Nevzat Laleli

Nevzat Laleli

Kur'an Ayı Ramazan

Kur'an Ayı Ramazan

Ayet ve hadisler ışığında yazı serisi

Karanlık bir gecede, bir ormanda yol almaya çalışan bir insan ne yapar nasıl hareket eder, sizce… Önüne yırtıcı hayvanların çıkması, bir uçurumdan aşağıya yuvarlanması mümkün olan bu ormanda bu insan, nasıl kurtulur?
Bu zavallı adama; “Sana bir pusula versek…” desek, adam; “pusula yön gösterir ama gideceğim yeri ve yollarını bana tarif etmez” diyecektir. O halde bu adama “yolları ve menzili bulabileceği bir harita gerekmeyecek mi?
Ayrıca bu adam bu karanlık ormandan kurtulabilmek için ormanın geçitlerini bilebilecek ve kendisine yol gösterecek bir rehbere ihtiyacı olamaz mı?
İnsanoğlu, kendi nefsinin sonsuz istek ve arzularının tatmin edilmesi, kendini yanlış ve kötü yollara gönderen şeytanın hile ve desiseleri, çevresinde ki yanlış kulvarda at koşturan dostları ve arkadaşları öyle bir karanlık ağ örmüşlerdir ki bu karanlık ağdan kurtulabilmek için pusula, harita ve rehbere ihtiyacı olacaktır.
Bir adamın içinde ve çevresinde yer almış olan maddi ve manevi düşmanları, bu insanın sadece dünyasını değil, ebedi hayatını yani ahiretini de heder edebileceklerdir.
Akıl insanda bir pusula hükmündedir. Yönleri gösterir ama o yönde tehlike olup olmadığı göstermez. Ben aklıma göre hareket ederim diyen bir insan büyük bir yanlışlık içerisindedir. Çünkü aklına göre gittiği yolda karşısına ne gibi tehlikelerin çıkacağını bilemez.
İnsana yanlış ve doğru yolları gösteren Kur’an-ı Kerim yani Allah’ın kitabıdır. Rehber, haritayı iyi okuyabilen, karanlık ormanın geçit ve yollarını bilen peygamberlerdir.
İnsan, Allah’ın kendine lütfettiği bu vasıtaları kullanırsa karanlıklardan kurtulabilir. Yoksa “benlik ve bencillik davası güder” bu kurtuluş vasıtalarını kullanmazsa dünya ve ahirette karanlıklar içerisinde bocalar durur.
BAHA DEĞİL BAHANE
Bütün bir âlemi, bu arada dünyayı ve içindekileri ve özellikle ahseni takvim üzere yarattığı insanın, bu dünya hayatından sonra ebedi olarak kalabilecekleri bir ahiret hayatını da tanzim buyuran Allah, bu insanların cennette (iyiler yurdunda) kalabilmeleri için kendilerinden “baha” yani bir ücret istememiş, yine kendinin yarattığı “bahanelere” sarılarak onun burada yaşamasını istemiştir.
Bu bahanelerin başında Ramazan ayı ve bu ayda yapılan ibadetler gelmektedir. Bu ayın insana sağlayacağı ecirlerle bütün maddi ve manevi karanlıklardan kurtulacaktır. Çünkü “Bütün insanlığı yanlışlardan kurtararak doğru yola çeken Kur’a-n, o ayda inzal edilmiştir” Bir başka deyişle “Ramazan Kur’an ayı”dır. Dünya ve ahirette kurtuluşa ermek isteyenler, Kur-a’na sarılmalı, onun gösterdiği “nurlu yoldan yürümeli” dir.
ALLAHIN KİTABI KUR’AN
Kur’anla ilgili çok şeyler söylenmekte, yazılmaktadır, daha da yazılacaktır.
Allah (c.c) ın, kullarının dünya ve ahiren saadetini yaşamaları için gönderdiği en önemli delillerinden biri Kur’a-nı Kerimdir. İndirildiği günden buyana 1400 seneden fazla bir zaman geçtiği halde bir noktası bile değiştirilmeden bize kadar gelen bir mübarek kitaptır.
