Konyalıların bilmediği birçok kan hastalığı bulunuyor. Bu hastalıklardan biri de Talasemi (Akdeniz anamisi) oluyor. Hastalığın ne olduğunu, kimleri etkilediğini, tedavi yöntemlerinin ne olduğunu Mevlâna Talasemi Hastaları ve Aileleri Yardımlaşma Derneği Başkanı Mustafa Dolu anlattı. Dolu, konu ile ilgili gazetemize özel açıklamalarda bulunarak, “Biz, kan alamazsak yaşayamayız. Bunu da ancak Kızılay’dan temin edebiliyoruz” dedi.
'3 HAFTADA BİR KAN ALMAK ZORUNDAYIZ'
Talaseminin, taşıyıcı anne ve babadan çocuklara geçen kalıtsal bir kan hastalığı olduğunu ifade eden Başkan Dolu, taşıyıcı bir anne ve babanın evlenmeleri durumunda, her gebelikte çocuğun hasta doğma ihtimalinin yüzde 25 olduğunu dile getirdi. Talasemi hastalarının genetik bozukluk sebebiyle vücutlarında kan üretimi olmadığını, tedavinin kan nakli ile mümkün olduğunu söyleyen Mevlâna Talasemi Hastaları ve Aileleri Yardımlaşma Derneği Başkanı Mustafa Dolu, “Bu nedenle kan bağışı bizim için büyük önem taşıyor. Çünkü parayla satın alamadığımız ve yalnızca gönüllü bağışçılar aracılığıyla temin edilen kan, bizler için hayati önem taşıyor. Son zamanlarda Kızılay’a yönelik olumsuz eleştiriler bizleri en çok etkileyen durumlardan biri oldu. Çünkü bizler 3 haftada bir düzenli olarak kan almak zorundayız. Bizlere kan takviyesi yapılmazsa yaşayamayız. Sık bir şekilde kan nakli yapılması nedeniyle vücudumuzda aşırı şekilde demir birikiyor. Demir birikimini engellemek ya da vücuttan atmak için ömür boyu demir atıcı ilaçlar kullanmamız gerekiyor. Bir talasemi hastasının tedavisinde düzenli kan bağışı, kan nakli çok önemli. Bizim hastalarımızın sürekli takip altında olması, tedaviyi bu şekilde sürdürmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
TANI 6 AYLIKKEN KONULUYOR!
Bu hastalığın tedavisinin ömür boyu sürdüğüne dikkat çeken Dolu, daha sonra şunları kaydetti: “Hastalığa genellikle 6 aylıkken tanı konuluyor. Tedavi, ömür boyu kan nakliyle devam ediyor. Bu hastalıktan tamamen kurtulmak söz konusu değil. Kemik iliği yani kök hücre nakliyle tedavi imkânı da bulunuyor. İlik bağışçısı sayısının az olması nedeniyle bu konuda bazı sıkıntılar yaşanıyor.”
EVLİLİK AŞAMASINDA DEĞİL ERKEN YAŞTA BİLİNÇLENME ŞART!
Konya’da 40 bin kişinin talasemi taşıyıcısı olduğunu ve bunun farkında olmadıklarını belirten Mevlâna Talasemi Hastaları ve Aileleri Yardımlaşma Derneği Başkanı Mustafa Dolu, sözlerini şu ifadelerle noktaladı: “Talasemi için tarama testleri yapılıyor. Talasemiyi önleme programı kapsamında çeşitli çalışmalar yapılıyor. Çiftlere talasemi konusunda evlilik aşamasına gelip başvuruda bulunduktan sonra yeterli bilgilendirme yapılamıyor.
Oysa bu hastalık konusunda bilinçlendirme çok daha erken yaşlarda yapılmalı. Çocukluk ya da gençlik döneminde yapılmalı ki hem kan bağışı konusunda farkındalık oluşsun hem de talasemi hastalığına karşı önleyici bir yaklaşım geliştirilebilsin. Kişi, taşıyıcı olduğunu bilse belki de buna göre eş seçiminde daha dikkatli davranır. Bu nedenle erken tanının yanı sıra, eğitim de büyük önem taşıyor.” Başkan Dolu, Türkiye’de ise 1 milyon 400 bin talasemi taşıyıcısının bulunduğunu aktardı.