Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 2026 yılı Bütçesi görüşmelerinde konuştu.
Mill teknoloji çalışmalarını gündeme getiren Kalaycı, "İHA ve SİHA teknolojisinde dünyada ilk 3'teyiz. Küresel İHA pazarının yüzde 68’ini Türkiye'nin markaları elinde bulundurmaktadır. Havacılık ve savunma sanayi ihracatında dünyanın 11. ülkesi konumundayız. Millî otomobilimizi, milli banliyö tren, elektrikli tren ve hızlı tren seti ile milli elektrikli anahat lokomotifimizi ürettik. Yerli ve milli yer gözlem uydumuz İMECE’yi ve haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6A’yı uzaya fırlattık. Türkiye kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülkeden biri konumuna yükselmiştir. Milli Uzay Programı kapsamında Ay’a ulaşması planlanan uzay aracının tasarım-analiz çalışmaları, mühendislik ve uçuş modeli üretim ve testleri devam etmektedir
Türkiye, millî enerji atılımıyla yenilenebilir enerji üretiminde Avrupa'da 5'inci dünyada 11'inci sıraya çıkmıştır. Ekipman üretimi olarak güneş panellerinde yüzde 91, rüzgâr türbinlerinde ise yüzde 65 yerli üretim kabiliyeti kazanılmıştır" dedi.
Kalaycı şunları söyledi: "İmalat sanayi istihdamı 2025 yılı ilk yarısında yüzde 1,8 azalmış, özellikle de tekstil, giyim, deri başta olmak üzere emek yoğun sektörlerde çalışan sayısının azaldığı görülmektedir.
İmalat sanayi üretiminde de alt sektörler itibariyle özellikle tekstilde yüzde 3,7, giyimde 5,9, deride yüzde 3, makinede yüzde 5,9 azalma görülmektedir. İmalat sanayiinin emek yoğun sektörlerinde iş gücünün korunması amacıyla KOSGEB destek programı yürütülmektedir. Meclis Genel Kurulunda görüşülecek olan kanun teklifinde bu amaçla KOSGEB’e ek kaynak sağlayan bir düzenleme yer almaktadır.
Bununla birlikte emek yoğun sektörlere yönelik yapısal önlemler almamız gerekmektedir. MHP olarak; sanayide yapısal dönüşümün hızla sağlanmasını, teknolojik dışa bağımlılığın azaltılmasını, yerel kaynakları harekete geçiren, nitelikli iş gücü istihdam eden, dijital çağa uyum sağlayan ve nihayet uluslararası rekabet gücüne sahip bir sanayi oluşturulmasını lider ülke Türkiye hedefine ulaşılması bakımından oldukça önemli görüyoruz."
Teşvik sisteminde ikinci bölgede yer alan Konya'nın merkez dışındaki Ereğli, Akşehir, Beyşehir, Seydişehir, Ilgın, Kulu, Cihanbeyli ve Karapınar ilçelerinin alt bölge teşvikinden yararlanamadığını dile getiren Kalaycı, "Hâlbuki bu ilçelerimizin gelişme potansiyeli yüksektir. Dolayısıyla bu uygulama söz konusu ilçelerimize bir fayda sağlamayacak, daha küçük illerle aralarında eşitsizlik oluşturacaktır. Bu itibarla, gelişme potansiyeli yüksek olan ilçeler için de yatırım konuları belirlenmesi yerel kalkınma açısından daha yararlı olacaktır. Konya'nın diğer 20 ilçesinde ise belirli yatırımlar bir alt bölge yani üçüncü bölge, bunların OSB'lerinde yapılanlar ise iki alt bölge yani dördüncü bölge teşvikinden yararlanabilmektedir. İlçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması'na göre söz konusu ilçelerimizden Çumra ve Sarayönü dördüncü kademe; Hüyük, Kadınhanı, Çeltik, Yunak, Bozkır, Doğanhisar, Derebucak, Güneysınır, Altınekin, Akören, Hadim, Yalıhüyük, Tuzlukçu, Taşkent, Emirgazi ve Halkapınar beşinci kademe; Ahırlı ve Derbent ise altıncı kademede yer almaktadır. 18 ilçemizin OSB'si de olmadığından iki alt bölge teşviklerinden yararlanamamaktadır. Dolayısıyla 3. Bölge teşviklerinden yararlanabilen bu ilçelerimiz acaba beşinci ve altıncı bölgede yer alan il ve ilçelerden çok mu gelişmiş durumdalar? Olmadığı açıktır. Bu ilçelerimize potansiyeli olan alanlarda dahi yatırım gelmemekte ve sürekli göç vermektedir. Yerel kalkınmayı sağlamak; köy, belde ve ilçelerdeki potansiyeli değerlendirmek, şehre göçü tersine çevirmek için ilçe bazlı teşvik sisteminin geliştirilmesi gerekmektedir" ifadelerini kullandı.