Şu Bizim Amerikalılar

Nevzat Laleli

Nereye gidiyoruz yazı serisi


 

Ahmet İdiz kardeşim, Amerikalılar ile kurduğumuz dostluğun ve hatta “stratejik ortaklığın” tarihi süreç içerisinde durumunu incelemiş ve İnternetken bana da göndermiş.

Yakın tarihimizde onların bu ortaklığa ne kadar önem verdiklerini(!) olaylarla tespit etmiş. Ancak ben de bazı soruları ilave ettim. Onların ortak olarak hep dedikleri (çıkarları) olmuş, bize defaatle söz vermişler, yazılı taahhüt de bulunmuşlar ama biz hep kullanılan ve hep aşağılanan ülke olmuşuz.

Şu Amerikalılarla kurduğumuz dostluğun başımıza açtığı olayların bazılarını bir kere daha görelim ve eskileri bir kere hatırlayalım diye size de arz ediyorum.

“Ah şu bizim dost Amerikalılar...

KORE’DE BAŞLADIK TEMENNAYA

Kore’de ne için ve kimin için şehit verdik? Savaştık gazi olduk? Karşılığında ne aldık? Ölüp giden evlatlarımıza karşılık şimdi elimizde ne vardır?

Bize; siz Türkler bir yere girdiğiniz zaman (Kıbrıs'ı kastederek) çıkmıyorsunuz, diyen Amerika'nın Dünyada girmediği yer kaldı? Mesela kendisi Irak’ta bu güne kadar 1,5 milyon insanı öldürdükten sonra çıkmadığına göre acaba 2 milyon insan ölünce mi çıkacaktır?

Süleymaniye’de askerlerimizin “başımıza çuval geçiren” ABD’den başka bizim böyle candan(!) müttefikimiz var mıdır? Peki, Türk hükümet ve halkı olarak hiç kanımız donmadı mı? Niçin bu nasıl ortaklık diye feryat etmedik?

Bizi IMF’nin esiri eden Amerika, sizce ipleri eline alıp istediği gibi oynatmıyor mu?

PKK avına giden Mehmetçik bir bir şehit olurken, modernlik taslayan, hatta “seni istese tuvalette bile görüntüleyebilirim” diyen Amerika; nasıl oluyor PKK kamplarını göremiyor ve doğru istihbarat bilgileri veremiyor?

Niçin ülkemizdeki bulunan petrol yatakları apar topar beton dökülerek kapatılıyor? Aynı Amerikalılar bugün Batman’da kapatılmış bulunan petrol yatağımızın 30 metre yanında açtıkları kuyudan nasıl petrol çıkartabiliyor?

Dünyanın en zengin ve en büyük Bor madenlerine sahip olduğumuz halde niçin madenlerimiz çalıştırılmıyor?

TEKNOLOJİ NEREDESİN

ASELSAN’da çalışan ve uçaklarda “dost – düşman ayırımı yapan cihazlar üzerinde çalışan” mühendislerimizin birer birer arka arkaya ölmelerinde büyük gazetelerin yazdıkları gibi intihar mı yoksa suikast mı vardır? Amerikan uçaklarında ki “dost – düşman ayırımı cihazlarından” Türkiye düşman olarak görünüyor olmasın?

“Uçan tabut” adının da verildiği son olarak İsrail’de modernizasyonları yapılan F-16 uçaklarımız, neden birer birer düşmekte ve içindeki pilotlarımız şehit olmaktadır? Bu uçakların elektronik cihazları uzaktan kumandayla kilitleniyor olmasın sakın?

Kendi Ülkelerinde canlı canlı adam vuran, düne kadar yerlileri katleden Amerika ve AB neyse artık... Neden sana gelince “İnsan hakları” denilip idam kaldırtılıyor ve Öcalan yıllarca besletiliyor?

Hiç Amerika’yı yalnız başına savaşırken gördünüz mü? Bunun koalisyon ortaklarının kimler olduğuna hiç dikkat ediliyor mu?

Futbol maçlarına döner bıçaklarla giden bu ülkenin gençleri, birbirine bu kadar düşman olmasında dış güçlerin, Amerika veya yandaşlarının bir tesiri var mıdır?

YA PKK’YA DESTEKLER

Ülkemizde sayıları ve etkileri gittikçe artan (hükümetimizin yüz vermesi sebebiyle) misyonerler, sadece dini birer misyoner midirler yoksa her biri aynı zamanda birer ajan mıdırlar?

PKK'lıların elindeki silahların hep Amerikan silahlarının çıkması bir tesadüf müdür? Yoksa bizi avutanlar mı kimlerin payı vardır?

Türkiye'de dönen Sünni-Alevi, Türk-Kürt kargaşaları kimin işine yarıyor ve bu kargaşa kimin sayesinde tezgahlanıyor?

Saddam gibi bir işbirlikçiyi (Saddam Irak’a Amerikan silahlarıyla saldırmıştı) kim getirdi ve görevi bitince yine kim götürdü?

Kürtleri ayaklandıran (Türkiye’deki Kürt kardeşlerimizde dahil) onlara Kürdistan sözü veren kimdir. Irak işgalinden sonra Irak’ın kuzeyindeki 60. paralelin kuzeyi niçin Saddam’a yasaklanmış ve orada bir otorite boşluğu soğurulmuştu?

KÜRDİSTAN’I KURANLAR SEVİNMESİN

Kürdistan kurulsa bile ABD ve yandaşları onları rahat bırakılacaklar mı? Bundan nasıl emin olabiliyorlar? Yarın onlara da aynı oyunlar oynanmayacak mı?

Dünyada son zamanlarda yaşananlar ve saldırıya maruz kalanlar hep Müslüman ülkeler değil midir?

Eski ABD dış işleri bakanı Gondolize Rice’ın “Ortadoğu’da 22 ülkenin sınırlar değişecek” derken hangi ülkeleri kastetmiştir? Bunların içerisinde stratejik ortaklığını yapan Türkiye’de olabilir mi?

Çok soru sordum değil mi?... Kusura bakmayın. Eğer bu ve benzeri soruları incelemeyeceksek o zaman daha çok uyumaya devam edeceğiz demektir.

Nasıl olsa bütün soruların cevabını bilmeyenler de olabilir. Ama bilelim ki bunların cevabı aşağıda dört şıktan birisidir.

a) ABD b) ABD c) ABD d) her biri

Nasıl, siz bulabildiniz mi, doğru cevapları...”

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.