TSYD bunu hep yapıyor!

Recep Çınar

Yazmasam eksik kalırdı...

Araya hastane, pastane, kestane girince yazamamıştım...

Bugüne kısmetmiş...

xxx

TSYD'nin Antalya'daki bir semineri daha geride kaldı...

Dostlarla biraraya geldik, birarada bulunduk, iki satır da olsa, hoş sohbet etttik, bir bakıma kendimizi yeniledik...

İyi de oldu...

Naci Başkan açıkladı...

Konuşmacılarla birlikte 450 civarında spor adamı, sporcu ve spor gazetecisi konuk edilmiş...

Müthiş rakam...

Boru değil...

450 kişi...

Bu insanları 5 yıldızlı bir otelde 3 gün misafir etmek her babayiğidin harcı değil...

Bizim sektörde TSYD'nin dışında başka bir kurum ya da kuruluş bu organizeyi gerçekleştirebilir mi?

Bilemiyorum...

Ama TSYD bunu her sene tekrarlıyor...

İşte bu TSYD'nin ne kadar güçlü olduğunu ya da gücü olduğunu gösterir...

Tabi ki yöneticilerinin de...

TSYD, “telmaşa”dan ya da “alimünyum”dan bir dernek değil...

Tabi ki “çakma” ya da “devşirme” de değil...

Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan'ın, “TSYD, sıradan bir meslek örgütünden çok akil bir kurum” cümlesini önemsiyorum...

Mehmet Baykan” demişken, TSYD'nin bu seminere renk kattı...

(B)ilgilendik...

Sağolsun...

Daha önceki yazımda altını çizmiştim, “Antalya'da Konya rüzgarı esti” diye...

Tekrarına gerek yok...

Sadece şunu söyleyebilirim;Tahir Başkan iyi iş çıkardı...

Alkışı haketti...

xxx

Yukarıda da belirttiğim gibi, zorlukların üstesinden gelerek bir semineri daha geride bırakan TSYD Genel Merkez yönetimine teşekkür etmek ya da marifetli adamları iltifatlandırmak boynumuza borç...

TSYD'yi akil bir kurum haline getiren, Naci Arkan başta olmak üzere, bütün yönetime helal olsun...

TSYD'nin karşı kıyıya geçmesinde köprü oldular...

xxx

TSYD'de özel olarak “helal olsun”u hakeden bir adam var...

Nezir ÖNAL...

Yiğidin hakkı yiğide...

Millet yemek-içmekle, gezmek-tozmakla, hamamıyla, saunasıyla meşgul olurken, kanter içinde, bir oraya bir buraya koşturmakla meşguldu...

Nezir Önal'ın olduğu yerde hiçbir şey, hiç bir iş sıradan olmaz...

Çünkü, kendisi sıradan bir adam değil...

Emeğini, ekmeğini, alınterini, gayretini inkar edeni Allah çarpar...

Ne söylenebilir ki, Konya'nın eniştesine “iyi ki varsın” demekten başka...

xxx

TSYD'nin çalışanları da ya da hamaratlarını da unutmamak lazım...

İstanbul'dan Gülen abla, Birgül, Handan, Yunus, Murat, Antalya'dan Aslıhan, İzmir'den Nuran ve Ankara'dan Figen kardeşlere de teşekkür borcumuz var...

Konya'dan Yüksel” diyemiyorum, bizimkisi misafir sanatçı pozisyonlarındaydı...

Şaka bir tarafa, Yüksel'e de teşekkür ederiz...

O da bizim kahrımızı çekti...

Hepsi TSYD'nin kıymetlileri...

Sağolsunlar...

7/24 çalıştılar...

Fedakarlardı...

Hakları ödenmez...

Tabiki İbrahim Okumamış'ı da unutmuyoruz...

Antalya TSYD Başkanı Okumamış'ın gayreti görülmeye değerdi...

Sağolsun...