Bu maçın çok zor geçeceğini tahmin ediyordum, öyle de oldu

Abdullah Leblebici

Vaduz maçından sonra ilk defa evimizde oynamanın heyecanı ile Ümraniye maçını izlemek ve yazmak için yerimi aldım.

Başımı kaldırıp tribünlere baktığımda hayal kırıklığı yaşadım, heyecanım da bir anda yok oldu. Seyircinin ilgisi yok denecek kadar az.

Başkan Özgökçen; "Biletler iki gün önce çıkmış. İki gün sonra da maç var. 700 bilet satıldı şu ana kadar. Ve bu takım şampiyon olacak öyle mi? Yok böyle bir şey. Kendimizi kandırmayalım" DİYOR…

Takımla taraftarlar arasında bir kopukluk olduğu belli. Bunun sebebinin tamamen ekonomik olduğunu düşünmüyorum.

İlgisizliği tamamen taraftarlara yüklemiyorum. Başkan ve yönetim ve kulüp idarecileri de bundan sorumlu. Nasıl çözecekler ise çözsünler, taraftarsız maçın hiç keyfi yok.

Sıralamada ki yeri sebebi ile Ümraniye Spor ’un maça hızlı başlayacağını tahmin ediyordum. Öyle de oldu.

Rakibin ataklarına çok kısa sürede tepki verdik ve etkili olmaya başladık. Bu durum kısa sürdü, rakip tekrar etkili olmaya başladı. Uzun toplarla etkili olamıyor, isabetli pas atamıyoruz, ayağa kısa paslar ile geçiş oyunu sergilediğimiz zaman pozisyona giriyoruz. 

Dakikalar geçtikçe panikledik ve daha fazla pas hatası yapmaya başladık. Bu durum da rakibi cesaretlendirdi. Uzun toplarda etkili olamadığımız görüldü, buna rağmen ısrarla uzun top atmaya devam ettik. Hiç de iyi olmadığımız ilk yarı başladığı gibi sona erecek derken 45 artı 3. de Guılherme’ nin ortasına Muhammed Demir güzel bir kafa vuruşu ile öne geçmemizi sağladı. 1-0

İkinci yarıya da tahmin ettiğim gibi baskılı başlayan Ümraniye oldu. Çok adamla pres yapmaya başladılar, bunu fırsata çevirip ikinci golü bulmak için dar alanda kısa paslarla ayağa oynamak yerine toplara gelişigüzel vurmaya başladık. Bunun sonucu da her top duvara çarpmış gibi geri dönmeye başladı.

Anlaşılır gibi değil, elimizle ayağımızla rakibi pozisyona sokuyoruz. Bereket versin rakip beceriksiz. Gerçi bizimde pek becerikli olduğumuz söylenemez.

Nasıl oldu anlayamadım, kazandığımız kornere bile sevinir hale geldik. 

Bu maçın çok zor geçeceğini, ancak bu kadar da zor geçeceğini tahmin etmiyordum.

Müsabakanın en güzel tarafı 3 puan, büyük takım olmak böyle bir şey, kötü oynadığın zaman da kazanmak.

ZEMİN MÜKEMMEL OLMUŞ

Bir çoğumuz İslami oyunlar sebebi ile zeminin bozulmasına kızdı. Ben aynı düşüncede değilim, Konya alnının akı ile mükemmel bir organizasyona ev sahipliği yaptı. Bir daha böyle uluslararası bir organizasyona ne zaman ev sahipliği yapar bilmiyorum.

Bu saatten sonra bütün dargınlıkları kırgınlıkları, kızgınlıkları bir kenara bırakıp takıma sahip çıkma zamanıdır. Zemin mükemmel olmuş.

Bu arada yönetimin evimizde oynayamadığımız maçların gelirlerini Bakanlıktan istemesi gerektiğini düşünüyorum.

FUTBOL HARİÇ

A Milli Kadın Voleybol Takımı, FIVB Dünya Şampiyonası'ndaki 5. maçında Polonya'yı 3-2 yenerek B Grubu'nu lider tamamladı. Filenin sultanları 5 maçta 4 galibiyet aldı.

Diğer yandan; Arnavutluk’un başkenti Tiran’da düzenlenen şampiyona 4 sıklette yapılan müsabakalarla sona erdi. Türkiye, bu madalya ile şampiyonayı 3’ü altın, 3’ü gümüş ve 4’ü bronz olmak üzere 10 madalya ile tamamlayarak şampiyon oldu.

Ayrıca; Dünya Kupası açılış maçında Ampute Milli takımımız gönülleri fethetti. Fransa’yı 3-0 gibi net bir skorla geçti.

“Bir ayakları yok ama ruhları var, A Milli takım oyuncularının 2 ayağı var ama ruhları yok” düşüncesi benim aklımdan geçtiği gibi tüm sporseverlerin de aklına geçmiştir.

Ülke olarak Futbol hariç diğer branşlarda yüzümüz gülüyor, Emeği geçenleri tebrik ediyorum.

 

 

 

 

 

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.