Yeterince önlem alınamadı!

Tüm dünyayı kasıp kavuran, hayatın olağan akışını alt üst eden ve insan hayatının sonlanmasına sebebiyet veren Koronavirüsün, olumsuz etkisi her geçen gün artıyor. Türkiye'de Koronavirüs dolayısıyla 356 vatandaşımız hayatını kaybetti. 18 bin 135 kişiye de korona teşhisi konuldu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise Türkiye'nin merakla beklediği konuya açıklama getirerek, iller bazında vaka ve ölüm sayılarını ilk kez açıkladı. Açıklanan verilere göre  Konya'nın 584 ile vaka sayısında Türkiye'de 4'üncü sırada yer aldığı belirtildi. Ölü sayısında da Konya'nın ilk 5'te yer aldığı söylendi. Konya'daki muhalefet partilerinin Milletvekilleri, vaka sayısının yüksek olduğu illerde sokağa çıkma yasağının getirilmesi gerektiğinin altını çizerek, bu süreçte de vatandaşa gerekli maddi ve manevi desteğin verilmesinin de kaçınılmaz bir gerçek olduğunu aktardı. 

DERHAL SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI İLAN EDİLMELİ

Konya'daki vaka ve ölüm sayısı ile ilgili Merhaba Gazetesi'ne özel değerlendirmelerde bulunan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konya Milletvekili Abdüllatif Şener,  “Türkiye'nin her tarafına yayılmış bir virüsten bahsediyoruz” dedi. Koronavirüsün sadece Türkiye'nin değil, bütün dünyanın sorunu olduğunun altını çizen Şener, Konya'nın bu virüsten en fazla etkilenen illerden biri olmasının, kendilerini üzdüğünü aktardı. “Böyle bir şeyi temenni etmezdik” diyen Şener, daha sonra şunları kaydetti: “Rakamlar büyük görünmemek ile birlikte Konya olarak Türkiye'de dördüncü sıradayız. Konya'da virüsün görülmesinin bilmediğimiz boyutları vardır mutlaka. Çok sayıda Konyalı Kabe'yi ziyaret etti. Umreden dönenler ile ilgili karantina uygulandı. Karantina ortamı ile ilgili çokça eleştiriler oldu. Verilen rakamların da karantina ortamına  ne kadar ait olduğunu bilmiyoruz.Sadece öldürücülüğü ile değil, etkileyiciliği ile de değerlendirmek lazım bu virüsü. Bu noktaya nasıl gelindiği ile ilgili tam bir açıklama yok. Ülkemizin hassas olduğu bir noktada resmi açıklamalara itibar etmek durumundayız. Türkiye genelinde çok ciddi eksikliklerin olduğunu da belirtmekte fayda var. Bazı işyerleri kapatıldı ama kayıpların önlenmesi adına bir paket sunulmadı. Çoğu ülkede işverene, işçiye karşılıksız para verileceği söylendi. Diğer ülkelerde gerekli bütün tedbirler alındı. Türkiye'de bu kapsamda açıklanan bir paket yok. Sokağa çıkma yasağı getirilmeli, iş yerlerinin faaliyetlerine ara verilmesi kararı alınmalı. İş yerlerinin kayıplarının devlet tarafından karşılanması gerekir. Şehirde sokağa çıkma, çok riskli bir hal aldı. İnsanların can emniyeti önemli. Aynı zamanda insanımızın iş ve aş derdinin olduğu da bilinmelidir.”

HER GEÇEN GÜN BİZİM ALEYHİMİZE İŞLİYOR!

Hükümetin açıkladığı önlem paketinin çok zayıf olduğunu ifade eden Şener, “100 milyar TL'lik bir paket açıkladıklarını söylediler. Daha sonra parça parça açıklananlar buna dahil mi? Oysa bu paket, bizim hesaplarımıza göre 35-45 milyar TL'lik bir paket. Türkiye'de şu süreçte ciddi bir ekonomik paketin olması gerekir. Hayati bir durum yaşıyoruz. Tüm dünyada parasal genişleme politikaları uygulandı. Merkez Bankası kaynakları ivedilikle kullanılmalı. Kim hangi ilde kaç vaka var bilmiyordu. Biz de resmi açıklama olmadığı için bir şey söyleyemiyorduk. Bugün diyeceğimiz tek şey, hükümetin ekonomik gerekçeleri göz önünde bulundurarak, sağlık alanında mutlak yapılması gereken şeyleri gevşek tutuyor. Sıkı kontroller en başta alınmalıydı. Zaman geçtiktçe aleyhimize işleyen bir süreç var. Bu sürecin ne kadar daha devam edeceğini de bilmiyoruz. Bakın bazı iş yerleri ile ilgili kapatma kararı alındı. Buralarda çalışan insanlar vardı. Günlük olarak çalışıyordu çoğu da. Konya'dan 'İşe gidemiyorum, ekmek param kalmadı' diye telefonlar alıyorum. Devlet bu zararları garanti altına almadan, işletmeleri kapatma kararı da almamalıydı. Bir vatandaşımızı evde tutacaksanız, aşını ve ekmeğini de vereceksiniz” dedi.  

SOKAĞA ÇIKMA YASAĞININ KONULMASI ELZEMDİR

Koronavirüs salgını bilançosunun  her geçen gün ağırlaştığını dile getiren Saadet Partisi Konya Milletvekili Abdülkadir Karaduman ise şunları ifade etti: “İller bazında hastalığa yakalanan vatandaşlarımızın sayısı açıklanmış oldu.  Açıklanan rakamlar, durumun özellikle metropol illerimiz için endişe verici olduğunu ortaya koymaktadır. Nüfus yoğunluğunun fazla olduğu illerimizde virüsün yayılma hızının yüksek olacağı açıktır. Bu kapsamda; başta İstanbul olmak üzere metropol illerimizde yeni tedbirlerin alınması önem arz etmektedir. Koronavirüs vaka sayısı Konya’da 584'tür. Bu süreçte, İstanbul’un ve özellikle diğer 4 ilin en önemli problemi bu illerde yaşayan vatandaşlarımızın evde kalmasının sağlanamamasıdır. Bu illerimiz nüfus yoğunluğunun fazla olduğu ve dolayısıyla hastalığın yayılma hızının da yüksek olacağı illerimizdir. Gelinen nokta, Anadolu insanının toprağını bırakarak metropollere göçünün sebep olduğu felaketlerden birini de açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Bilançonun her geçen gün ağırlaştığı İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli ve Konya’da farklı tedbirlerin alınması zaruridir. Pandeminin üremesi ve bulaşma sürecine baktığımızda, Sokağa çıkma yasağı kararı alınmadığı takdirde her geçen gün, geciken bir karara dönüşmekte ve anlamını yitirmektedir. Bu durumda sokağa çıkma yasağının konulması elzemdir. Aksi halde kural olmadığı sürece de salgının yayılmasını engelleme şansımız yoktur. Bu çerçevede, bu illerimizde sokağa çıkma yasağı ilan edilmeli, işçilerin ücretini devletimiz karşılayıp, işverenlere yeni bir yük yüklenmemelidir.  Esnaflarımızın kirasını devlet üstlenmelidir. Kayıtsız çalışan veya gündelik çalışan işçilerimizin ücretleri, valiliğe başvuru üzerinden yapılan bağışlardan karşılanmalıdır. Vatandaşlarımızın elektrik/su/doğalgaz faturalarının ertelenmesi mümkünse tahsilat yapılmaması gerekmektedir. Bankaların teşvik edilip bireysel kredi ve kart ödemelerinin ertelenmesi gerekmektedir. Hanedeki birey sayısına göre 1000'er lira maddi destek sağlanması gerekmektedir.” 

