Saadet Partisi (SP) Meram İlçe Teşkilatı tarafından eski Ordu Milletvekili ve Saadet Partisi GİK üyesi Mustafa Hasan Öz'ün katılımıyla “Yeniden Büyük Türkiye ve Dünyada Neler Oluyor” konulu bir konferans düzenledi. Konferansa Saadet Partisi Konya İl Başkanı Mehmet Şen, SP Meram İlçe Başkanı Şuayip Koçak, Saadet Partisi Karatay İlçe Başkanı Ali Genç, Saadet Partisi İl Gençlik Kolları Başkanı Recep Turan, İl Yönetim Kurulu Üyeleri ve çok sayıda teşkilat mensubu katıldı.
SON NEFESİMİZE KADAR MÜCADELE
Konya'nın Milli Görüş hizmetlerinin başladığı yer olduğunu söyleyen Mustafa Hasan Öz, “Saadet Partisi Türkiye'de Milli Görüş hareketinin tek temsilcisidir. Muhterem Hocamız Rahmetli Necmettin Erbakan görevini bu hareketin başında, hemde siyasi hareketin başında Genel Başkan olarak son nefesine kadar sürdürdü. Dolayısıyla bize son nefesimize kadar böyle hayırlı hizmetlerin devam ettirilmesi görevini, kendisi yaptığı için bize de verdi. Hiç birimiz ülkemizde bize anlatılmayan gerçekleri bildiğimiz halde bu bilgileri saklama, yaşım ilerledi ya da işlerim çok düşüncesiyle bir kenara çekilme gibi hakkına sahip değiliz. Dolayısıyla her birimiz öğrendiğimiz tespit ettiğimiz gerçekleri tebliğ etmekle, anlatmakla, doğruları söylemekle mükellefiz. Bize 40 yıldır öğretilen budur. Her birimiz her fırsatta gerçekleri insanlara gayret ediyoruz. Niye hep gerçekler diyoruz? Emin olun bu gün Türkiye'de, kamu kuruluşları ve medya ile Türkiye'nin gerçek yüzü ve gerçekleri saklanıyor. Ülkede öyle bir yapı oluştu ki, insanlar gerçekleri bildikleri halde, dünyevileşmelerinden dolayı, verdikleri tavizlerden dolayı, sadece maddi ve dünyevi geleceklerinden dolayı gerçekleri en yetkili en faydalı yerlerde olmalarına rağmen saklıyorlar. Biz dolayısıyla Milli Görüş olarak daha öncede yaptığımız gibi, ev ev ziyaret ederek bu gerçekleri anlatmak zorundayız. Kaldı ki bu bir peygamber metodudur. Aynı zamanda iletişim bilimi içerisinde en etikili iletişim şeklinin yüz yüze iletişim olduğu bilinir. Çünkü televizyonlar insanlara ne anlatırsa insanlar ona inanıyor. Türkiye'de ise televizyonlar gerçekleri ne yazık ki anlatmıyorlar. O nedenle biz yollara döküldük” dedi.
