İklim Kanunu Üzerine

.

Adını Paris'ten, içeriğini Birleşmiş Milletler ‘den, finansal desteği Dünya Bankası'ndan, Uygulama metotlarını Vatikan'dan alan İklim Kanununa “YERLİ VE MİLLİ” denildi.

İklim kanunu ile Allah’ın(cc) helal kıldığı hayvanlar, ağaçlar zararlı ve yasak kabul edilerek böcek, yapay et vs, dayatılacak.

Emperyal şirketlerin kanunu ile karbon ve maden talan edilip hava, su, toprak, canlılar zehirlenerek yeni bir dünya cehennemi hedeflenirken, bunlara dur diyenler suçlanıyor.

Nasıl yerli milli olmaksa?

Bunun bir çelişki olduğunu nasıl anlatsak acaba?

Yakın sayılacak bir zamanda maruz bırakıldığımız biontek aşıları için de aynı sözler sarf edilmişti.

Milletten saklanan kötü sonuç, genç insanların ani ölümleri ile ortaya çıktı.

Bu kanun ve anlaşmalarının hem insanlığa, hem dünyaya, hem de yaşayan tün canlılara ihanet gibi bir şey olduğu da ileride ortaya çıkacaktır.

İşin ilginç yanı bugün milletin istemediği kanunlara karşı kurtarıcı gibi gösterilmeye çalışılan muhalefet partilerinin de bu kanunlara karşı olmamalarıdır.

Hepsinin gizli ortaklarmış gibi elbirliğiyle kanunlaşmasını sağlamaları gerçekten ilginç.

Kanun kabul edildi ve resmi gazetede yayınlandı.

Bundan sonra eğer kanunun uygulaması için herhangi bir il pilot il olarak ilan edilirse, orayı terk etmek en akıllıca iş olacak.

Çünkü emperyal şirketlerin dayattığı uygulamalarla uygulanacak olan karbon ayak izi puanı hesaplanmaya başlandığında, paran olsa da istediğini alamayacaksın, korona döneminde bazı ürünleri satmadıkları veya sattırmadıkları gibi.

Kısacası karbon puanın kadar adamsın dönemi geliyor.

Sistem farklı bir şekilde Çin’de uygulanıyor, takip ederseniz ipuçlarını göreceğiniz hususlar şunlardır:

“Sosyal Kredi Sistemi”; ne kadar uyumluysanız o kadar iyi köle sayılacaksınız.

Yani yarış atına dönüşen insanlar olacaksınız.

Hükümetler başta finans kayıtları ve çevrimiçi platformlar dâhil olmak üzere her çeşit oluşum aracılığıyla bireyler ve işletmeler hakkında her türden veriyi toplayacak, yazılı ve görsel veriler analiz edilecek, her birey, her işletme bir sosyal kredi puanına ya da karneye sahip olacaktır.

İyi kredi puanları için koşuda olan yarış atları misali puan açısından öne geçenler “güvenilir vatandaş” olarak depozitolarından feragat, vergi indirimleri, promosyonlar veya toplu taşımayı daha ucuz ücretlerle kullanma gibi ödüllerden yararlandırılacaklar.

Sosyal kredi puanı kötü olanlarda iş veya okula kabul edilmeme, seyahat kısıtlaması, bankadaki paralarına bloke, kredi kullanımının reddi ve hatta kamuoyunda utandırılma gibi cezalarla karşılaşacaklardır.

Ben bunlara razıyım diyenlere mubarek olsun deriz.

Bize göre iklim değişikliği bir yalandır ve küresel siyasetin belirleyicisi olanlar tarafından insan ve çevreye açtıkları savaşı uluslararası sözleşmeler üzerinden ülkelere dayatarak yönetmek istemektedirler.

Küresel şirketler ülkelerini her türlü zarardan korumak için tedbirlerini alırlarken, Paris Sözleşmesi hükümlerini kullanarak yeraltı ve yerüstü kaynaklar üzerinde ipotek tesis ederek, diğer ülke insanları ve toplumları sosyal mühendislik planlarıyla ve modern tekno-feodal bir modelle kontrol altına almaya çalışmaktadırlar.

Kendi ülkelerinde çevreye zarar vermesine rağmen petrol ve kömür madeni çalışmalarını artıranlar azgelişmiş ülkelerin yer altı ve yer üstü kaynaklarına çökmek için iklim ve çevre konularını o ülkelerin üstünde demoklesin kılıcı gibi tutup siyasi ve ekonomik güçle de baskılarını artırmaktadırlar.

İnsan neslini azaltmak hatta yok etmek konusundaki şeytani planlarını saklama gereği bile duymayan luciferin çocuklarının Hz. Âdem(as)in soyuna karşı açtıkları savaşta tarafımızı belli etmek zorundayız.

Aksi halde milletimizin egemenliği ve ülkemizin bağımsızlığı yok sayılacak şekilde Anayasa’nın 90. maddesi bahane edilerek adı geçen sözleşmeler iç hukuk normu haline getirilecek ve geri dönüşü çok zor olan hatta olmayan bir yola girilmiş olacaktır.

FARKINDA MIYIZ?

İklim krizini icad eden ve iklim Kanunu’nu dayatanlar kimlerdir diye sorduğunuzda alacağınız cevap;

1 - Rockfeller Vakfı

2 - Dünya Sağlık Örgütü

3 - Dünya Ekonomik Forumu

4 - Bill & Melinda Gates vakfı

5 - Birleşmiş Milletler ve

6. Avrupa Birliği olacaktır.

Yani dünyada ne kadar;

Allah, İnsan ve çevre düşmanı varsa bir araya gelmişler, bizim iyiliğimizi istiyorlarmış.

İnanırsanız…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarlar Haberleri