“Kolay kolay bırakılamayacak bir sevda”

“Kolay kolay bırakılamayacak bir sevda”

Küçüklüğünden bu yana atların içinde olan ve atlar üzerine çeşitli bilimsel araştırma ve çalışmalara imza atan Prof. Dr. Emel Gürbüz, “At, kolay kolay bırakılamayacak bir sevdadır” dedi

RÖPORTAJ: EMRE ÖZGÜL

Dünyanın en duygusal ve asil hayvanlarının başında gelen atlar, geçmişten bugüne insan hayatında önemli bir yere sahip. Küçüklüğünden bu yana atların içinde olan ve atlar üzerine çeşitli bilimsel araştırma ve çalışmalara imza atan Prof. Dr. Emel Gürbüz, “At, kolay kolay bırakılamayacak bir sevdadır” dedi

KÜÇÜKLÜK HAYALİMİ GERÇEKLEŞTİRDİM”

Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi ve Selçuk Üniversitesi Binicilik Tesisleri Müdiresi Prof. Dr. Emel Gürbüz, atların özellikleri, duyguları, beslenmesi ve merak edilen daha birçok konuyla ilgili Merhaba Şehir'e konuştu. Küçük yaşlardan itibaren atlarla ilgilenen, akademik kariyerinde ise daha çok atlar üzerine çalışan Gürbüz, “Küçükken hep bilim insanı olup, atlarla çalışmayı hayal ederdim. Hayalimi gerçekleştirdim” dedi.

**Hocam sizi biraz tanıyabilir miyiz?

-Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Anabilim dalında öğretim üyesi olarak 2000 yılından bu yana görev yapıyorum. Hedefim, sürekli atlarla ilgili çalışmalar yapmaktı. Küçüklüğümden bu yana içimde çok büyük bir at aşkı var. Lise yıllarımda at binmeye ve atlarla iletişim kurmaya başlamıştım. Selçuk Üniversitesi Binicilik Tesisleri, 1997 yılında kuruldu. Ben o zamanlar Selçuk Üniversitesi'nde öğrenciydim. Bu tesis içinde öğrencilik yıllarımda gönüllü olarak çalıştım. Daha sonraki süreçte tesisin yönetim ve idari yapısında yer aldım. Bugün de tesisin müdiresi olarak görev yapıyorum. Aynı zamanda biniciyim. Lisansım var. Konkur hipik hakemliğim var. Üstelik antrenörlük belgem de var. Üniversiteden mezun olduktan sonra antrenörlükte yaptım, hakemlik de yaptım.

img-9824-1200x800.jpg

 

'MAHALLEMİZE ATLA SÜT GETİRİRLERDİ, O ATLARIN PEŞİNDE KOŞARDIM'

**At sevgisi sizde nasıl oluştu?

-Ben, kendimi bildim bileli atları çok severim. At aşığıyım. Küçüklüğümde mahallemize sütçüler gelirdi. Sütü atla mahalleye getirirlerdi. O atları çok severdim. Üstlerine binmeye çalışırdım. Atların peşinden koşardım. Köye giderdik. Köyde atlarla eşeklerle oynardım. Hayvanlara özel bir ilgim vardı. İzmit'liyim. İzmit Atlı Spor Kulübüne gittim lise yıllarımda. Ben, hep Veteriner Hekim olmak istedim. Bilim insanı olup, atlarla çalışmayı hayal ettim. Hayallerimi gerçekleştirdim. Uzmanlık alanım, atlar.

 

ATLA UĞRAŞMAYA BAŞLAYAN BİR KİŞİ KOLAY KOLAY ATI BIRAKAMAZ

**Atları diğer hayvanlardan ayıran özellikleri var mı?

-Her hayvanın kendine has bir özelliği var. Atlar, çiftlik hayvanları grubunda. Atlar, çok duygusal hayvanlardır. Çok estetik hayvanlardır. İletişim kurulabilecek hayvandır, at. Görsel olarak da muhteşemdir. Bir enerjileri var. Bu farklı bir enerjidir. Atın bir özelliği daha var. Atla uğraşmaya başlayan bir kişi, kolay kolay atı bırakamaz. Atla uğraşan insan, atın kokusunu bile özlüyor. Ata binmek veya atla uğraşmak; depresyon ve strese de iyi geliyor. Atla uğraşmak terapi gibi gelir insana. Yine özel bireylere çok ciddi katkılar sunar.

img-9852-1200x800.jpg

 

HER ATIN KARAKTERİ FARKLIDIR, ÖNEMLİ OLAN YETİŞTİRİLME TARZI

**Hocam, atlarla iletişim kurulabileceğini söylediniz. Bir atla nasıl iletişim kurulabilir?

-Ata yaklaşmak, atın beden dilini anlamak için bu işin içinde olmak gerekir. Atlarla zaman geçirmek gerekir. Zamanla kişi atı, at da kişiyi anlamaya başlıyor. Atlarla uzun süre vakit geçiren bir kişi atın beden dilini, ne istediğini, ne yapmaya çalıştığını, korkup, ürktüğünü, sevindiğini, hastalığını hissedebilir. Her atın karakteri farklıdır. Atın yetiştirilme dönemi çok önemli. Eğer bir at sevgi dolu yetiştirildiyse, at size sevgiyle yaklaşır. Travmatik bir ortamda büyüyen, sürekli yarışlarda dövülen atın tutum ve davranışları daha farklı olur. Ürkek olan at var, sinirli olan at var.

