karşılaştırdığınızda kişi başına düşen arazi miktarı çok az. Burada birçok vatandaşlarımızın kendine ait arazisi yok. ‘Ecri Misil’ vererek Suğla bölgesinde arazi ekiyorlar. Ekonomik olarak iyi noktada olunmadığı içinde şehirlere göç kaçınılmaz oluyor. Ahırlı İlçemiz Konya’nın yanı sıra Türkiye’nin değişik illerine göç ederken hemen yanımızda bulunan ve Ahırlı gibi yeterli araziye sahip olamayan Yalıhüyük ilçemiz sakinleri ise 1968’li yıllarda yaşadıkları sel felaketinin ardından yurtdışına gitmeyi tercih etmiş.
Kalkınma için nasıl bir projeleriniz var?
Ulaşım olarak gayet rahat bir ortamdayız. Yollarımız hiçbir zaman kapanmaz bu yönden bir sorunumuz yok.  Ancak gerek Ahırlı gerek Yalıhüyük iki ilçemizde Konya-Antalya Karayolu arasında olmasına rağmen çevresinde Seydişehir, Bozkır gibi büyük ilçeler olmasına rağmen bu avantajlarından yararlanamıyor. Bizim çabamız her iki ilçemizi bu imkanlardan yararlanmalarını sağlamak. Bu yollarımızı kullanan yerli ve yabancı misafirlerin ilçelerimize gelmelerini sağlarsak ve birbirinden güzel yaylalarımızı turizme kazandırırsak o zaman Ahırlı ve Yalıhüyük ekonomik yönden kalkınmada önemli bir adım atmış olur.
Akkise’de ‘Organize Hayvancılık Bölgesi’
İlçemizin kalkınmasına büyük katkı sağlayacağına inandığımız bir projemizi ise Akkise beldemizde hayata geçirmeyi planlıyoruz. Akkise’de, ‘Organize Hayvancılık Bölgesi’nin kurulması için Mevlana Kalkınma Ajansı (MEVKA) dan proje desteği alındı. Önümüzdeki günlerde kurulacak olan bölgede artık insanlarımız hayvancılık yapabilecek. Bu projenin haricinde benim en çok üzerimde durduğum bir konu ise arıcılık. Konya’nın diğer ilçelerinde coğrafya bakımında arıcılık yapmak zor olabilir. Ancak bizim bölgemizin Torosların eteğinde olması, yılın her gününün arıcılık için müsait olması, yaylaların, dağların birbirinden güzel doğal bitkilerinin bulunduğu bir yerde arıcılık yapmak tabi ki çok önemli olacaktır. Vatandaşlarımıza bu konuda her türlü desteği vermeye hazırız. Hemşerilerimiz buralara gelir, kovan koyarak arıcılık yaparlarsa hem kendi ekonomilerine hem bölge ekonomisini katkı sağlamış olur. Biz Kaymakamlık olarak bu konuda gereken desteği ve eğitimi vermeye hazırız.
Bölge halkı Suğla arazisine umut bağlıyor
Biz vatandaşımızı bu konuda teşvik ediyoruz yine MEVKA’ dan aldığımız projelerde hayvancılıkla alakalı eğitim seminerleri, hayvancılığın geliştirilmesi gibi teşviklerimiz var. Bölge halkımıza oldukça az olan tarım arazisinde buğday ekmek yerine hayvan besleyip kendi hayvanları için yem bitkileri ekmelerini tavsiye ediyoruz. Bölge insanımızın büyük umut bağladığı Suğla arazisinin dağıtımı için önümüzdeki dönemde Milli Emlak Genel Müdürlüğü ile Devlet planlama Teşkilatı’nın bir çalışması olacak. Tabi ki Ahırlı, Yalıhüyük ilçeleri ve çevresi için bu konuda önemli beklentilerimiz var bunu zamanla göreceğiz.
Suğla arazisini bizim dışımızda bozkır, Seydişehir gibi ilçelerden gelip ekenlerde var.
Arazinin sulu tarıma açılması ve uygun şekilde dağıtımı ile bölgemizin kalkınmasına önemli bir katkı sağlayacak.
Ahırlı ilçesinin yaylalarını nasıl değerlendirmeyi düşünüyorsunuz?
Ahırlı ve yöresinin kalkınmasına beklentimizden üstün bir katkı sağlayacak olan yatırımların en önemlisi doğanın birer armağanı olan yaylarımızın turizme kazandırılması. Yaylalar son yıllarda denizlerden veya diğer tatil bölgelerinden daha çok rağbet görmeye başladı. Doğu Anadolu’nun Karadeniz’in yaylaları var ama çok yüksek yerlerde. Yani turistlerin istedikleri zaman kolaylıkla gelip rahat kalabilecekleri yerler değil. Ayrıca kışın ya da belli mevsimlerde gidilecek yerler değil. Ancak bizim yaylalarımız öyle değil. Bartlı, Sülek, Aşağı yayla gibi onlarca yaylamız var. Gerek Konya’dan gerek Antalya’dan gerek yakın illerden rahatlıkla gelinebilecek yerler. Burada bu konuda bir çalışma yapılabilirse yayla turizminden de burası gelir elde eder.
Yaylalara ahşap yayla evleri projesi
Bununla alakalı projelerimizi ve çalışmalarımızı başlattık. Yayla tipi ahşap evler yapılabilir. Buranın yayla turizmi için çok önemli iki avantajı var birincisi çok yol üstü olması ikincisi yaylaların yaz ve kış yaşanabilir özellikte olması. Yaylaların bir başka özelliği ise Karadeniz yaylaları gibi çok yüksek rakımlarda ve insanı çarpacak nitelikte olmaması.  Ahırlı ve yöresinde bulunan yaylalar yayla turizmi için önemli bir potansiyel. Zaten çok yoğun nüfus barındıran bir yer olmayan bölgemizde bahsettiğim bu alanlarda çalışılır ve projeler hazırlanırsa kısa sürede adımızı duyuracağımıza inanıyorum.
Bölgede elma üretimi ne durumda sorunları neler?
Bölgemizin meyvecilik alanında yakaladığı bir başarıda elma üretimi idi. Elma üretimi için gerekli soğuk hava depolarımız var. Ancak üzülerek belirtmek isterim ki elma konusunda bizim gözlemimiz üretimde çok fazla geri kalınmış. Üretim alanındaki gelişmelere ayak uydurulamamış hala atadan kalma yöntemler ile üretim yapılıyor. Amasya, Isparta gibi bazı illerde elma üretimi önemli bir gelir kaynağı olmuş ancak bizim elmalarımız diğerlerinden çok farklı ve lezzetli olmasına rağmen gelişmelere çok fazla ayak uydurulmamış. Lezzetli güzel elma ama dünyaca talep edilen elma olmayınca da çok yüksek fiyatla satılamıyor bazen fiyatlar iyi oluyor diyorlar ama karşılaştırıldığı zaman dünya piyasasına göre üretilen elmalara göre çok ta para kazandıran bir meyve değil.
Elma konusunda yeniliğe gitmemiz gerekir. Belli bir yaş üstüne gelmiş ağaçların sökülerek yerlerine çabuk meyve veren ve genç bodur elma ağaçlarının dikilmesi gerekir. Tabi tüm bu söylediğim projelerin hayata geçirilmesi için genç nüfusa ihtiyacımız var. Genç nüfus genel itibari ile Konya ya da başka yerlere göç etmiş. Meyve bahçelerine bakanlar da belli yaşların üstünde. Meyve bahçeleri o yüzden dünya ya adapte olamıyor. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.