'Zor bölgelerdeyiz'

'Zor bölgelerdeyiz'

İHH'nın 23 yıldır en yoğun savaşların yaşandığı yerde bulunduğunu kaydeden Hasan Hüseyin Uysal, “Bir yandan çatışmalar sürerken, biz gönüllülerimiz ile oradaki mağdurlara yardım dağıtıyoruz. En büyük farkımız bu” dedi

RÖPORTAJ: MEHMET AKİF SÜTÇÜ

DÜNYANIN HER YERİNDE

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Derneği Konya Şube Başkanı Dr. Hasan Hüseyin Uysal,  Kurban Bayramı öncesi derneklerinin faaliyetleri hakkında bilgi vermek üzere gazetemize röportaj verdi. Dünyanın 99 ülkesinde bulunduklarını belirterek, "Biz sadece et bırakıp geri gelmiyoruz. Kurbandan sonra da yetimhane başta olmak üzere o bölgedeki insanların mağduriyetlerini giderecek çalışmalar yapıyoruz" dedi.

ÇATIŞMALARIN ORTASINDA YARDIM

Derneklerin yoğun çatışmaların yaşandığı sıcak bölgelerde de aktif olduğunu ifade eden Uysal, "Çatışma alanındaki mağdur insanlar tamamen terk edilmiş olabiliyorlar. İşte biz orada bulunuyoruz. Orada bir yandan çatışma sürerken biz bir yandan da dağıtabiliyoruz. Suriye içlerine girebilen tek yardım kuruluşuyuz" diye konuştu.

 

*İlk olarak KONYA İHH İnsani Yardım Derneği hakkında kısaca bilgi verir misiniz?

-23 yıldır mümkün olduğu kadar dünya coğrafyasında geniş bir alana ulaşmaya çalışıyoruz. İHH, İslam dünyasında insani yardım amaçlı kurulmuş ilk teşkilattır. Ulaştığı alana bakıldığında en büyük teşkilattır. İslam dünyasında en geniş sahada hizmet veren, en çok bölgeye ulaşan ve mağduriyet gideren bir özelliği taşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nin elçiliğinin olmadığı yerlere kadar hizmetlerimiz var. İslam dünyasının nabzını tutmak hususunda İslam dünyasının acılarını merhem olmak hususunda, biz devletten bile daha büyük bir alanda bulunmaktayız.

 

*Kurban Bayramı'na sayılı günler kaldı. İHH'nın bu kurbandaki çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?

-Biz kurbanda dünyanın değişik yerlerine görevliler gönderiyoruz. Görevlilerimizin eli ile onların şahitlikleriyle bölgelerde kurbanlıklarımızı kesiyoruz. Görevlilerimiz, bölgelerde kurbanlıklarımızın kesildiğini ve ihtiyaç sahiplerine ulaştığını yerinde görüyorlar ve denetimlerini yapmış oluyorlar. Biz yalnızca kurban göndermiyoruz. Aynı zamanda kurbanlarda kurduğumuz irtibatları yıl boyu sürdürüyoruz. Bizim teşkilat olarak farkımız bu, yalnızca insani yardım götürmüyoruz. Bu zamanda kurduğumuz irtibatlarla o ülkelerin bölgelerin kültürel ihtiyaçlarını dini ihtiyaçlarını ve gıda-yiyecek gibi ihtiyaçların ötesindeki başka ihtiyaçlarını da karşılıyoruz. Onların kendi bölgelerinde herhangi bir zulme maruz kaldıklarında bunu gidermek hususunda da onlara yardım ediyoruz. Bizim kurban çalışmamız orijinal ve farklı bir hizmete vesile olmuş oluyor. Yalnızca kurban kesmiyoruz. Kurban kesmenin ötesinde o bölgede tümüyle haberdar olmaya ve o bölgenin ihtiyaçlarını hepsini tespit etmeye bu ihtiyaçlara yönelik ihtiyaçlar cevap veriyoruz. Bütün bunlar için yıl boyu gayretlerimizi sürdürüyoruz.

 

*Kurban Bayramı'nda hangi bölgelere ağırlık vereceksiniz?

