Nevzat Laleli

Nevzat Laleli

Nikâhsız Evlilik Olmaz

Nikâhsız Evlilik Olmaz

Erkek ile kadın birlikteliğinde günümüzde ve özellikle de gençler arasında nikâhın önemi korunmamakta ve gençler birbirlerine sanki evli insanlar gibi davranarak, nefislerine uymakta ve yanlış yollarla gitmiş olmaktadırlar. Yoksa Allah (c.c) ın koyduğu ölçüler kıyamete kadar bakidir ve kim bu ölçüleri hayatına uygularsa işte o insan dünya ve ahiret saadetine erişmektedir.

  Zamanımızda Batı’dan gelen bir sosyal hastalık olarak erkekle kadının “flörtü” gözümüze çarpmaktadır. Önce kadın erkek arkadaşlığı olarak başlayan bu birliktelik, her iki tarafın da (sevgi, aşk, şehvet gibi) beşeri duygularına mağlup olarak bir müddet sonra nikâhsız birlikteliğe dönüşmesi kaçınılmazdır.

  “Flört yangını” isimli kitabımda da belirttiğim gibi flört yapan kız ve kadınların yüzde 60 – 70’i daha evlenemeden dökülmekte, evlenenlerin yüzde 50 - 60 kadarı da evlendikten sonra boşanarak, dul kadınlar arasına katılmaktadırlar. Böylece evlenme yolunu flört olarak belirleyen kızların dökülme oranı yüzde 80’lere yükselmektedir. Boşanma davalarının da yüzde sekseni yine flörtle hayatını birleştirenler arasından çıkmaktadır.

  47.ni̇kah-baği-i̇le-bağlanmak.jpg

  Nikâh bağı, eşleri birbirine bağlamada resimde görülen zincirden daha kuvvetlidir.

  Kadın ve kızlarımızın başta olmak üzere bütün insanlığın iyi bilmesi gerekli husus nikâhın, öncelikle kadının aldatılmaması için büyük bir garanti olmasıdır.

Nikâh bağında erkek ve kadın birbirlerine karşı sorumluluklar yüklenmekte, daha önemlisi erkek kadına karşı bu sorumluluklarını yerine getirmeye mecbur olmaktadır.

Manevi sorumluluk yüklenmemiş olan bir erkek, ahiret inancı da taşımıyorsa kendisi için nikâhsız bir birliktelik arayabilir ama kadınlar ve kızların nikâhsız birlikteliğe razı olmaları, açıkça intihar etmeleri manasını taşır.

KAYBEDİLENLER GERİ GELMEZ

Çünkü erkeğin (bu hayatta) kaybedecek bir şeyi yoktur ama kadının nikâhsız birliktelikte 1) kalbinden, 2) ruhundan ve 3) bedeninden bir takım değerler verecektir. Ve bu verilen değerlerin bir daha telafisi (yerine konması) de mümkün değildir.

Yaratılış itibariyle erkek birden fazla kadına, kadın ise tek erkeğe bağlanabilmektedir. Eğer kadın bu hakkını kendine koca olacak erkekte değil de flört arkadaşında veya aşığında ararda bu erkeklerde bir gün kendisini terk ederlerse (genellikle böyle olmaktadır) ne olacaktır?

Erkeğe kalbini veren kadın, yüzde seksen oranında terk edildiği ve yuvası yıkıldığı için oraya başkasını koyamayacak, bu kalb sızısıyla bir ömür yaşamaya mecbur kalacaktır.

Ruhunda ilk erkeğe yer veren kadın, eğer o erkekle yuvasını kuramazsa ruhu safiyetini ve bekâretini kaybetmiş olacaktır.

Bedeninden kaybettiği değerleri söylemeye gerek bile duymuyorum.

Bu kadın daha sonra bir başka erkekle evlense de artık mutlu olamamakta, kocası kendisine yakın olmak istediğinde, kendisini kocasına ihanet etmiş bir kadın olarak hissetmektedir. Bu duygu önce kadını daha sonra onun hareketlerinin tesiri altında kalan kocayı etkileyerek, aile saadetini yok etmektedir.

ERKEKLER NE ARIYORLAR

Televizyonların, internetin ve özellikle de karma eğitim yapan kurumların tesirleri altında erkekle kızların arkadaşlık kurmaları, bu arkadaşlıklarını ilerletip flört etmeleri ve yalnız kalma isteğiyle sanki bir karı – koca ilişkileri yaşamaları çokça yaşanan olaylardır.

Benim kızım yapmaz veya benim oğlum yapmaz diyen velilerin kulakları çınlasın, arka sokaklarda başörtülü kızların flört arkadaşı ile birlikte gezdiğine de kaç sefer şahit olmuşumdur.

Bir erkek ne kadar da flört yapmış olsa da çoğu zaman flört ettiği kızla evlenmeyi düşünmemekte ve “Aramızda nikâh bağı olmadı halde bana bu kadar yaklaşan bir kız, bakalım benden önce kimlerle flört etmiştir” diye düşünmektedir.

Erkeklerde çok karşılaştığım diğer düşünce şekilleri şunlardır.

“Evleneceğim kız daha önce başkasıyla flört etmiş olmamalıdır”

“Ben kimseyle konuşmamış kız arıyorum”

“Alacağım kız inşallah az kullanılmış olur.”

Evlendirme bürosunda sıkça karşılaştığım olay ise erkeğin kendisi boşanmış veya dul olduğu halde, evleneceği kadının boşanmış ve dul olmasını istememekte, eşim bekâr olsun demektedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nevzat Laleli Arşivi
SON YAZILAR