Kur’an “habli metin – sağlam ip” beyanıyla, bir ucu Allah’ta diğer ucu biz kullarında olan bir kitaptır. Bu sebeple Kur’anla irtibatı olanlar aynı zamanda Allah’a bağlı olanlardır.
Kur’an Allah kelamı (sözü) dır. Kur’an okuyan bir kimsenin “Ben Allah’la konuşuyorum” demesi caizdir (mümkündür)
Kur’an, kendisini okuyanı ve onunla hayatını tanzim edeni dalaletten hidayete götüren bir kitaptır. İnsanoğlunun zaman zaman yanlış yollara girmesi halinde bile kendisine başvurularak her zaman kendini ve yolunu düzeltilebildiği bir kitaptır.
Kur’anın ferdi ilgilendiren, onun iç ve dış hayatını tanzim eden ayetleri, toplumu ilgilendiren ve toplumun mutluluğunu sağlayan ayetleri ve insanların birlerine karşı hareketlerini tanzim eden ayetleri ile örnek kıssaları ile mükemmel bir hayat kitabıdır.
Hiçbir kitap bir veya iki sefer okunduktan sonra bir daha okunmazken, Kur’an; yeryüzünden en çok tekrar tekrar okunan ve hükmüyle amel edilen bir kitaptır. Öyle ki okundukça daha çok okunma ihtiyacı duyulmaktadır.
Kur’an, onun 6666 ayetini çocukların bile ezberleyebildiği, hafızların gece gündüz “bülbüller gibi” okudukları bir kitaptır.
Elbette daha mükemmeli de olabilir ama henüz 4,5 yaşında olan torunum Meryem’in Cidde’de aldığı eğitim ve öğretim neticesinde “Lâ ugsime” suresinden başlayarak kur’anın son ayetine kadar okuyabildiği bir kitaptır.
BİR KUR’AN MUCİZESİ
Mevlana Hazretleri Mesnevisinde, Kur’a-nın mucizesine ait anlattığı hikâyesinde;
“Yoksul bir şeyhin, kör bir ihtiyarın evine misafir olduğunu yazar.
Misafir Şeyh, evde, duvarda asılı duran bir Kur'an görür. Bu duruma hayret eder. Çünkü evde bu kör ihtiyardan başka kimsenin yaşamadığını bilmektedir. Kendi kendine, ''Burada kör bir ihtiyardan başka kimse yok. Bu Kur'an-ı kim okur, acaba?'' diye düşünür.
Bu durumu ev sahibine sormak ister, fakat uygun olmayacağı fikrine kapılır. Bu işin sebebinin kendiliğinden ortaya çıkıncaya kadar, sabretmeye karar verir.
Bu düşünceyle yatıp uyur. Gece yarısı olunca güzel bir Kur'an sesiyle yatağından uyanır. Gördüğü manzara karşısında şaşırıp kalır. Çünkü kör ihtiyar, Kur'an-ı önüne almış okumaktadır. Okuyuşunda en ufak bir yanlışlık da yoktur. İhtiyar bir yandan parmağıyla da okuduğu satırı takip etmektedir.
Şeyh daha fazla dayanamayarak sorar: ''Kör olduğun halde, Kur'ân-ı Kerim’i böyle nasıl okuyabiliyorsun? Parmağınla takip ettiğine göre, demek ki harfleri de görüyorsun''
Kör ihtiyar, misafir şeyhe tatlı bir tebessümle cevap verir. ''Dostum, Allah'ın kudretinin büyüklüğü yanında, benim halimin şaşılacak nesi var? O diledi mi sebepli veya sebepsiz her şeyi yaratır” der ve ilave eder;
“Allah’ıma yalvardım. .Ya Rabbi! Ben Kur'an okumayı, her şeyden çok seviyorum. Kur'an okuduğum zaman, ne olur benim gözlerime nur ver. Ayetlerini duraklamadan, yanlışsız okuyabileyim” dedim, der. Rabbim duamı kabul etti. Ne zaman Kur'an-ı elime alsam, O’nun lütfüyle gözlerim açılır ve ben harfleri görerek okurum'' der.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nevzat Laleli Arşivi
SON YAZILAR