Dikkat çekmenin yolları!

Recep Çınar

Türk toplumunda başarılı olmuş insanlar, özellikle de bizim şehrimizde nedendir bilmiyorum, pek sevilmezler...

Sevilmedikleri bir tarafa, düşmanları da çok olur!

Organik ya da doğal tereyağı gibi, bütün karasinekleri üzerlerine çekerler...

Bazı insanlar kendilerini önemli saydırmak ya da kanıtlamak, daha doğrusu dikkat çekmek için sürekli başarılı insanlara saldırırlar...

Yani meyve alacağı ağaca taş atarlar...

Kayısı ağacı ya da kiraz ağacı varken, çam ağacını taşlamazlar böyleleri...

Ağaç ne kadar verimleyse, onu taşlayan insanlar da o kadar mutlu olurmuş!

Mesele bu kadar net ve açık...

Fiziksel olarak yapamazlar, klavyenin başına geçtiler mi, bunları kimse tutamaz...

Halbuki eleştirdikleri insanlarla ya da bel altı yaptıkları insanlarla karşı karşıya gelseler, dut yemiş bülbüle dönerler...

Mabatları yemez...

Çünkü, ben böyle yavşaklarla çok karşılaştım ve karşılaşmaya da devam ediyorum...

Bu da ayrı bir konu tabi ki.

xxx

Bu tiplerle ilgili çok güzel bir hikaye var...

Ya da yaşanmış bir olay...

VIII. Edward ünvanı ile tahta geçen Galler Prensi de bu olaydan payına düşeni almış. Deniz Harp Okulu’nun dengi olan Devonshire’deki Dortmounth Koleji’nde öğretim görüyordu. Henüz ondört yaşındaydı. Görevliler bir gün onu ağlarken buldular ve ne olduğunu sordular. Prens önce konuşmak istemedi, ama sonra gerçeği itiraf etti. Öğrenciler onu pataklamışlardı. Okulun komutanı öğrencileri topladı ve onlara Prens’e ne yaptıklarını öğrenmek istediğini söyledi.

Başlarını eğip, gözleriyle ayak parmaklarını inceleyip biraz kem küm ettikten sonra öğrenciler, sırf ileride kralın donanmasında birer subay olduklarında, “Kralı patakladık” diyebilmek için bu işe kalkıştıklarını itiraf ettiler!

xxx

Konyaspor başkanı Hilmi Kulluk’a haksızca ve mesnetsizce saldıranlar, daha doğrusu bel altı vurmaya çalışanlar, sadece ve sadece kendilerini önemsettirmek için böyle bir yolu tercih ediyorlar...

Dertleri ne Konyaspor, ne Anadolu Selçukspor, ne şu ne bu...

Bu kadar basit.

xxx

Buradan Hilmi Kulluk Başkana bir önerim olacak...

Konya ve Konyaspor’da, dahası Türkiye’deki futbol ailesinin büyük çoğunluğunun hem gönlüne hem de gözüne girmiş biri olarak, 3-5 çapulcunun kendi egolarını tatmin etmek için, yaptıklarını ciddiye almamak lazım ki, daha çok kudursunlar!

Sadece bu nedenle olsa bile eleştirildiğinizde, bu eleştiriyi yapanın ya da bel altı vuranın kendini önemli biri sanarak büyük keyif aldığı veya çevresindeki kendisi gibi yalınayaklara “ben söyledim, ben yazdım, beni ciddiye aldılar” demek için, bu işi yaptıklarını aklınızdan çıkarmayın...

Eleştiriliyorsanız ya da bel altı vuruluyorsanız, bütün bunların nedeninin 1 yıl gibi kısa sürede yaptıklarınızın ve yapacaklarınız da teminatı olmasındandır...

Daha doğrusu Konyaspor kulübünde büyük işler başarmanızdandır ya da yapılamayacak işleri yapmış olmanızdandır...

Bundan emin olun...

Konyaspor tarihinde çokça insan (iyiniyetliler hariç) kendisinden daha iyi işler yapmış, başarılı olmuş birini suçlayarak, eleştirerek ya da çamur atarak, iyi iş çıkardıklarını sanıyorlar...

Akıl almayacak bir biçimde de bundan büyük keyif alıyorlar...

İlginç, ama maalesef gerçek.

xxx

Hilmi Başkanla ilgili yazdıklarım sevgili Mehmet Baykan için de geçerli...

Konya, tarihinin en önemli spor adamını çıkarmış, Konya’nın sportif anlamda makus talihini değiştirmiş, “Taban Birlikleri”nin vizyonunu geliştirmiş, genişletmiş, daha açık konuşmak gerekirse, Konya’nın sporuna dokunmuş bu spor adamını yıpratmak için elimizden geleni ardımıza koymuyoruz...

Nasıl bir memleketiz, anlamak mümkün değil...

Mehmet Baykan Karadenizli ya da Doğulu olsaydı, elli kere heykelini dikerlerdi...

Burada ise tam tersi!!!

Ne diyebilirim ki, “Allah sizi bildiği yapsın” demekten başka!