Giden canların hesabını kim verecek?

Dr. İbrahim Büyükeken

Sadece ülkemizin değil belki de insanlık tarihinin en büyük depremlerinden birini yaşadık 2 hafta önce…6 Şubat’ta yaşanan iki deprem 10 şehrimizde büyük bir yıkıma yol açtı…

**

Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman ve Malatya depremden en fazla etkilenen şehirlerin başında geldi… Yaraların sarılması için milletimiz sivil bir seferberlik ilan etti…

**

Resmi açıklamalara göre 40 bin insanımız depremde can verdi. Resmi olmayan rakamları ise hiçbirimiz bilmeyecek, devlet sırrı olarak kalacak… Ölüm sayısının da artık bir önemi kalmadı…

BEŞERİ SERMAYEMİZİ DE KAYBETTİK!

Öyle bir enkazın altında kaldık ki; bunun altından kalkmak gerçekten çok zor. Sadece binalar yıkılmadı. Bu ülke çok önemli beşeri sermayesini de depremde kaybetti…

**

Doktorlar, gazeteciler, mimarlar, mühendisler, öğretmenler, polisler, öğretim üyeleri, yazarlar, şairler yüzyılın felaketinde can verdi… Çanakkale Savaşı’nda yaşanan benzer bir durumu yaşıyoruz…

**

Binalarımızı yeniden inşa edeceğiz, inşallah bu depremden sonra daha sağlam konutlar yapılacak. Ama kaybettiğimiz beşeri sermayenin kaybını telafi etmemiz yıllarımızı alacak…

**

Bir de yaşadığımız derin bir travma var. Sadece depremde yakınlarını kaybedenler travma yaşamıyor. Deprem bölgesinden uzak olan insanlarımız bile görüntüleri izledikçe büyük çaresizlik yaşıyor…

**

Düşünün ailesinden herkesi kaybetmiş insanlarımız yeniden hayata nasıl bağlanacak? Onlar birinci travmayı, onların acısına şahitlik edenler ise ikinci travmayı yaşıyor…

**

10 şehrimiz viraneye döndü, evler yıkıldı, yuvalar dağıldı. Çocuklarımız yetim ve öksüz kaldı… Yaşadığımız trajedinin tarifi yok. Kelimelerin tükendiği yerdeyiz artık…

**

GÜNAH KEÇİSİ SADECE MÜTEAHHİTLER Mİ?

Bu kadar bir yıkımın ardından en büyük günah keçisi müteahhitler oldu. Bazı müteahhitler kendi yaptığı evlerin altında hayatını kaybetti… Merhum Ahmet Mete Işıkara, “Deprem değil bina öldürür”  diye boşuna dememiş…

**

Her depremin ardından göstermelik gözaltılar ve tutuklamalar dışında bir şeye şahit olmuyoruz… 1999 yılındaki Marmara Depremi’nde resmi rakamlara göre 18 bin insanımızı kaybettik…

**

Koskoca depremin faturası sadece Veli Göçer isimli bir müteahhite kesildi. O da 3-4 yıl yattı çıktı… Şimdiye kadar yaşadığımız felaketlerde bir tane kamu görevlisi istifa etmedi, bir tane bürokrat tutuklanmadı…

**

Tek suçlular müteahhitler mi? Yapı kontrolü yapan mühendislerin, bunlara imza atan bürokratların, imar affı çıkaran siyasilerin hiç mi suçu yok? 

**

Peki neden bu bürokratlar istifa etmez? Neden siyasiler hiçbir zaman sorumluluk almaz?

Her felakette aynı şeylere şahit olmaktan yüreğimiz de yoruldu zihnimiz de…

**

Ülkede 40 bin canımız gitti. Belki bu rakam daha fazla. Yüzbinlerce bina kullanılama hale geldi. Koskoca bir ülke travma yaşıyor. Güzel ülkemiz cenaze evine döndü…

**

Bütün bunlara rağmen bir tane istifa eden bürokrat yok. Bir tane sorumluluk alan kamu görevlisi yok. Böyle bir can kaybı ve yıkım Japonya’da veya bir Avrupa ülkesinde yaşansaydı, gün yüzü görmezlerdi…

**

Şimdi soruyorum 40 bin canın hesabını kim verecek? Müteahhit milletine suçu yıkmak işin en kolayı. Ya diğer sorumlular ne olacak?.. Siyaset konuşma zamanı değil diyenler artık bunları konuşma zamanı gelmedi mi?

**

2022-2023 CHRİSTAN ATSU SEZONU OLSUN

2 hafta yaşadığımız büyük felaket global bir drama dönüştü. Acıyı sadece Türk halkı ve Suriye halkı yaşamıyor. Dünyanın dört bir yanından insanlar depremin acısını yüreğinde hissediyor…

**

Hatayspor’un başarılı futbolcusu Christian Atsu’nun ölüm haberi sadece ülkesi Gana’da ve Türkiye’de değil tüm dünyayı derin bir üzüntüye neden oldu…

**

Christian Atsu bu ülkede yaşanan bir depremde can verdi. O artık bu ülkenin de bir evladı olarak yüreğimizde yaşamaya devam edecek. Acının rengi yok. Atsu ile kaderimiz de kederimiz de bir artık…

**

Türkiye Futbol Federasyonu geçen yıl trafik kazasında kaybettiğimiz Ahmet Çalık’ın ismini 2021-2022 sezonuna vermişti. Ahmet gibi değerli bir futbolcunun ismi yeniden onore edilmişti…

**

TSYD Genel Başkanı Oğuz Tongsir, Konyasporlu Ahmet Çalık’ın isminin sezona verilmesinde öncü olmuştu. Şimdi aynı şeyi Christian Atsu için yapma zamanı geldi diye düşünüyorum…

**

Dünyanın her yerinden insanlar acımızı paylaşıyor. Depremde dramatik bir şekilde kaybettiğimiz Christian Atsu adının sezonun ikinci yarısına verilmeli…Bu sezonun ikinci yarısını Christian Atsu sezonu olarak tamamlayalım….

**

Christian Atsu da Ahmet Çalık gibi kişiliğiyle, yardımseverliği ile örnek bir futbolcuydu. Atsu, Kasımpaşa’ya uzatmalarda attığı golle Hatay’ı sevince boğmuştu. Ölümüyle de hepimizi derinden üzdü…

**

O gün o stadyumda gol sevincini yaşayan insanlarımızın büyük bir kısmı aramızda yok artık. Hatayspor’un Teknik Direktörü Volkan Demirel ve Hataylı eski futbolcu Gökhan Zan da bu konuda öncü olmalı…


 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (8)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.