Peki, bu kadar insanı barındırmak için ne kadar alana ihtiyaç duyulur? İşte bu soruya çarpıcı bir yanıt veren hipotetik bir senaryo: Türkiye’nin tüm nüfusu, Konya ilinin sınırları içinde, bahçeli ev tahsis edilerek yaşayabilirdi!
400 METREKARELİK BAHÇELİ EV
Türkiye’nin nüfusu yuvarlak bir hesapla 86 milyon kişi olarak kabul edildiğinde, çarpıcı bir tablo ortaya çıkıyor. Ortalama bir ailenin 3 kişiden oluştuğu varsayımıyla, ülkedeki toplam hane sayısı yaklaşık 29 milyon olarak hesaplanıyor. Eğer her bir haneye 400 metrekarelik bahçeli bir ev tahsis edilirse, bu durumda toplam alan ihtiyacı yalnızca 11.600 kilometre kareye ulaşıyor. Bu rakam, Türkiye’nin bazı illerinden bile daha küçük bir alanı işaret ediyor. Sonuç olarak, Türkiye’nin 86 milyonluk nüfusunun tamamı, her haneye bahçeli bir ev sağlanarak, yalnızca 11.600 kilometre karelik bir bölgede rahatlıkla yaşayabilir.
KONYA İLE KARŞILAŞTIRMA
Peki, bu alan ne kadar büyük? Konya ilinin yüzölçümü 38.257 km² olarak biliniyor. Yani, Konya’nın toplam alanı, bu hipotetik senaryoda ihtiyaç duyulan 11.600 km²’lik alanın yaklaşık üç katından fazla. Bu da şu anlama geliyor: Teorik olarak, Türkiye’nin tüm nüfusu Konya’da, her aileye geniş bahçeli evler verilerek rahatça yaşayabilir ve geriye hâlâ büyük bir alan kalırdı.
GERÇEKTE NE OLURDU?
Tabii ki bu hesaplama, yalnızca konut alanını dikkate alıyor. Yollar, parklar, alışveriş merkezleri, okullar, hastaneler, tarım arazileri ve diğer altyapı unsurları bu senaryoda hesaba katılmamış durumda. Gerçek dünyada, bir nüfusu bu kadar yoğun bir şekilde barındırmak için çok daha fazla alana ihtiyaç duyulurdu. Ancak bu hesaplama, insanların barınma ihtiyacı için teorik olarak ne kadar az alanın yeterli olabileceğini gözler önüne seriyor.
KONYA’NIN BUGÜNKÜ ROLÜ
Konya, Türkiye’nin en büyük illerinden biri olmasının yanı sıra, tarımsal üretimiyle de dikkat çekiyor. Özellikle buğday üretiminde önemli bir yere sahip olan bu il, geniş ve verimli arazileriyle biliniyor. Eğer tüm Türkiye nüfusu Konya’ya taşınsaydı, bu tarım arazilerinin büyük bir kısmı konut alanlarına dönüşmek zorunda kalırdı. Bu durum, hem Konya’nın hem de Türkiye’nin ekonomik dengelerini kökten değiştirirdi. Ayrıca, su kaynakları, elektrik şebekesi ve ulaşım gibi altyapı sistemleri, 86 milyonluk bir nüfusu desteklemekte büyük olasılıkla yetersiz kalırdı.
DÜŞÜNDÜRÜCÜ BİR PERSPEKTİF
Bu hipotetik senaryo, bize önemli bir gerçeği hatırlatıyor: Barınma için gereken alan, sanıldığından çok daha az olabilir. Türkiye’nin toplam yüzölçümü 783.562 km² iken, 11.600 km²’lik alan, ülkenin yalnızca %1,5’ine denk geliyor. Yani, teorik olarak, nüfusun tamamı bu küçücük alanda yaşayabilirken, geriye kalan %98,5’lik devasa alan tarım, sanayi, ormancılık ve doğal yaşam için kullanılabilir.
MATEMATİKSEL OLARAK MÜMKÜN
Tüm Türkiye’nin Konya’da yaşayabilmesi, matematiksel olarak mümkün görünse de, pratikte altyapı, ekonomi ve çevre açısından ciddi zorluklar barındırıyor. Yine de bu tür bir hesaplama, alan kullanımı ve nüfus yoğunluğu üzerine düşünmemizi sağlıyor. Belki de asıl soru şu: Gerçekten ne kadar alana ihtiyacımız var ve elimizdeki kaynakları nasıl daha verimli kullanabiliriz? Bu şaşırtıcı senaryo, hem hayal gücümüzü zorluyor hem de bize yaşadığımız çevreyi yeniden değerlendirme fırsatı sunuyor. “Tüm Türkiye Konya’da yaşayabilirdi” fikri, sadece bir matematik oyunu değil, aynı zamanda modern yaşamın sınırlarını sorgulatan bir düşünce deneyi!