Konyalı sanayici fabrikanın bahçesine 25 TIR kum getirdi! Yaz boyunca 15 ton sebze ve meyve üretti

Konyalı Sanayici Ömer Şen'in bahçesindeki bir zararlı otla mücadelesi ile başlayan üretim süreci başarı ile sonuçlandı. Beyşehir'den 25 TIR bims kumu getiren Şen, oluşturduğu alanda rekor verimlilik ile üretim yapıyor

ASC Hidrolik Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Şen, fabrika bahçesinde sebze yetiştirmeye çalışırken 'bataklık otu” olarak bilinen otun sebzelere zarar vermesi ile bu otla mücadeleye başladı.

VERİMLİ BİR ÜRETİM ORTAMI HAZIRLADI

Fabrika bahçesinde bir alanda üretim yapmaya niyetlenen Şen, yaptığı araştırmalar ile verimli bir üretim ortamı hazırladı. Bims kumu olarak bilinen malzemenin bitki gelişimi için uygun olduğunu öğrendikten sonra harekete geçtiklerini söyledi. Bu malzemeyi Beyşehir Doğanbey'den temin ettiklerini ifade eden Şen, “Numune kum alarak incelettik, denedik. Doğanbey'den 25 TIR bims kumu olarak bilinen kum, 13 TIR da şehir içinden humuslu toprak ve hayvan gübresi ilave ederek, beton bir zeminin üzerine 1 metre yüksekliğinde bir zemin oluşturduk. Bims kumu sıkışmayan bir kum. Bu yüzden kök rahat gelişiyor. İkinci olarak toprak karışımı bitkinin gövdesini sıkmıyor. Dolayısıyla bitkinin gelişimi daha rahat oluyor. Kumun sıkışmayan yapısı ayrıca bitkinin kökünün oksijeni almasını sağlıyor” dedi.

15 TONA YAKIN ÜRÜN ELDE EDİLDİ

Bin metrekarelik bir alanda ekim gerçekleştirdiklerini ifade eden Şen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biber, domates, salatalık, patlıcan ve balkabağı ektik. Kalsiyum, fosfat eksikliği varsa bu eksiklikleri giderecek takviye yaptık. Hatta çapa da yapmadık. Gübrelerle de destekledik. Kendiliğinden 3-4 tane kavun çıktı. Kavunların bazıları 10-12 kilogramı geçiyor. Domates 1 kökten yaklaşık 25 kilogram ürün aldık. Müthiş bir bereket oldu. Aşağı yukarı 50 yıldır, domates, biber sebze ile haşır neşir oldum, ömrümde böyle bereketi görmedim, böyle verimli, neşeli bir üretim yapmadım. Bin metrekarelik alanda 10-15 ton arası ürün meydana geldi. Yaptığım araştırmalara göre eğer bir de sera yapılabilirse metrekareden 55 kilogram ile 70 kilogram ürün alınabilir deniliyor. Seneye ektiğim alanı biraz daha büyütmeye düşünüyorum.”

‘BİTKİ İLE KONUŞMAK LAZIM’

Toprağın, ürünün ihtiyaçlarına göre çalışma yapılması gerektiğini belirten Şen, şöyle konuştu: “pH değeri, toprağın elektriksel akımı gibi etkenler var. İnsanın nasıl ihtiyaçları varsa domatesin de ihtiyaçları var. İnsanda bir vitamin eksik olduğu zaman yorgunluk, halsizlik, hastalıklar çıkıyor. Bitki de böyle. Çeşitli elementleri vaktine alamazsa o da hastalanıyor. Bir çiftçi ile domatesi ekim yapan kişi ile domates arasında doğrudan bir ilişki var. O dilsiz haliyle meramını anlatacak, sen de onun dilinden anlayıp ihtiyaçlarını gidereceksin. O da ihtiyaçlarını giderince sana teşekkür mahiyetinde ürün verecek. Herkes sudan kaçınıyor fakat su önemli. Biz günde bir sefer değil iki sefer sulama yapıyoruz. Farklı ziraatçı arkadaşlar ile de görüşüyoruz. Onların ortak kanaati; günde 4 kere sularsan daha mükemmel sonuca ulaşırsın diyorlar. Önümüzdeki senelerde onu uygulamaya çalışacağım. İnsan misali gün içinde pek çok kez su içme ihtiyacı duyuyoruz, bitki de öyle.”

‘BELEDİYELER 10 LİRAYA DOMATES SATABİLİR’

2019'dan beri bir gıda terörü yaşandığının altını çizen Ömer Şen, konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Gıda fiyatları çok pahalı. Bizim buradaki asıl amacımız ticari değil. Ama yerel yönetimlerin de böyle bir misyon üstlenmesini arzu ediyorum. 500 bin metrekarelik bir alanda bir belediyemiz domates ekse, bir belediyemiz biber, bir belediyemiz de patlıcan ekse veya karma ekseler ciddi bir üretim olur. Metrekareden 40 kilogram ürün bile alsalar, 500 bin metrekarede 20 milyon kilogram domates çıkar. Peki Konya'nın nüfusu ne? 2 milyon. Adam başı 10 kilogram domates üretimi demek bu. Çalışan vesaire tüm giderleri için üzerine yüzde 20 kar koysun, inanın şu an piyasada domatesin kilosu 10-12 lirayı geçmez. Güzelce beşer kiloluk paketlenip satış yerlerinde halka sunulabilir. Beş kilosu 50 TL. Hem ucuz, hem de çok kaliteli ürünler bu şekilde halka sunulabilir. Hollanda Konya'dan küçükmüş, şu kadar üretmiş diye konuşuyoruz. Bunlar doğru, Allah çalışana veriyor. Biz de çalışalım, üretelim. Ben bunun olabilirliğini küçük bir alanda deneyerek gördüm. Bu yaptığım ilk bir şey değil, Antalya, Eskişehir'de yapılıyor. Sivas'ta termal su ile yapılıyor. Termal suyumuz var ama velev ki yok diyelim güneş enerjisi kullanılarak sürdürülebilir seralar ile üretim yapabiliriz. Mühendislerimiz var, insan kaynağımız var. Bilgiye ulaşmak çok kolay. Yapay zekayı da kullanabiliriz. İlmi eyleme dönüştürecek yapıya ihtiyacımız var.”

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (8)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Konya Haberleri