Kıyam Et

Oğuzhan Kara

Bizleri yoktan var eyleyen, yarattığı varlıklar içerisinde bize ruh verip bizi canlı eyleyen, yarattığı canlılar içerisinde bize akıl verip bizi insan eyleyen, yarattığı insanlar içerisinde bize iman nimetini verip bizi Müslüman eyleyen, o Müslümanlar içerisinden bize namazı sevdirip, bizi, namazla dirilenlerden eyleyen Rabbimize hamdolsun. Kıyamete kadar gelecek bütün insanlığa rehber olarak gönderilen liderimiz, önderimiz, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’e (s.a.v.) salat ve selam olsun.

Hadesten taharetle manevi kirlerden, necasetten taharetle maddi kirlerden arınarak, setrul avretle edebimizi takınarak, günde en az beş defa, kalıbımızla Kabe cihetine yönelerek, kalbimizle de Alemlerin Rabbi olan Allah‘ın rızasına nail olmak için namazımı kılmaya diyerek hazırlık şartlarını yerine getirdiğimiz namazımızın rükünlerindeki manayı bulma derdindeyiz.

Allah-u Ekber diyerek ellerimizi bağlayıp huzura durduğumuz namazımızın bir diğer farzı da kıyamdır. Kıyam, sözlükte “doğrulmak, ayakta durmak, yönelmek, ölümden sonra yeniden dirilip ayağa kalkmak, bir işe girişmek, karşı gelmek” manalarına gelir. Fıkhi terim olarak kıyam; namazda iftitah tekbirinde ve her rekatta Kerim Kitabımızdan okunması gereken asgari miktarı okuma süresince ayakta durmayı ifade eder. Bu ayakta duruş, şekil olarak namazı oluşturan fiillerden biri olduğu için namazın rükünleri arasında yer alır.

Farz ve vacip namazlarda ve Hanefi mezhebinde benimsenen görüşe göre sabah namazının sünnetinde kıyam bir rükündür. Gücü yeten kişi bu rüknü (kıyamı) yerine getirmeden, mesela oturarak farz veya vacip bir namaz kılarsa namazı geçerli olmaz. Yine bir kimse, çekiliverse düşeceği bir tarzda, duvara veya bastona yaslanarak namaz kılacak olursa, namazı geçersiz olur.

Hasta veya ayakta durmaya gücü yetmeyen kişiden kıyam vecibesi düşer. (Namaz vecibesi düşmez.) Bu kişi oturmaya güç yetirebiliyorsa, namazını oturarak kılar. Bu durumdaki oturma, o kişi için hükmen kıyam yerine geçer. Oturmaya da gücü yetmeyen kimse nasıl kılabiliyorsa öyle, uzanarak veya ima ederek namazını kılar.

Onlar ayaktayken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah’ı anarlar. Göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde düşünürler. “Rabbimiz! Bunu boş yere yaratmadın, seni eksikliklerden uzak tutarız. Bizi ateş azabından koru” derler. ( Al-i İmran Suresi 191)

* * *

Kerim Kitabımızın “Geceleyin secde ederek ve ayakta durarak boyun büken, ahiretten çekinen, Rabbinin rahmetini dileyen kimse, inkar eden kimse gibi olur mu? De ki: "Bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Doğrusu ancak akıl sahipleri öğüt alırlar.”( Zümer Suresi 9) uyarısından haberdar olan Müslüman; kıyam et.

Müslüman;

Yaratan, yaşatan, yöneten, yalnız kendisine kulluk yapılan, kendisine ibadet edilip kendisinden yardım istenilen Allah (c.c.) rızası için kıyam et. Minarelerden yükselen çağrıya icabet et; kıyam et.

Seni faydasız ve boş şeylerle meşgul eden nefsinin kötü telkinlerine kıyam et. Haber bültenlerinin, yazılı medyanın ve sosyal medyanın kültürümüze ait olmayan ahlaksız yayınlarına kıyam et. Üzerine kumar oynanan oyunların, filmlerin, dizilerin ve reklamların ifsadına karşı kıyam et.

Kıyamet gününde hesabının kolay olması için kıyam et. Atalet haline kıyam et; hayırlı bir iş yap. Bir kıyam bekleyen Ümmeti Muhammed için geceni gündüzüne katıp kıyam et. Bütün insanlığın kurtuluşu için kıyam et.

* * *

Namazlara ve orta namaza devam edin; gönülden boyun eğerek Allah için namaza durun.” ( Bakara Suresi 238) ilahi emrine canıgönülden uyarak, hayatının sonuna kadar namazdaki kıyamının şuurunda olan, mazlumun yanında, zalimin karşısında olanlara ne mutlu. Allah’a emanet olunuz.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.