Gazze’deki ablukayı kırmak amacıyla farklı ülkelerden yaklaşık 80 gemilik bir filo yola çıkmayı hedefliyordu. Ancak, aralarında Saadet Partisi Konya İl Başkanı Mehmet Demirel’in de bulunduğu bir grubun Gazze’ye gitmesine izin verilmedi. Demirel, “Göremediğimiz eller tarafından engellendik” dedi
Gazze’deki ablukayı kırmak amacıyla yola çıkması planlanan ve 50’ye yakın farklı ülkeden katılımcının yer aldığı Sumud filosunda, Türkiye’den de dört farklı siyasi partiden beş milletvekili bulunuyordu. Ancak geminin yola çıkmasına kısa bir süre kala, bilinmeyen nedenlerle aralarında milletvekillerinin de bulunduğu birçok katılımcının Gazze yolculuğu iptal edildi. Yolculuğu iptal edilen isimler arasında yer alan Saadet Partisi Konya İl Başkanı Mehmet Demirel, Merhaba Gazetesi’ne verdiği özel röportajda iki haftalık süreçte yaşadıklarını anlattı.
‘GERÇEKLEŞTİRİLEN SALDIRILAR YILDIRMA POLİTİKASIYDI’
Gazze’deki ablukayı kırmak için, Tunusta gerçekleşen tüm yıldırma çabalarına rağmen büyük bir heyecanla gemiye binmeyi ve Gazze’ye ulaşmayı beklediklerini ifade eden Mehmet Demirel, Tunus’ta yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Sumud filosu ile hareket etmek üzere önce İspanya’ya gitmeyi planlıyorduk. Ancak İspanya’daki eğitime yetişemeyeceğimiz söylendiği için Tunus’a gitmek durumunda kaldık. 31 Ağustos tarihinde Tunus’a ulaştık. 2 Eylül itibarıyla Tunus’ta eğitimler başladı. Beş günlük bir eğitime tabi tutulduk. Bu eğitimlerin içeriğinde psikoloji, ruhsal dayanıklılık ve İsrail’in olası uygulayabileceği senaryolar yer alıyordu; bu eğitimleri tamamlamış olduk. Daha sonra İspanya’dan gelen gemileri beklemeye başladık. Gemiler peyderpey Tunus Limanı’na yanaştı. Ancak gemiler yanaşır yanaşmaz Tunus’ta amiral gemisine, yani ana gemimize, bir drone ile alçakça bir saldırı gerçekleştirildi. Çok şükür, hayatını kaybeden ya da yaralanan olmadı. Aradan 24 saat geçmeden başka bir gemiye yine drone ile saldırı düzenlendi. Bu kez geminin motor bölümünde yangın çıktı. Neyse ki bu olayda da can kaybı ya da yaralanma yaşanmadı. Yaşanan bu durum, bizleri yıldırmaya ve vazgeçirmeye yönelik bir politikaydı. Ancak biz tüm bu engellemelere rağmen gemilere bineceğimiz günü umutla beklemeye devam ettik.”
‘GEMİLERE BİNMEK UMUDUYLA LİMANA GİTTİK’
Gemiye binecekleri sürenin her geçen gün uzadığını dile getiren Demirel, “Ne hikmetse görünmeyen bir el tarafından gemiye binmemiz engellendi” dedi. Gemiye binememelerinin şu an için çok önemli olmadığını vurgulayan Demirel, asıl amacın gemilerin ablukayı kırarak Gazze’ye ulaşması olduğunu ifade ederek sözlerini şu şekilde sonlandırdı: “Gemiye binecekler arasında farklı siyasi partilerden beş milletvekilimiz vardı. Bunların ikisi Saadet Partisi’nden, biri Gelecek Partisi’nden, biri HÜDA PAR’dan ve biri de Yeniden Refah Partisi’ndendi. Gemiye biniş süreci uzadı; yaklaşık 12 gün Tunus’ta kaldık. Her gün gemilere bineceğimiz umuduyla limana gittik. Ancak ne yazık ki binemedik. Daha sonra, adeta dışarıdan görünmeyen bir el tarafından gemiye binecek kişilere müdahale edildi. Milletvekillerimiz maalesef gemi listesinin dışında bırakıldı. Gemiye binecek kişi sayısı üçte bir oranında azaltıldı. Bazı gemilerin eski olması nedeniyle, yolda arıza çıkma ihtimaline karşı elenmiş olabileceğini düşündük. Ama biz oraya gidelim ya da gidemeyelim, bu çok da önemli değil. Burada asıl önemli olan, Gazze’deki ablukayı kırmak, kardeşlerimizle bir araya gelerek onların ihtiyaçlarını karşılayabilmek. Bu gemilerin amacı, insani bir misyonu yerine getirmek. İnşallah bu abluka kırılır ve gemiler Gazze’ye ulaşır. Tunus’tan kalkan gemiler, yaklaşık 12 gün içinde Gazze sınırlarına ulaşmış olacak. İtalya ve Yunanistan’dan kalkan gemilerle yolda birleşerek hep birlikte varacaklar. Bu filoda, 50’ye yakın farklı ülkeden, aralarında tanınmış isimlerin de bulunduğu birçok katılımcı yer alıyor. Biz de milletvekillerimizin o gemide olmasını çok arzu etmiştik. Olamadılar ama hepsinden Allah razı olsun.”