28 Şubat Post Modern Darbe'si olarak da adlandırılan askeri darbe ile birlikte binlerce kişi işinden edilirken, yüzlerce kişi de haksız yere mahkum edildi. O dönemde ekonomik manada en çok mağdur olan illerden bir tanesi de Konya. Darbe olduğu zaman Seydişehir Eti Alimünyum şirketinde güvenlik görevlileri için açılan sınavı kazanmalarına rağmen, 'Refah'ın militanları' diyerek 7 kişi de işe alınmadı. 7 kişiden biri olan Bünyamin Nas, kendilerine verilen keyfi siyasi karar nedeni ile dünyalarının alt üst olduğunu söyledi. Nas, “Refah-Yol Hükümeti zamanında Eti Alimünyum Tesisleri için güvenlik görevlisi alımı için sınav yapıldı. Bizler o sınavı kazandık. Ama hükümet devrilince yerine gelen hükümet bu kazandığımız sınavı iptal etti. Bizleri Refah'ın militanları diyerek işe almadılar. Bizler haklarımızı almak için hukuki işlemleri başlattık. Ama bize kurumun müdürü bile boşuna uğraşmamamızı bu konuda siyasi baskının olduğunu söyledi. Hukuki süreçler ile 2 senemiz gitti. Davayı Danıştay'a taşıdığımız zaman dosyamıza bakan daire başkanı bile bunun keyfi bir siyasi karar olduğunu, tek suçumuzun sınava girmek olduğunu ve kendilerine de bu konuda siyasi baskı olduğunu ve üzülerek bu kararları verdiklerini bizlere söyledi. Daha sonra Yürütme durduruldu. Bizler de Başbakanlık açıktan atama ile işe başladık. Ama sınavı kazandığımız yere göndermediler. Bizi bir nevi sürgün olarak Elazığ'a gönderdiler. Oraya da birçok arkadaşımız gelmedi. Ben orada 4 yıl çalıştım” dedi.
4 YIL SONRA İŞTEN TEKRAR ÇIKARILDI
Girdiği işten tekrar çıkarıldığını da aktaran Nas, konuşmasını şöyle sürdürdü: “4 yıl çalıştıktan sonra, 2002 yılında bizi tekrar işten çıkardılar. Biz AK Parti Hükümeti'nden kendi milletvekillerimizin yanına gittik ama bize hiçbir yardım yapmadılar. Şu anda PKK'yı dışarıya çıkarıyorlar, onlara gereken desteği her zaman veriyorlar. Bizler ise bu ülkenin evlatları olduğumuz halde bizim maduriyetimiz giderilmedi. Bizler de 2 ay önce 28 Şubat savcısına dilekçe gönderdik ve dilekçemiz kabul edildi. Şu anda soruşturma devam ediyor.” Nas, konuşmasının sonunda, kendilerinin bu süre zarfı içerisinde diğer arkadaşları ile birlikte psikolojilerinin bozulduğu için psikolojik destek aldıklarını, maddi yönden de büyük zorluklar çektiklerini ifade etti.
DARBE ANADOLU İNSANINA YAPILDI
28 Şubat Postmodern Darbesi'nin hukuki boyutları ile ülkeye kaybettirdikleri konusunda görüşünü aldığımız Heryerde Adalet Platformu Başkanı Avukat Özkan Öztürk de, 28 Şubat Darbesi'nin Türkiye'nin bu zamana kadar geçirdiği en ağır darbe olduğunu söyledi. Bu darbenin Anadolu halkına yapıldığını söyleyen Öztürk, “Diğer darbeler toplumun tüm kesimine yapılmışken, bu darbe Anadolu kesimine karşı yapılmıştır. Bu darbe ile Anadolu'nun inançlı insanları tarih sahnesinden yok etmek istenilmiştir. Bunun yanında bu darbe Refah-Yol Hükümeti'nin kurduğu havuz sistemine karşı da yapılan bir darbedir. Çünkü bu sistem ile rantçıların önüne geçildi ve bu da bazı kesimlerin işine gelmedi. Kurulan D-8 de, ABD ve Avrupa ülkelerinin işine gelmediği için bu iktidarın al aşağı edilmesi gerekiyordu ve bunu yaptılar” dedi. Darbe'nin başarıya ulaştığını da söyleyen Avukat Özkan Öztürk, “Amaç Türkiye üzerinden bölgeye ve Ortadoğu'ya hakim olma projesi idi. Ülkemizdeki sosyal yapıya baktığımız zaman Anadolu insanını değerlerinden ve geçmişinden uzaklaşıtrmaktı, bu da başarı ile gerçekleştirildi. Kürt, Türk, Alevi ve Sünni ayrımcılığı gibi bir takım ayrımcılık işleri, 28 Şubat ile insanlara ayrıştırma ve ötekileştirme politakaları yapıldı ve bu da başarıya ulaştı. Aile yapısı tamamen bitti, günü birlik ilişkiler özendirilerek gayri ahlaki bir yapı oluşturuldu ve bu da darbenin amacına ulaştığını gösteriyor” diye konuştu.
ARTIK HAREKETE GEÇME ZAMANI
28 Şubat Darbesi sonrasında mahkum edilenlerine karşı da yapılması gerekenlerin olduğunu aktaran Öztürk, “O dönemdeki davalara ilişkin yüksek mahkeme Genel Kurmay'ın verdiği brifinglere katılarak, onları ayakta alkışlayan mahkeme üyelerinin vermiş olduğu kararlardır. Bu kararlar hakka ve hakaniyete uygun olmayan siyasi karalardır. Bunların sorgulanması gerekiyor. Bu kararların iptal edilip, o dönemde içeriye haksız yere atılan mahkumların hakları geri verilmeli. Bu konuda yasal düzenleme yapılmalı. Siyasi söylemlerden ziyade, sonucu olumlu olan faaliyetlere geçilmeli. Tek tip eğitimden ziyade, ezberci mantıktan kurtulan bir eğitim modeli yapmalıyız. En önemlisi de yeni bir anayasa yaparak, darbe yasaları ile yönetilmekten kurtulmalıyız” ifadelerini kullandı.
MUSTAFA ÖZÇELİK
Keyfi karar uyguladılar
28 Şubat Darbesi nedeni ile mağdur olanlar haklarının geri verilmesi istiyor. Mağdurlar ve hukukçular o dönemde verilen karaların siyasi baskı ile verdirilen keyfi kararlar olduğunu söylüyor
İlk yorum yazan siz olun