Melek Tavus Dedi Ki

Hüzeyme Yeşim Koçak

 Devlet eliyle bir ilk daha gerçekleştiriliyor. Dinler Bahçesi’nden sonra, Mardin’de Yezidî Tapınağı açılıyor. Habere göre sırada, Zerdüşt mabedi de bulunuyormuş. PKK, “Yezidilik ve Zerdüştlüğü kullanarak, bölgede faaliyet yürütüyor” malûm.
Mabedin açılacağı Mardin Artuklu Üniversitesi’nde; Rektör Prof. Dr. Serdar Bedii Omay: “Mezopotamya dilleri ile ilgili bölümleri açmak için çalışıyoruz. Doğu dinlerinde, Hıristiyanlık, Zerdüştlük, Yezidilik ve diğer dinlerin bulunduğu bölümlere öğrenci alınması için çalışmalar devam ediyor” diyor. “Kilise ve diğer mabetler için din adamı görevlendirilmesine ilişkin de bir değerlendirme yapan Omay, “İhtiyaç olduğu takdirde Patriklikten üniversitemize bir papaz görevlendirmelerini isteyeceğiz. Bunu memnuniyetle üniversitemizde görevlendireceğiz.” diye konuşuyor ve Başbakan’ın projelerine destek verdiğinin de altını çiziyor.( 22 Ocak 2013 tarihli, Millî Gazete)
Anlaşılan Mardin,  bu “dinler çorbası, bulamaç” haliyle öne çıkacak.
“Açılsın ne olacak” denilebilir. Ki inancıyla ilgili gelişmelere karşı gönülsüz, gailesiz,  duyarsız, her çeşit kabule ve etkiye açık, düşünce fukarası, yersiz yurtsuz kişiliklerin, salt izleyicilerin çoğalması, bazılarını hiç de ilgilendirmiyor olabilir.
Bu lakaydî; savunma, imanın içselleşmesiyle rehberlik yapma, hakikî olarak inancını kılavuz edinme gibi, inanç-eylem ilişkisini zaafa uğratıyor. İslâm dışı inançlara karşı geniş müsamaha, son(uçta) sapkın inançları meşrulaştırma, normalleştirme işine yarıyor.
İslâmi idrak; bu kadar başıboş bırakılan, alabildiğine açık, müdafaasız, bâtılı da içine alıp saklayan ve hatta onaylayan bir anlayışı, alanı gerektirir mi. Her oluşuma kayıtsız, hatta kendi eliyle yerleştiren bir kisveye bürünebilir mi? Bir sınırı, hududu, kenarı yok mu? Çizgiden nerden çıkılır, “ana caddeden” nerden sapılır.
Muhalefet-Şeytan ilişkisinden filan söz ediliyordu da, böyle bir “öncülük, sözcülük” neye muhalefettir? Yarın satanistler “bize de yok mu” derlerse cevabımız nedir?
Böyledir bu işler. Bir gün mabetlerini yerleştirirsiniz, bir gün askerlerini, öbür gün halklarını.
Ve o kadar masum mudur? Bütün dinleri eşdeğer tutan uygulamaların, neticesine küçük bir örnek verelim.
Mesela Sosyolog Özgür Sarı’nın Konya Aydınlar Ocağı’nın tertiplediği Tarih Sohbetleri’ndeki tespitlerinden bazılarına değinelim:
“Türkiye’de biz zannederiz ki İslâm her tarafta çok güzel yayılıyor falan ama… Bir yandan da Türkiye’de Hıristiyanlık son sürat yayılıyor. 2000’den sonra Türkiye’de 30 bin kişi din değiştirerek Hıristiyanlığı seçti. Ve misyonerler artık her yerde. Konya’da da mesela Bosna Hersek’te 12 kilise evi bulunuyor.” ( 16 Kasım 2012 Merhaba)
Özgüven, cüretlerini ve hamle güçlerini, ellerini de güçlendiriyor. Kimin hâdimi olduğumuza, kimleri cesaretlendirdiğimize herhalde dikkat etmeliyiz.
Herkese,  her yöne öpücük verme siyasetinden de, çok geç olmadan vazgeçmeliyiz.

İLESAM 2012 ÖDÜLLERİ
İLESAM (İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği) 2012 Ödülleri de, Başkan Mehmet Nuri Parmaksız tarafından açıklandı. 5 Kategori’de 35 Ödül verilirken; Konya’dan iki değerli isim de ödül aldı.
İLESAM Şeref Ödülü; Prof. Dr. Saim SAKAOĞLU,
Prof. Dr. Müjgan CUNBUR ve
İsmail ÖZMEL
İLESAM Başarı Ödülü:
Prof. Dr. Yaşar BEDÜK,
Doç. Dr. Murat KACIROĞLU
Türk Dünyası İlim ve Edebiyatına Hizmet Ödülü:
Prof. Dr. Turan YAZGAN
TİKA (T.C. Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı)
ve TÜRKSOY (Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı)
Kültür ve Sanata Hizmet Ödülü: SAMSUN Büyükşehir Belediyesi
Türk Sporuna Hizmet Ödülü: Nazmiye MUSLU (Halter – Konya Meram Belediye Spor Kulübü)
Türk Ailesine Hizmet Ödülü: Fatma ŞAHİN (Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı)
Millî ve Manevî Değerlere Hizmet Ödülü: Millî Düşünce Merkezi (Sadi SOMUNCUOĞLU)
Hikâye: İmdat AVŞAR ( Soğuk Rüya)
Şiir: Şevki DİNÇAL (Mevlânâca)
Roman: İlhan AKIN (Ganjın Gözyaşları )
Tarih: Prof.Dr.Sadettin GÖMEÇ (Türk Cumhuriyetleri ve Topluluklar Tarihi)
Edebî Tenkit: Prof. Dr. Fatih KÖKSAL (Eski Türk Edebiyatında Tenkit ve Teori)
Çocuk Edebiyatı: Hatice GÜLENSOY    
Sinema: Yeşim SEZGİN Çanakkale 1915)
 Halk Kültürü: Prof. Dr. Özkul ÇOBANOĞLU

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.