-Biz, 99 ülkede kurbanımızı keseceğiz. Bu hususta 550 lira tek fiyat belirledik. Tek fiyat belirlememizdeki amaç ise dünyanın bazı bölgelerinde yoksulluk olmakla birlikte bu bölgelerde kurban fiyatları pahalı da olabiliyor. Gazze'de hayvan girişimi oldukça zor. Kurban fiyatları oldukça pahalı. Şimdi biz düşük fiyat belirlediğimiz takdirde dostlar alışverişte görsün maksadıyla sembolik bir kurban keseceğiz gibi bir husus söz konusu olamaz. Biz Gazze'nin hakkı kadar Gazze'de Kosova'nın hakkı kadar Kosova'da ya da dünyada kurban fiyatı ne kadar pahalıysa ve orada maalesef mağdur Müslümanlar var. Biz orada da kurban kesebilmek için tek fiyat uyguluyoruz. Bizim çalışmamız da bölgelerin Müslüman nüfusu, mağduriyet oranları belirlenen kat sayılarla çarpılmak suretiyle hangi bölgelerde kaç tane kurban keseceğimiz belirleniyor. Adalet ile bir şeyi paylaştıran ortadaki nimeti paylaştıran bir baba gibi, merhametle ortadaki bir nimeti paylaştıran bir anne gibi, kardeşlikle ortadaki nimeti paylaştıran bir ağabey gibi abla gibi davranmaya çalışıyoruz. Biz böylece İslam dünyasının her yerinde aynı anda, aynı bayram olsun diye çabalıyoruz. Bizim farkımız bu biz Küba'da da bulunuyoruz. Gazze'de de bulunuyoruz. Balkanlarda, Afrika'da ve Asya'da özetle dünyanın her bulunuyoruz. Ümmet bilincini bu şekilde geliştirmeyi istiyoruz.

 

*Kurban yardımı yaptığınız bölgelerde bu yardımların devamını nasıl sağlıyorsunuz?

-Bizim kurbandan sonra da orayla kurduğumuz bağlantılar orayla ilgilenmemizi gerektiriyor. Yalnızca et götürüp bırakmıyoruz. Oradaki yetimlerle ilgileniyoruz. Okul ihtiyacı ile ilgileniyoruz. Dini eğitimle ilgileniyoruz. Söz gelimi Miyammar'ın işgali altındaki Arakan bölgesindeki insanı durumun iyileştirilmesi için de oradaki hakim otorite nezninde çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Civardaki diğer ülkelerle de girişimlerimiz oluyor. Teşkilat olarak devlet değiliz ama devletin yapabildiği işleri biz de yapıyoruz.

Geçen yıl 45 bin dolaylarında hisse dağıttık. Aynı oranı bu yıl da yakalayacağız. Halkımızın desteği ile bu rakamı yukarıya taşımayı düşünüyoruz. Bu özverili çalışmamızı devam ettirdiğimiz takdirde halkımızın teveccüh edeceğini ümit ediyoruz.

GAZZE'YE DE ARAKAN'A DA GİDİYORUZ

*Orta Doğu'da şiddetli çatışmalar devam ediyor. Bu bölgelere yardımları ulaştırmakta güçlük çekmiyor musunuz?

--Biz zor bölgelerde varız. Dünyanın her yerinde bulunmak başka bir şey ama özellikle zor yerlerde bulunmak başka bir şey. Çatışma alanındaki mağdur insanlar tamamen terk edilmiş olabiliyorlar. İşte biz orada bulunuyoruz. Orada bir yandan çatışma sürerken biz bir yandan da çalışmalarımızı gönüllülerimiz ile orada yardım dağıtabiliyoruz. Biz Suriye içlerine kadar ihtiyaç sahiplerine ulaşabiliyoruz. Buralara ulaşabilen tek yardım kuruluşuyuz. Aynı şekilde biz Gazze'nin içine yardım ulaştırabiliyoruz. Orada az açılan kapı imkanlarını değerlendirip Gazze'ye ulaşabiliyoruz. Biz Arakan'daki mülteci kamplarına giden bir teşkilatız. Zaman zaman da riskli olmasına rağmen bunu yapabiliyoruz. Yani biz Ortadoğu olsun, Asya olsun. Başka yerlerde olsun zor ve tehlikeli yerlerin yardımına koşuyoruz. Bu manada tek olan bir teşkilatız. Sadece güvenliğin sakinliğin, ulaşım kolaylığının olduğu, hayvanların ucuz olduğu yerlere gitmiyoruz. Gerginliğin olduğu çatışmanın olduğu o bölgedeki kurban fiyatlarının pahalı olduğu özetle her bakımdan zor olan bölgelerde de bulunuyoruz. Ümmet içerisinde tam bir dengede durmaya çalışıyoruz. İnşallah ümmetin ümidi olmak konusunda elimizden geleni yapıyoruz.

