İnfluenza vatandaşların korkulu rüyası olmaya devam ediyor. Uzmanlar ise hastalık riskine karşı hijyen önemine dikkat çekiyorlar. Konya’daki hastanelerde aşırı bir yoğunluk oluşuyor. Özellikle akşam saatlerinde hastanelerin acil bölümlerindeki kalabalık artıyor. Gazetemize özel açıklamalarda bulunan Selçuklu 86 Nolu Aile Sağlığı Merkezi Aile Hekimi Ayşe Bulut ve Medova Hastanesi Dahiliye, Alerji ve İmmünoloji Uzmanı Dr. Ramazan Uçar, son dönemde artış gösteren şikayetlere ilişkin önemli detaylara dikkat çektiler.
HASTA BİREYLERLE YAKIN TEMASTAN KAÇININ
Hastalıktan korunmanın en etkili yolunun yıllık aşı olduğunu vurgulayan uzmanlar, özellikle risk altındaki aşıların ihmal edilmemesi gerektiğine dikkat çekiyorlar. İnfluenza önlenebilir bir hastalık olmasına rağmen grip aşısının yapılmaması ile beraber ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor. Selçuklu 86 Nolu Aile Sağlığı Merkezi Aile Hekimi Ayşe Bulut, hasta kişilerle yakın temastan kaçınılması gerektiğine vurgu yaptı. Bulut, “Düzenli el yıkama, öksürürken veya hapşırırken ağız ve burnu bir mendil veya dirsekle kapatma, hasta bireylerle yakın temastan kaçınma gibi hijyen önlemleri de bulaşmayı önlemede önemli rol oynar. Kalabalık ve kapalı ortamlarda maske kullanımı da bulaşma riskini azaltabilir. Bağışıklık sistemini desteklemek için sağlıklı beslenme, düzenli uyku ve stres yönetimi gibi yaşam tarzı önlemleri de gripten yani influenzadan korunmaya yardımcı olur. Bu önlemler özellikle çocuklar, yaşlılar gibi yüksek risk grupları için hayati öneme sahiptir” dedi.
MEVSİMSEL AŞI YAPTIRILMALI
İnfluenzanın halk arasında grip olarak bilinen ve influenza virüsünün neden olduğu bir solunum yolu enfeksiyonu olduğuna değinen Bulut, “Sonbahar ve kış aylarında sıkça görülür. Öksürme, hapşırma veya yakın temas yoluyla kolayca bulaşır. Tedavide istirahat bol sıvı tüketimi ve doktorun uygun gördüğü durumlarda antiviral ilaçlar kullanılabilir. Özellikle yaşlılar, kronik hastalığı olanlar, çocuklar ve hamileler gibi risk gruplarında ciddi sorunlara yol açabilir. Korunmada düzenli el yıkama, hijyen kurallarına dikkat etme ve mevsimsel aşı yaptırma önem taşır” ifadelerini kullandı.
ANTİBİYOTİKLER ETKİLİ DEĞİL
“İnfluenza tanısı hastanın klinik belirtilerinin değerlendirilmesi ve gerektiğinde virüsün varlığını doğrulamak için özel testlerin yapılması gerekir” diyen Ayşe Bulut, “Ani başlayan ateş, öksürük, boğaz ağrısı, kas ağrıları ve yorgunluk gibi yaygın belirtiler diğer solunum yolu hastalıkları ile benzerlik gösterebileceği için özellikle salgın dışı dönemlerde laboratuvar testleri doğru tanı için gereklidir. influenza tedavisinde antibiyotikler etkili değildir ve yalnızca bakteriyel enfeksiyon geliştiğinde kullanılmalıdır” şeklinde konuştu.
5 İLE 7 GÜNLÜK SÜREÇ
İnfluenza belirtilerinin kişide ani başlayan ateş, öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, kas ağrıları, baş ağrısı, titreme ve yorgunluk olduğuna dikkati çeken Bulut, “Bazı influenza vakalarında kusma ve ishal de ortaya çıkabilir ancak kusma ve ishal daha çok çocuklarda görülen belirtiler arasındadır. İnfluenza genellikle 5 ila 7 gün sürer ancak bazı durumlarda belirtiler iki haftaya kadar uzayabilir. İlk 2-3 gün genellikle en şiddetli semptomlarla geçerken ardından belirtiler yavaş yavaş hafifler ancak yorgunluk ve halsizlik hissi devam edebilir” dedi.
VAKİT KAYBETMEDEN HASTANEYE GİDİN
Hastalık süreci boyunca evde kalmanın ve dinlenmenin iyileşme sürecini desteklediğini ifade eden Ayşe Bulut, “Aynı zamanda başkalarına grip bulaştırmamak adına gerekli olmadıkça evden çıkmamak idealdir. Evde ateşi düşürmek için ılık duş alınıyor ve buna rağmen ateş düşmüyorsa özellikle 39-40 derece üzerine çıktıysa, ateşe titreme eşlik ediyorsa vakit kaybetmeden hastaneye gitmeniz gerekir” diye konuştu.
‘PAÇAVRA HASTALIĞI’ DENİLİYORMUŞ!
Medova Hastanesi Dahiliye, Alerji ve İmmünoloji Uzmanı Dr. Ramazan Uçar da, “Yüksek ateş, yaygın vücut ağrısı, kas ve eklem ağrısı ile başvuran hasta sayısı artış gösteriyor. Hastaların önemli bir kısmında ailesinde ya da çevresinde benzer şikayetleri olan birileri olduğunu öğreniyoruz. Belli ki kolay bulaşan bir mikrop ortalıkta dolaşıyor. Bize başvuran hastalara test (burun sürüntüsü) yaptığımızda çoğunlukla influenza tespit ediyoruz. Bu hastalığın kuluçka süresi ortalama 2 ila 5 gün. Bu hastalığa eskiden ‘paçavra hastalığı’ denilirdi. Hastalar ise genellikle bu durumu ‘dayak yemiş gibiyim’ şeklinde tarif ederler” dedi. İnfluenzanın alt tipleri olduğunu belirten Dr. Uçar, “Bu belirtiler influenzanın bir alt tipi olan domuz gribine benziyor. Aslında bu durum yıllardır eylül-ekim aylarında yapıla gelen grip aşısıyla çok büyük oranda engellenebilir ve önlenebilir bir hastalık. Kimler aşı olmalı; yaşamın uçları olan yani en kırılgan olan kısım, çocuklar, kronik hastalığı olanlar, yaşlılar ve risk grubunda olanlar” ifadelerini kullandı.
MASKE, MESAFE, HİJYEN
Vatandaşların dikkat etmesi gereken hususlara değinen Dr. Uçar, “İnfluenza tanısı konan veya şikâyetleri uyumlu olan hastalar, hastalığı etrafa bulaştırmamak için gayret göstermeli. Özellikle, ‘yaşam uçları’ dediğimiz bireylerle temasımızı azaltmalı, hastaneye gideceksek mutlaka maskemizi takmalıyız. Öksürük veya hapşırma sırasında ağzımızı çok iyi kapatmak lazım. Kalabalık bir ortama (AVM, hastane vb.) giriyorsak maskemizi muhakkak takmalıyız ve el hijyenine dikkat etmeliyiz. Kış aylarında kapalı ortamlarda daha çok vakit geçiriyoruz. Bu tarz yerlerin havalandırmasına dikkat etmeliyiz” şeklinde konuştu.