 

'GERÇEKTEN DE AT SAHİBİNE GÖRE KİŞNİYOR'

**Hocam, çok kullanılan bir tabir var. Gerçekten at sahibine göre mi kişniyor?

-At sahibine göre kişner ifadesi doğru bir ifade. Sürekli bir ata biniyor ve sürekli bir atla ilgileniyorsanız, o at sizi tanır. O at, sizin ne istediğinizi bilir. 'Sağa döneyim, sola döneyim' diye düşünürsünüz, at da o düşündüğünüzü hisseder ve ona göre davranır. Sürekli aynı kişinin bindiği bir ata başka bir kişi binerse, at farklılığı hisseder, ona göre de farklı davranır. Duygusal anlamda at sahibini tanır. Ata binen kişi sinirliyse, at da huzursuz oluyor. Ata binen kişi enerjikse, at da enerji dolu oluyor.

img-9831-1200x800.jpg

 

ÇOCUKLARA HAYVAN SEVGİSİ KAZANDIRMANIN EN KISA ADI: ATTIR

**Bir kişiye at sevgisi nasıl kazandırılır?

-At pahalı bir spor diye düşünülmemeli. At bakımı pahalı bir bakım, bunu kabul ediyorum. Atın yediği, seyisi, altlığı pahalı, maliyetli. Ayrıca bir atın kabiliyeti ne kadar yüksekse at o derece kıymetlidir. Spor ve hobi kısmında ücretler gayet makul. Bizim tesisimizde veya Konya'daki farklı tesislerde belirlenen ücret, gerçekten diğer büyükşehirlerdeki ücretlere göre çok düşük. Uygun fiyat ve şartlarda bu hizmet veriliyor Konya'da. Selçuk Üniversitesi Binicilik Tesisleri'nde eğitim de veriliyor. Her yaştan insana, çocuğa eğitim veriliyor. Eğitimde oldu bitti gibi bir ifade olamaz. At eğitimi, uzun soluklu bir iştir. 25 yıldır bu işin içindeyim, at biniyorum ancak kendime 'Çok iyi at biniyorum' demedim. Sürekli ata binmek, antrenman yapmak gerekir. Bir iki binişle ata binmeyi öğrendim gibi bir durum olamaz. Bir kişi ne kadar istekli ve beceriliyse, işi o kadar kısa sürede kapar. At eğitiminde cesaret ve antrenör seçimi de çok önemli. Ayrıca her anne ve babanın çocuğuna hayvan sevgisini aşılaması gerekir. At, bu yönüyle çocuklar için en ideal hayvan. Ebeveynler, böyle bir tesisten ve çeşitli imkânlarından faydalanabilir. Her anne ve babanın çocuğunu tesisimize getirmesi gerekir. Tesisimizde çok uygun fiyatlara tur binişleri yapıyoruz. Bir tur 5 TL. Anne ve babalar çocuklarını ata bindirmek zorunda da değil. Atları sevmek veya güzel bir doğa ortamı nefesi almak için de tesisimize gelinebilir. Binicilik, ata sporumuz. Bizim amacımız bu tesisten para kazanmak değil. İnsanlara atı sevdirmek. Üniversitemizin hedefi de bu. Burada gönüllü çalışan öğrencilerimiz var. Onlar, tesisimize gelen insanlara atları sevdiriyor. Atların özelliklerini anlatıyor.

ATIN EN BÜYÜK SORUNU SANCIDIR

**Hocam, 'Atların çatladığı' bilgisi doğru mu?

-Buna çatlama demeyelim. Bilimsel anlamda farklı adlandırmalar var. Atların hastalıkları var. En büyük sorunları sancıdır, atların. Tedavi edilmezse, ölüme kadar gidebiliyor iş. Yanlış besleme, idareden kaynaklı atlarda sancılanmalar olabilir. Atlar, stresli olduğunda da sancılanabiliyor. Bu durum, ölümlere de yol açabilir. Atı çok fazla çalıştırmak, yormak atın sıkıntıya girmesine sebebiyet veriyor. Halk arasında 'çatlama' denilen o duruma getirebiliyor atları. Kalp ve kaslardan kaynaklı rahatsızlıklardan ölümler de olabiliyor.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.