 

*İnsanların yardım kampanyalarını desteklemelerini nasıl buluyorsunuz. Derneklerin yeterli ilgiyi gördüğünü düşünüyor musunuz?

- Bu hafta bizim için önemli. Genellikle insanlar gayret sarf ediyorlar ve bayrama kadar olan süre yaklaşınca bağışlar artıyor. Bu yıl da yardımlar aratarak devam ediyor. Halkımıza çok teşekkür ediyoruz. Halkımız 23 yıldır İHH'yı bağrına bastı. Allah'a hamd olsun, alnı ak kocaman bir gönüller ordusuyuz. Bizim hizmetimizin karşılığını Allah gönüllerimize veriyor inşallah. Bütün İslam dünyasında ümmet bilincinin yeşermesiyle gösteriyor. Allah'a bu bakımdan ne kadar şükür etsek azdır. Özellikle Konya'nın vatandaşı kardeşlik nedir? Bunu çok iyi biliyor. İslam'ın gerektirdiği kardeşliğin manasını iyi kavrayan bir halk. O bakımdan da biz halkımızın gayretleri için teşekkür ediyoruz. Devamını arzu ediyoruz. Allah'ın bizi hep birlikte yüceltmesi için dua ediyoruz.

*Gittiniz bölgelere kalıcı eserler bıraktığınızı söylediniz. Bu kalıcı eserlerden birkaçını paylaşabilir misiniz?

- Bizim savaşların olduğu, felaketlerin olduğu bölgelerde yetimhanelerimiz var. Pakistan'da da birçok yetimhanemiz var. Tayland'ın işgal altında olan Patani bölgesinde yetimhaheler var. Dünyanın başka yerlerinde de yetimhanelerimiz var. Son olarak Mora'da Müslümanlar bir özerklik kazandı. Şimdi Mora'da yetimhane kuruyoruz. Bir kız yetimhanenin inşaatını üstlendik. Onun için bağış topluyoruz. Önümüzdeki günlerde temel atılması için oraya birkaç arkadaşımızı göndereceğiz. Pakistan'da da daha önce yetimhane yaptık. Yeni bir yetimhaneyi de biz yapacağız. Onun hususunda da bağışlar başladı. 1 yıl gibi süre içerisinde tamamlanmasını Allah'tan ümit ediyoruz. İhtiyaç olan yerlere yetimhane, camii, İslam Kültür Merkezi, eğitim merkezleri açıyoruz. İnşallah Allah İslam alemindeki sıkıntıları giderecek.

 

 

 

Hasan Hüseyin Uysal kimdir?

 

1960 yılında eskiden Çumra ilçemize bağlı iken halen yeni ilçelerimizden Güneysınır’a bağlı olan Mehmed Ali Köyü’nde doğdu. İlk ve orta eğitimini Konya’da tamamladıktan sonra 1978 Ortadoğu Teknik Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nde kimya mühendislik eğitimine başladı. Daha sonra tıp eğitimi görmeye karar vererek ODTÜ’den ayrıldı. 1984 yılında Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne başladı. 1990'da Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Bir süre Konya Devlet Hastanesi Acil servisinde görev yaptı. 1991-1992 yıllarında yedek subay olarak vatani görevini yerine getirdi. Daha sonra aynı yerdeki görevine dönerek, kısa bir süre sağlık ocağında ve 2 yıl kadar da Konya Huzurevi’nde çalıştıktan sonra 1996 yılında Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde göz hastalıkları dalında ihtisasa başladı. İhtisastan sonra Erzurum SSK Bölge Hastanesi’ne göz hastalıkları uzmanı olarak atandı. 2003 yılına kadar Erzurum’da çalıştıktan sonra 2003 Eylül’ünde SSK Konya Bölge Hastanesi’ne başladı. Birkaç ay hizmetten sonra memuriyetten ayrıldı. Halen mesleğini Özel Selçuklu Hastanesi’nde Göz Hekimi olarak mesleğini sürdürmektedir. Birçok sivil toplum kuruluşunun kurucular heyeti ve yönetim kurulunda yer alan Uysal, Ocak 2015 tarihinden beri Konya İHH Başkanlığını sürdürmektedir. Hasan Hüseyin Uysal evli ve dört çocuk babasıdır.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum