Şevki Çobanoğlu

Şevki Çobanoğlu

Avrupa Birliği ve Türkiye -9-

Avrupa Birliği ve Türkiye -9-

AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE

Türkiye, Avrupa Birliği’ne Demokrat Parti (DP) iktidarınca, Adnan Menderes Hükümeti tarafından 31 Temmuz 1959 tarihinde ortaklık için başvurmuştur. 1960 ihtilâlinden sonra, başvuru tarihinden 4 yıl geçince, 12 Eylül 1963 tarihinde AB ile ortaklık kuran Ankara Anlaşması imzalanmıştır. Akdedilen bu anlaşma ile AB’ni kuran Roma Anlaşması’nın bütün şartları, Türkiye tarafından kabul edilmiştir.
Ankara Anlaşması’nın imzalandığı dönemde Başbakan olan İsmet İnönü, “Türkiye’yi ebediyen Avrupa’ya bağlayacak anlaşmayı imzalamış bulunuyoruz” demiştir. Ankara Anlaşması, 1 Aralık 1964’de yürürlüğe girmiştir.

Ankara Anlaşması’nı Kimler İmzaladı?

Anlaşmayı, Türkiye adına Dışişleri Bakanı Feridun Cemal Erkin imzalamıştır. Belçika adına Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Paul Henri Spaak, Federal Almanya adına Dışişleri Bakanı Gerhard Schroeder, Fransa’yı temsilen Dışişleri Bakanı Maurice Couve Murville, İtalya adına Hazine Bakanı Emilio Colombo, Lüksemburg’u temsilen Hükümet Başkan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Eugene Schaus, Hollanda adına Dışişleri Bakanı Joseph Luns imzalamışlardır. Luns, AB dönem başkanı sıfatıyla da anlaşmaya imza koymuştur.

AVRUPA BİRLİĞİ İLE TÜRKİYE ARASINDA ORTAKLIK KURAN ANKARA ANLAŞMASI

Türkiye ile Avrupa Birliği arasında ortaklık kuran Ankara Anlaşması’nın hedefinin ne olduğunu anlamak için, anlaşma hükümlerine bir bakmak gerekir.
Ankara Anlaşması, Türkiye’nin bağımsızlığını ortadan kaldıran, Türkiye topraklarına bütün Avrupa Birliği ülkelerini ortak etmeyi amaçlayan maddelerden oluşmuştur.
Avrupa Birliği ülkelerinin Türkiye topraklarını paylaşmayı öngören Ankara Anlaşması’nın ilgili maddelerini aşağıdaki başlıklar altında sıralayalım.
A) Başlangıç
B) İlkeler
C) Gümrük Birliği
D) Tarım Politikası
E) Yerleşme Hakkı
F) Ekonomi Politikası
G) Ticaret Politikası

A) BAŞLANGIÇ

Türk halkı ile Avrupa Ekonomik Topluluğu içinde bir araya gelmiş halklar arasında gittikçe daha sıkı bağlar kurmaya AZİMLİ OLARAK;
Türkiye ve Avrupa Ekonomik Topluluğu’ndaki yaşama şartlarının, hızlandırılmış bir ekonomi ilerleyişi ve uyumlu bir alışveriş genişlemesi ile devamlı olarak iyileşmesini, böylece Türkiye ekonomisi ile Topluluk üyesi devletlerin ekonomileri arasındaki arayı azaltmayı sağlamaya KARARLI OLARAK;
Türkiye ekonomisinin kalkınmasının ortaya koyduğu özel sorunları ve belli bir sürede Türkiye’ye bir ekonomik yardım yapılması gerekliliğini GÖZÖNÜNDE BULUNDURARAK;
Türk halkının yaşama seviyesini iyileştirme çabasına, Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun getireceği desteğin, ileride Türkiye’nin Topluluğa katılmasını kolaylaştıracağını KABUL EDEREK;
Avrupa Ekonomik Topluluğu’nu kuran anlaşmanın esindiği ülküyü birlikte izleyerek, barış ve hürriyet güvencesini pekiştirmeye AZMEDEREK;
Avrupa Ekonomik Topluluğu’nu kuran Anlaşmanın 238.nci maddesi uyarınca Türkiye ile Avrupa Ekonomik Topluluğu arasında ortaklık kuran bir anlaşma akdini KARARLAŞTIRMIŞLAR.

B) İLKELER

Madde 1: Bu Anlaşma ile Türkiye ile Avrupa Ekonomik Topluluğu arasında bir ortaklık kurulmuştur.
Madde 7: Akit Taraflar, bu Anlaşmadan doğan yükümlülüklerin yerine getirilmesini sağlayıcı her türlü genel ve özel tedbirleri alırlar.
Taraflar, Anlaşma hedeflerinin gerçekleştirilmesini tehlikeye düşürebilecek her türlü tedbirden sakınırlar.

