“Onu da Öyle Kabul Edelim” Demek Kolay

.

Bazı cümleler vardır, ilk duyduğunuzda sıradan gelir kulağa. Ne kadar da kabullenici, ne kadar da anlayışlı gibi görünür. Ama içinde öyle bir boşluk, öyle bir vazgeçmişlik taşır ki insanın içini kemirir. İşte onlardan biridir: “Onu da öyle kabul edelim.”

Bu cümleyi ne zaman duysam, bir şeylerden vazgeçilmiş hissine kapılırım. Sanki düzeltilmesi gereken bir yanlışa göz yumulmuş, sanki eksik bir davranışa sırf yorulduk diye onay verilmiş gibi. Oysa kabul etmekle kabullenmek arasında incecik ama derin bir çizgi vardır. Kabul etmek, anlayarak olur. Kabullenmek ise çoğu zaman çaresizlikle.

“Onu da öyle kabul edelim” demek, bazen bir insanı olduğu gibi sevmek anlamına gelir. Ne güzel. Fakat çoğu zaman bu cümle, “değişmeyecek nasılsa, uğraşmaya gerek yok” demektir. Bir çocuğun yanlış davranışı karşısında, bir arkadaşın kırıcı tavrında, toplumdaki adaletsizlikte bile bu cümleye sarılıyoruz. Çünkü itiraz etmek, konuşmak, değiştirmek emek ister. Ve çoğu zaman biz, sessizliği seçiyoruz.

Bu cümleyle büyüyen çocuklar, zamanla kendi hatalarını da başkalarınınkini de “öyle” kabul eder hale geliyor. Oysa “yanlışla yüzleşmek”, sevgiyle yapılan uyarılar, gelişimin ta kendisidir.

Belki de bu yüzden artık bazı cümleleri düşünerek kullanmalıyız. Her “öyle kabul edelim” dediğimizde, bir şeylerden vazgeçmiş oluyoruz. Belki doğruluktan, belki iyileşmekten, belki adaletten.

Bazen hayır demek gerekir. Bazen susmamak gerekir. Bazen de “Onu da öyle kabul etmeyelim” demek gerekir.

Çünkü her şey öylece kabul edilecek kadar sıradan değil.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Yazarlar Haberleri