BÜYÜK İSRAİL'İ MİLİ GÖRÜŞ ENGELLEDİ
Dünyada bir kısım insanlar açlıktan ölürken bazılarının refah içinde yaşadığını belirten Öz, “Dünyada güçlü devlet olarak görünen Avrupa Birliği ülkeleri ve ABD hiç bir zaman kendi kaynaklarıyla ve çalışmalarıyla güçlü olmamışlardır. Hepsi diğer ülkeleri sömürdükleri için güçlüdür. Hala bunu devam ettirmeye çalışıyorlar. Bunların hepsi bir merkezde birleştiriliyor. Siyonizm ve ırkçı emperyalizm bütün bu süper güçleri Büyük İsrail Projesi için kullanıyor. Kendilerini üstün ırk saydıkları için bütün dünyayı kendilerine köle yapmaya çalışıyorlar. Büyük maddi güç eldi ettiler. Medyayı ele geçirdiler. Ülkelerin siyasilerini elde ediyorlar. Sonra da el birliği ile istedeklerini elde etmek için herkesi kendilerine çalıştırıyorlar. 1897 Teodor Herzl yönetiminde İsviçre'nin Basel şehrinde Siyonist delegeler bir toplantı yaptı. Bu toplantıda 100 yıllık bir plan ortaya koydular ve dört bu kademede planı ortaya koydular. Birinci merhale 10 yıl içinde Sultan Abdülhamid Han'ın tahttan indirilmesiydi. İkinci merhale 25 yıl içinde Osmanlı Devleti'nin yıkılmasıydı. Üçüncü merhale 50 yıl içinde Filistin'de bir İsrail devleti kurulmasıydı. Dördüncü merhale ise 100 yılın sonunda Büyük İsrail Devleti'ni kurmaktı. İlk üç aşamayı kolayca geçtiler. Ancak Milli görüş sayesinde son plan gerçekleşmedi. O toplantının yüzüncü yılında Milli Görüş Türkiye'de iktidardaydı. Dünyanın başına bela olacak projeyi Rahmetli Hoca'mız dünyaya deşifre etti anlattı, uyardı. Verdiği mücadele ile Siyonistler bu hedeflerine ulaşamadılar” diye konuştu.
İNSANLAR DÜNYEVİLEŞTİRİLİYOR
Dünyanın yeniden şekillendirildiğini aktaran Öz, “Tunus'ta bir gencin kendini yakmasıyla başlayan süreç sonuçlandı. Hareket daha sonra diğer ülkeler yayıldı. Durumun kendilerinin aleyhine döndüğünü fark eden siyonistler belki hareketin başında yer almadıkları halde daha sonradan yeni planlarla geliştirerek durumu kendi lehlerine çevirmeye çalıştılar. Aynı durum Mısır'da da gerçekleşti. İhvan-i Müslimin hareketi halk ayaklanmasında etkin rol oynayarak yönetimi ele aldı. Ancak Siyonizm müdahale ederek orayı tekrar karıştırdı. Türkiye'nin Başbakan'ı da oraya giderek meydanlarda laikliği önerdi. Şimdi süreç Suriye'de devam ediyor. Ortadoğudaki bu gelişmeleri siyonistler Büyük İsrail'i kurma açısından uygun ortam olarak değerlendirerek Suriye ile Türkiye'yi karşı karşıya getirmeye çalıştı. Diğer İslam ülkelerinde de savaşlar devam ediyor. Ne var bu İslam ülkelerinde? Petrol var, doğal gaz var, yer altı kaynakları var. Mali krizdeki Avrupa yeni sömürge alanları arıyorlar. Bütün bunlar Siyonizm'in bir planıdır. Olayları iyi tespit etmek gerek. Bütün gelişmeleri bütünlük içinde değerlendirmek gerek. Yeryüzündeki bütün hadiseler bir imtihan vesilesidir. Bütün bu gelişmeleri takip etmek ve mücadele etmek zorundayız. Peki bu olan biten karşısında Müslüman ülkeler ne yapıyor. İslam ülkeleri parçalanmış. Zulüm altında. 2 milyar insan bir Filistin'e sahip çıkıp zulümden kurtaramadık. Gerçekleri ortaya koymak gerek. Örgütlenmek gerek. Bizler D-8'leri bu nedenle kurduk. Milli Görüş dünyaya kök salmış bir harekettir. Milli Görüş bambu ağacı gibi. Bambu ağacını bilirsiniz. İlk dikildiğinde aylarca bir santim bile büyümez. Ancak yerin metrelerce altına kök salar. Belli bir zamandan sonra ise günde akıl almayacak kadar uzar. Milli Görüş de bütün dünyaya kök salmış bir harekettir” ifadelerini kullandı.
YUNUS ALTINBEYAZ merhabahaber.com