C) GÜMRÜK BİRLİĞİ

Madde 5: Son dönem gümrük birliğine dayanır ve Akit Tarafların ekonomi politikaları arasındaki koordinasyonun güçlendirilmesini gerektirir.
Madde 10:
1. Anlaşmanın 2’nci maddesinin 2’nci fıkrasında öngörülen gümrük birliği, mal alış verişlerinin tümünü kavrar.
2. Gümrük Birliği
- Topluluk üyesi devletlerle Türkiye arasında, ithalatta olduğu gibi, ihracatta gümrük vergileri ve eşit etkili resimlerin ve miktar kısıtlamalarının, millî üretime, Anlaşmanın hedeflerine aykırı bir koruma sağlamayı gözeten eşit etkili başka her türlü tedbirin yasaklanmasını;
- Türkiye’nin üçüncü memleketlerle ilişkilerinde, Topluluğun Ortak Gümrük Tarifesinin kabulünü ve Toplulukça dış ticaret konusunda sair mevzuata yaklaşmayı kapsar.

D) TARIM POLİTİKASI

Madde 11:
1. Ortaklık rejimi, topluluğun ortak tarım politikasını göz önünde bulunduran özel usullere göre, tarımı ve tarım ürünleri alış verişini de kavrar.
2. Tarım ürünlerinden, Topluluğu kuran Anlaşmanın 11’nci ekinin konusu olan ve sözü edilen anlaşmanın 38’inci maddesinin 3’üncü fıkrası hükümlerinin uygulanması ile halen tamamlanmış bulunan listede sayılı ürünler anlaşılır.

E) YERLEŞME HAKKI

Madde 13: Akit Taraflar, yerleşme serbestliği kısıtlamalarını aralarında kaldırmak için, Topluluğu kuran Anlaşmanın 52 ilâ 56’ıncı (dahil) maddeleri ile 58’inci maddesinden esinlenmekte uyuşmuşlardır.

F) EKONOMİ POLİTİKASI

Madde 17: Anlaşmaya taraf olan her devlet, ekonomisine, fiyat seviyesi kararlılığı içinde devamlı ve dengeli bir genişleme sağlarken genel ödeme bilançosuna denge sağlamak ve parasına olan güveni devam ettirmek için gerekli ekonomi politikasını uygular.
Taraf devlet, bu hedeflere ulaşmak için konjonktür politikası ve özellikle mali politika ve para politikası uygular.
Madde 18: Anlaşmaya taraf olan devlet, kambiyo kurları konusunda ortaklık amaçlarının gerçekleştirilmesini sağlamaya elverişli bir politika uygular.
Madde 19: Türkiye ve Topluluk üyesi devletler, Anlaşmanın uygulanmasında, mal, hizmet, sermaye ve kişi akımının aralarında serbestleştirildiği ölçüde, mal, hizmet ve sermaye alış verişlerine ilişkin ödeme veya transferlerle ücret, sermaye transferlerinin, alacaklının veya faydalananların ikamet ettikleri memleket parası ile yapılmasına müsaade ederler.

G) TİCARET POLİTİKASI

Madde 21: Akit Taraflar, üçüncü memleketlerin ileride Topluluğa katılmaları veya ortak olmaları halleri de dahil olmak üzere, üçüncü memleketler karşısındaki ticaret politikasının koordinasyonunu ve bu alandaki karşılıklı çıkarlarının korunmasını sağlamağa elverişli bir danışma usulünü hazırlama konusunda uyuşmuşlardır.

TÜRKİYE’NİN AVRUPA BİRLİĞİ’NE ORTAKLIK ŞARTININ DÖNEMLERİ

Türkiye ile Avrupa Birliği arasında imzalanan Ankara Anlaşması’na göre Türkiye’nin ortaklığı şartlı olarak bazı dönemlerden geçmek suretiyle kabul edilmiştir.
Ortaklığın bu dönemleri:
1) Hazırlık Dönemi
2) Geçiş Dönemi
3) Son Dönem
olarak ayrılmıştır.

1) Hazırlık Dönemi
Bu dönem uzatma dışında, beş yıl olarak belirlenmiştir. (Bu dönem, Ankara Anlaşması’nın 1 Aralık 1964 tarihinde yürürlüğe girmesiyle başlamış ve Katma Protokol’ün yürürlüğe girdiği 1 Ocak 1973 tarihinde sona ermiş olup, 8 yıl sürmüştür.)

2) Geçiş Dönemi
Geçiş dönemi on iki yıl olarak tespit edilmiştir. (Bu dönem, Katma Protokol’ün yürürlüğe girdiği 1 Ocak 1973 tarihinden başlayarak, AB’ne tam üyelik başvurusunun yapıldığı 14 Nisan 1987 tarihine kadar sürmüş olup, 13 yıl 3,5 ay sürmüştür.)

3) Son Dönem
Ankara Anlaşması’nın 5’inci maddesinde son dönem şöyle belirtilmiştir: “Son dönem gümrük birliğine dayanır ve akit tarafların ekonomi politikaları arasındaki koordinasyonun güçlendirilmesini gerektirir” denilmektedir. Bu dönem, geçiş süresi dahil 22 yıl olarak tespit edilmiştir. Geçiş döneminin süresini 13 yıl olarak kabul edersek, son dönemde 9 yılı kapsamaktadır. Bu dönemin başlangıç tarihi olarak, 14 Nisan 1987’de yapılan tam üyelik müracaatı kabul edilirse, 9 yılın sonunda, yani 31.12.1995’de bu dönem son bulacaktır.

Devam Edecek

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şevki Çobanoğlu Arşivi

Vergi

31 Mayıs 2014 Cumartesi 06:00
SON YAZILAR