Vah halimize

Sabit Horasan

Atiker Konyaspor Galatasaray maçı öncesi üzücü bir olayla karşılaştık.

Türk futbol tarihinde ilk kez bir Türk takımı sahaya 11 yabancı futbolcu ile çıktı.

Futboldan anlamayan bir kişi Galatasaray’ın ismini duymasa, futbolcuların tamamının yabancı olması nedeniyle Konyaspor’un bir Avrupa takımı ile karşılaştığını sanabilirdi.

Üzücü olay içimizi acıttı.

Elbette ki bunda Galatasaray’ın suçu yoktu. Madem ki böyle bir olanak kendilerine sunulmuş, onlarda bunu değerlendirerek bir ilke imza attılar.

Bu utanç Futbol  Federasyonunun.

Öyle sanıyorum ki, Futbol Federasyonunun başındaki o adam ve yöneticiler ile Fatih Terim, 14 yabancı kontenjanını getirdikleri  için gururla seyretmişlerdir eserlerini.

Yazıklar olsun.

Sonrada kalkıyoruz, Milli takım Avrupa şampiyonasında neden başarılı olamadı, Dünya şampiyonasına neden katılamadı diye dert yanıyoruz. Sorun ortada.

 

İki devrede iki ayrı Konyaspor izledik Cumartesi akşamı.

İlk yarıda futbolu tek yönlü oynayan, ikinci yarıda ise  vasat bir Konyaspor vardı sahada.,

İlk 45 dakikada ki Konyaspor her ne kadar rakip kaleye gidemese de Galatasaray’ı durdurma adına iyi şeyler yaptı.

Rakibe kanat atak şansı vermeyen, orta alanı kalabalık tutarak konuk takıma boş alan bırakmayarak  pas yaptırmayan, dolayısıyla atılan bir şut dışında pozisyon da vermeyen Konyaspor ne yazık ki geçen haftalarda olduğu gibi üçüncü bölgede etkili olamadı.

Futbol tek yönlü değil, iki yönlü oynanır. Bunu Atiker Konyaspor teknik adamları kafalarına iyice sokmalı.

Rakip kalede etkili olamazsanız, topu üç direk arasından geçiremezseniz gol atamazsınız ve  maçı da kazanamazsınız. Veya puan alamazsınız.  

Maç boyunca rakibin isminden çekinmiş olsalar gerek, Konyasporlu futbolcular gereksiz yere   telaşlandılar, dolayısıyla top kayıpları yaptılar. Bunu ikinci yarıda daha açık gördük. Nitekim Gomis’in ilk golünde de yaşadık.

İkinci gol öncesi faul vardı, hakem ne yazık ki görmedi veya göremedi. Bunun sonucunda da ağır bir penaltı kararı vererek Galatasaray’ı rahatlattı. Zaten ilk yarıda da avantajları oynatmayarak tercih haklarını Galatasaray’dan yana kullandı.

 

Geçen yıl ki Konyaspor olsaydı, Cumartesi akşamı kötü gününde yakalanan Galatasaray’ı rahat yener ve haftayı 3 puanla kapatırdı

Ama olmadı.

İşte yeşil-beyazlı  takımın düşürüldüğü durum ortada.

Üzerinde durulması gereken, Atiker Konyaspor’un Galatasaray’a yenilmesi değil, konuk takım bir açığını bulur bir gol atar ve sahadan 3 puanla ayrılırdı. Çünkü, kadro kalitesi farkı ortada.

Düşünmemiz gereken, Konyaspor’un kadrosunun yetersiz olması.

Tabi ki şimdilik yapılacak bir şey yok,. Devre arasına kadar bu futbolcularla ile gidilecek. Başka çare yok. İlk yarının en az kayıpla geçilmesi de ayrı bir hesap kitap işi olmalı.

Ama, yönetici ve teknik adamlar şimdiden hazırlık yapsalar iyi ederler.

Ara transferde kadro en az 4 futbolcu ile takviye edilmezse bu kadro bırakınız Avrupa kupasını ligde bile Konyaspor için yeterli olmaz. Dilimiz söylemeye varmıyor ama, sonu kötü biter.

Yine tekrarlıyorum, bu transferleri kim yaptıysa, hesabı sorulmalı. Ligde 8. hafta itibariyle yeni transferlerin hiç biri sıra dışı takım olan Konyaspor’a yakışmıyor. Hatta, bu futbolcular 1. Ligde bile oynayamaz. 

Sezon sonunda kötü rüya görmektense şimdiden tedbir olmak yerinde olacaktır.

Öyle kendimizi geliştireceğiz diyerek kimseyi oyalamanın, aldatmanın da anlamı yok.

 

--

 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.