Sadık Küçükhemek

Sadık Küçükhemek

Ariel Şaron Mord Oldu

Ariel Şaron Mord Oldu

İsrail'in eski Başbakanı Sabra ve Şatilla kasabı Ariel Şaron yaklaşık 8 yıl bitkisel hayatta yaşadıktan sonra mord oldu yani cehennemi boyladı. Ecdadımız, Müslim ile gayrimüslimin ölümünü ayırt etmek için gayrimüslim öldüğü zaman söz konusu Fransızca kelimeyi kullanırdı; Müslüman Allah’ın rahmetine kavuştuğu zaman saygı ifadesi olan vefat kelimesini kullanırdı. Biz de bunu dikkate alarak yazımızın başlığını Ariel Şaron Mord oldu koyduk.

Sabra ve Şatilla katliamı 16 Eylül 1982 tarihinde İsrail yanlısı aşırı sağcı Hristiyan Falanjist milislerin Batı Beyrut'ta Sabra ve Şatilla adındaki Filistin mülteci kamplarını basarak çocuklar dâhil binlerce kişiyi katletmesi olayıdır. Sabra ve Şatilla kasabı Ariel Şaron bu olayın sorumlusu tutulmaktadır.

Allah’ın emri her canlı ölümü tadacaktır. Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulur: “Her can ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz.” (Ankebût, 57) dolayısıyla her nefis Allah’a hesap verecektir; Müslim gayrimüslim fark etmez.

 Kur’an-ı Kerim’de cehennem yakıtının insan ve taş olduğu ve o ateşin  kâfirler için hazırlandığı ifade edilmektedir.  Bu ateşten sakınmak gerekir. Bunun için iman edip gereğine göre amel etmek lazım.

Rabbimiz şöyle buyurur: “Eğer kulumuza (Muhammed’e) indirdiğimiz (Kur’an) hakkında şüphede iseniz, haydin onun benzeri bir sûre getirin ve eğer doğru söyleyenler iseniz, Allah’tan başka şahitlerinizi çağırın (ve bunu ispat edin).” (Bakara:23)

Bu ayetin devamında ise şöyle buyrulur: “Eğer, yapamazsanız -ki hiçbir zaman yapamayacaksınız- o hâlde yakıtı insanlarla taşlar olan ateşten sakının. O ateş kâfirler için hazırlanmıştır.” ( Bakara:24)

 İnanıp inanmamak serbesttir. Dileyen inanır, dileyen inanmaz; çünkü dinde zorlama yoktur. Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulur: “Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. O hâlde, kim tâğûtu tanımayıp Allah’a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.”

Yani inananlar, kendi hür iradeleriyle Müslüman oldukları için dinlerinin gereğine göre hareket etmeleri gerekir; aksi halde şer’i müeyyideler onlar için uygulanır. Bu sebeple inanan insan dinde zorlama yoktur, ben dinimin icaplarını dilersem yerine getiririm, dilersem getirmem diyemez. Bu hüküm, inanmayanlar için geçerlidir.

İnanmayanlar ise ebedi âlemde ebedi cehennemde kalacaklardır. Fakat her kâfirin azabı aynı olmayacaktır. Mesela Hz. Peygamber (s.a.v.)’in amcası Ebu Talip ile Sabra ve Şatilla kasabı Ariel Şaron’un azabı aynı olması mümkün mü? Ebu Talip yeğeni Hz. Peygamberi düşmanlarına karşı himaye etmiştir. Ariel Şaron ise Allah’ın nurunu söndürmek için hareket edenlerle birlikte hareket etmiştir. Yani Filistin topaklarını ve İslâm’ın kalbi Kudüs’ü işgal etmiştir. Binlerce masum Filistinliyi çocuk, kadın- ihtiyar demeden katletmiştir. 

Halife Hz. Ömer (r.anh) Efendimiz, Yahudileri İslam’ın kalbi olan Hayber’den çıkartmış ve Kudüs’ü fethetmişti.  Hz. Peygamber (s.a.v.) Efendimizin buyurduğu gibi iki din yani İslamiyet ve Yahudilik Arap yarımadasında birlikte yaşaması mümkün değildir. Bu sebeple Yahudiler Kudüs ve çevresinden çıkartılması gerekir. Aksi halde dünya barışından söz edilemez ve her yerde kan oluk oluk akmaya devam eder.

Ariel Şaron Kimdir?

Sabra ve Şatilla kasabıdır. 1928'de doğmuştur. Tel Aviv Üniversitesi'nde Hukuk Fakültesi’ni bitirdikten sonra orduya katılmıştır.  Bu insan kasabı, orduda iken 1953 yılında bir Filistin köyünü basmış ve 60 masum insanı öldürmüştür. Bu katliamda askerlerine "herkesi öldürün" emrini verdiği söylenen Sabra ve Şatilla kasabı Şaron 1967'deki 6 Gün Savaşı'nda da ordu mensubuydu.

İsrail ordusunda görevliyken 1973 yılında siyasete atılmıştır. Milli Savunma Bakanı olmuştur. 1982 Lübnan Savaşı sırasında kadın ve çocuklar dâhil 3500 Filistinlinin katledildiği Sabra ve Şatilla katliamlarından da sorumlu tutulmuştur. Bu sebeple bakanlık görevinden ayrılmak zorunda kalmıştır.

Söz konusu cani, 1990'lı yıllarda yeniden bakan olmuştur ve Batı Şeria ile Gazze'de 1967 işgali sırasında alınan bölgeleri yerleşime açmıştır. 2001 yılında Başbakan olmuş, görevi anında mazlum Flitsin halkının duasıyla felç geçirdikten sonra sekiz yıl bitkisel hayat yaşayarak dünyada da cezasını çekerek mord olmuştur.

Allah daha iyi bilir, inanıyorum ki,  bu sekiz yıllık bitkisel hayatında kanı akıtılan masum Flitsin halkının ruhaniyeti –her biri- bu caniyi hesaba çekip ve yargıladıktan sonra cezasını vermiştir.

Şükürler olsun bir zalim daha mord olmuştur. Sıra Esed zalimindedir. İnşallah bu zalim de yakında mord olur ve böylece Suriye halkı kurtulur.

İsveç Dışişleri Bakanı Bildt’in dediği gibi söz konusu insan kasabı Şaron, “Büyük İsrail lideri, Mükemmel askeri komutan, aynı zamanda barışın önemini kavramış akıllı bir devlet adamı” değildir. Söz konusu Bakan da aynı zihniyetten olduğu için böyle demiştir. Çünkü zalimler, liderliği, komutanlığı, barışı ve akıllı devlet adamlığını masum insanları öldürüp dünyayı sömürmek şeklinde algılamaktadır, zalimlerin tabiatının gereğidir bu; zalimlerden başka ne beklenir?  Hoşça kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sadık Küçükhemek Arşivi
SON YAZILAR