KONYALI RİSK ALTINDA SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI GELMELİ

İYİ Parti Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş, Konya'nın dış dünya ile temasının yüksek olmadığını dile getirdi. 17 Aralık Şeb-i Arus gününe kadar Konya'da bir belirtinin olmadığını, dünya genelinde vakaların görülmeye başlaması ile birlikte de tedbir amaçlı yine Konya'da turistlere yönelik yeterince önlemin alınmadığını ifade eden Yokuş, “Konya'da görülen vaka sayısı 584. Hayatını kaybeden vatandaşımızın sayısı da 7. Çok üzülüyoruz. Ocak ayından sonra Konya'ya Çin'den ve İran'dan gelen turistlere bir önlem alınmalıydı. Konya vaka sıralamasında Türkiye'de ilk 5 içinde yer alıyorsa demek ki tedbirlerimiz yetersiz kalmış. Ben bunları siyaset veya muhalefet yapmak için söylemiyorum. Geçmişi de konuşmanın aslında çok bir önemi yok. Konya'da vaka sayısının yüksek olmasının en büyük nedenlerinden biri de Umreciler oldu. Anladığımız bir gerçek daha var. Tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüsün çoğu ülkeyi kasıp kavurduğu günlerde  Türkiye'nin son Umreyi yapmaması gerekirmiş. Ayrıca ülkemizin sınırlarının güvenli olmadığı da bir gerçek. Yakalanmayan kaçak göçmen sayısı da fazla. Ocak ayından itibaren ciddi tedbirler alabilseymişiz, Türkiye genelinde ve Konya'da vaka ve ölüm sayısı bu kadar fazla olmazdı. Her geçen gün endişemiz artıyor. Vaka ve ölüm yoğunluğunun tespit edildiği yerlerde gerekirse karantina uygulanması gerekir. Sokağa çıkma yasağı acilen Konya'da da uygulanmalı. 4-5 büyükşehir kontrol altında tutulursa bu beladan da bir an evvel kurtulacağız. O zaman kaybımız daha az olur. Sokağa çıkma yasak gelmeden geçirdiğimiz her bir gün, bizim aleyhimize işliyor” şeklinde konuştu.

BU İŞİN ALTINDAN KALKAMAYACAKLARINI DÜŞÜNÜYORLAR

“Ama bir gerçek de var; hükümet, sokağa çıkma yasağına hazır değil” diyen Yokuş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Korkuyorlar, uygulamanın altından kalkamayacaklarını düşünüyorlar. Şuan sistem işlemiyor. Hükümet, ekonomik olarak da bu işin altından kalkamayacağını düşünüyor. Sokağa çıkma yasağı demek, 20 milyon haneye günlük gıda ve gerekli ihtiyaçları götürmek demek. En az 1 milyon insanın organize edilmesi demek.  Bazı şeyler bu kadar zor olmamalı. 65 yaş üstü emeklinin maaşının dağıtımını yapamadılar, sokağa çıkma yasağını nasıl getirecekler? Devlet, hazırlıklıyız dese de bu süreçte bazı şeylere hazır olmadıkları görülmüştür. Ekonomik olarak endişeye kapıldılar. 3 hafta karantina altında kalsaydık, belki biz bu işten minimum düzeyde zararla sıyrılırdık. Uzadıkça zarar görüyoruz. Hem insan kaybımız hem de ekonomik olarak kaybımız böyle giderse daha fazla olacak. En küçük bir felakette yardım topluyoruz. Bir gün de benim devletim de desin ki 'Vatandaşım sen merak etme, ben senin ekmeğini ve aşını veririm.' Türkiye, böyle bir konumda değil. Çoğu ülke lideri, 'Biz size bakarız' diyor. Biz de ise yardım toplanıyor. Hangi ligdeyiz biz? Avrupa liginde olmadığımız kesin. Yardım toplanacaksa, devletin kurumları toplasın. Altını çizerek söylüyorum, Konyalı yoğun risk altında.” 

EMRE ÖZGÜL