KONYA VİRÜSÜ YENEMİYOR

Rumeysa Zügül

Her yeni gün Konya adına umudumuzu tazeliyoruz ama Konya koronavirüs vaka sayısındaki artış yarışında zirveyi zorluyor. Günlerdir bu konuyu; hem Kanal 42 Ana Haber Bülteninde “günün sorusu” olarak gündemde tutmaya çalışıyorum, hem de her alanda çözüm noktalarına yoğunlaşıyorum.

Ne yapsak olmuyor sanki. Konya’yı tutamıyoruz, Konya’yı kaybediyoruz. Akıl ve mantık çerçevesinde çözüm bulmamız gereken sorunu çözemiyoruz. Çakıldık kaldık bir noktaya, bataklıktan çıkamıyoruz.

****

Konyalı laf dinlemiyor, maske takmıyor, sosyal mesafeyi umursamıyor, el hijyenine dikkat etmiyor olabilir. Yöneticiler yeterince denetim yapmıyor, maske kontrolleri göstermelik gerçekleştiriliyor, sosyal mesafenin uygulanması için başta toplu taşıma araçlarında düzenlemeler yapılmıyor, halkın kolayca ulaşacağı alanlara el dezenfektanları koyulmuyor olabilir.

****

Şunu kabul edelim:

Konya’nın bu noktada olmasında herkesin hatası var.

Masum değiliz, hiçbirimiz…

****

Eğer ki, Konya’da toplum sağlığı umurumuzda olmayacaksa; hadi hepimiz salalım gitsin. Şu sıcakta, maske takacağız diye yırtmayalım kendimizi. Sokakta, parkta, meydanlarda, otobüste, dolmuşta, tramvayda yan yana, dip dibe olalım. Akşamları eve girince ailemize sarılalım, komşularla pikniğe gidelim.

Salacaksak, koyvereceksek ipin ucunu, “amaaaann nolacak sanki yaaa” diye bırakalım her türlü tedbiri, çiğneyelim tüm kuralları.

“Rumeysa ne diyorsun, ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu?” diyorsunuz değil mi?

Farkındayım, yukarda yazdıklarım ile saçmalıyorum, doğru örnek olmuyorum, hatta linç yiyecek gibiyim.

Peki, bu kurallara hiç uymayanları ne yapalım?

Nolacak yaaaa” rahatlığında olanları ne yapalım?

Toplu taşımada sosyal mesafe imkanını sağlayamayanları,

Dolmuşa 25 kişi yolcu alan şoförleri,

Maske denetimlerinde zayıf kalan yetkilileri,

El hijyeni için iş yeri kapısına dezenfektan koymayan işletmecileri.. vs.

ne yapalım?

*****

Kim doğru örnek olmuyor?

Kim sorumluluklarının farkında?

Kim görevini tam yapmıyor?

Kim suçlu?

****

Konya vaka sayısındaki artış rakamlarında zirveye oynuyorsa, hepimiz suçluyuz.

Kimse kendini kayırmasın, ben her şeyi yapıyorum demesin.

Yapmıyoruz, takmıyoruz, rahat davranıyoruz,

“Saldık çayıra, Mevlam kayıra”

Şu tavrımız Konya’ya hiç yakışmıyor, ders alasımız da yok. Hepimizin sağlığı tehlikede!
17 Ağustos depreminden sonra günlerce duyduğumuz bir cümle vardı. Birçok kişi enkaz altına doğru sesleniyordu:

Sesimi duyan var mı?”

Şimdi, Koronavirüsün vızır vızır bulaştığı Konya’da, Koronavirüsün kol gezdiği bu şehirde, gözle göremediğim virüsten kaçmaya, saklanmaya çalışırken; korku ile çığlık çığlığa ben bağırıyorum Konya’daki herkese:

SESİMİ DUYAN VAR MI?”

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (10)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.