Bayrama Girerken

Nurten Selma Çevikoğlu
Ramazan biterken hüzün doluyoruz. Rahmet ve bereketiyle bizi sıkıca kucaklayan bu ay içimizi tüm sıcaklığıyla ısıtmıştı. Zerâfeti ve güzelliğiyle bizi liyâkatlı kılmıştı. İftarda, çeşit çeşit leziz nimetlerin önümüze getirildiği muhteşem bir şükre vesile olan sofralar bambaşka bir tat vermişti bizlere. Her akşam, yatsı vakti sakin ve vakur bizi teravih namazlarıyla câmilerde buluşturmuştu Ramazan. Câmiler lebaleb cemaatle dolmuştu. On dört asırdır devam eden terâvihler inananların vazgeçilmezi olmuştu. Ya gece çalan davulların nostaljik havasına ne demeli! Hânelere sahur şenliği, gönüllere ibadet hazzı…
Doğrusu Ramazan Müslümanların senelik donanım ayı… Ramazanda gönlünü, ruhunu mânen ne kadar donattıysan sene boyu onunla idâre ediyorsun. Ramazanda hayır kuşanan uzun süre o hayrı muhafaza ediyor. Hayıra yaklaşamayan nasipsizlere ise bir sözümüz yok. Kendilerine yazık ediyorlar!
Sona yaklaştığımız şu günlerde içimiz burulurken, gözlerimiz dolarken yarınki arefe günü sevâbını kaçırmamaya özen gösteriyoruz ve gelen bayramın sevinci ile gönlümüz rahata kavuşuyor. Yakında hüzünler yerini sevince bırakacak. Bayram gelince dostlar kaynaşacak, gönüller görevini yerine getirmenin itminânıyla huzur dolacak. Öyle değilmi ya? Ramazanda açlar doydu maddi, mânevi fakirler doydu yardımlarla. Ruhlar doydu ibadetlerle… Fakir fukaranın yüzü güldü, evlere bereket geldi. Bereketse huzuru berâberinde getirir. Huzurluydu Müslümanlar Ramazanda, mutluydular inananlar Ramazanda…
Mutluluğun ve huzurun son günü yarın arefe günü. Ramazanın son gününden de lâyıkıyla istifâde çabası var hepimizin gönlünde. Sonrasında zirve mutluluk bayram güzelliği yaşayacağız inşallah. Gönül huzurunun doruk noktasına bayram ile erişilecek. Bayramdaki güzellikler de ayrı bir tat. Kutlu ay boyu yüce yaratıcıya karşı olan sorumluluklarını elden geldiğince yerine getirmiş Müslümanların hakedeceği bir doyumsuz muhabbettir bayram. Dostların kavuştuğu, küslerin barıştığı gündür bayram… Gönüllerin huzur hâli yaşadığı en müstesna günlerdir bayram günleri. Aslında Rabb’in bahşettiği nimetlerin şükünü edâ etmenin sevincini yaşamaktır bayram. Hak Teâlâ’nın bize emrettiklerinin yerine getirildiği her zemin bizim için bayram mesâbesindedir.
Dış görünüşte çoşkulu kalabalıklarla ifâ edilen bayramlar güzeldir fakat aslolan iç bayramıdır. İç bayramda kastımız şudur ki, kendisinden istenen ve beklenen sorumluluklarını ifâ eden bir kimsenin hâlidir bu hal. Yerine getirilen ibadetlerin vermiş olduğu iç huzurun son noktasıdır bayram. Bunu şu misalle de anlatabiliriz, yıllar boyu ders çalışan öğrenciler üniversiteyi kazanınca nasıl sevinç duyuyorlarsa, (ki bu maddi bir sevinçtir) işte aynen bunun gibidir bayramlar.  Mânevi sevinçlerse maddi sevinçlerle mukâyese dâhi edilemez. Ama benzetme yapıldığında aynen bunun gibi düşünebiliriz. Ramazanın bitiminde yaşanan bayramlar olmasa Ramazanın bitmesinin hüznünü uzun süre üstümüzden atamazdık. Bayramlar bu gerçeğin üstünü örtüyor.
Hüznü huzura dönüştüren bayramlar ne güzel…
Günahları sevaplara çeviren Müslümanlar ne güzel…
Her çeşit hatayı affeden, rahmet sâhibi Rab teâlâ ne güzel…
Hayırla, iyilikle, sevinç ve mutlulukla ifâ edeceğiniz nice günlere erişmemiz temennisiyle şimdiden bayramınız mübârek olsun efendim. Dua ile…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.