Yeni sisteme destek

Yeni sisteme destek

Türkiye İmam-Hatipliler Vakfı (TİMAV) Genel Başkanı Ecevit Öksüz, "Yeni sınav sistemişle öğrenciler sınav stresinden uzaklaştırılmas isteniyor. İmam Hatip liseleri de nitelikli okullar arasında hak ettiği yeri alacaktır" dedi

Türkiye İmam-Hatipliler Vakfı (TİMAV) Genel Başkanı Ecevit Öksüz, yeni sınav sistemi ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı.  Öksüz, "Liselere geçiş sürecinde öğrencilerimizin tabi tutulduğu TEOG sınavlarının kaldırılması ve yerine getirilen “Sınavsız Mahalli Yerleştirme Sistemi”nin tüm öğrencilerimize olduğu gibi eğitim camiamıza da hayırlı olmasını diliyoruz. Öğrencilerimizin ikamet adreslerine en yakın okullara gidebilecek olmasının önünü açan yeni sistemi birçok açıdan olumlu bir uygulama olarak değerlendiriyoruz. Yeni sistem ile dileyen öğrencimiz düzenlenecek olan merkezi sınava girebilecek, dileyen öğrencimiz de en yakınında bulunan bir okula kaydını yaptırabilecek" dedi. Öksüz, açıklamasını şu şekilde sürdürdü: "Bu yöntemle tüm öğrencilerimizin ağır sınav stresinden kurtulmasını, sınavda aldığı puana göre evinin çok çok uzağında bulunan bir okula kaydolma zorunluluğunun ortadan kalkmasını, ortaokulda birlikte eğitim gördüğü arkadaşları ile aynı okullarda eğitimine devam etme fırsatı bulabilecek olmasını yerinde ve doğru bir yöntem olarak değerlendiriyoruz. Akademik başarısı yüksek ve sınava girmek isteyen öğrenciler için katılımı isteğe bağlı bir sınavın yapılıyor olmasını da önemli buluyoruz. Böylelikle dileyen sınava girip akademik anlamda proje okulları olarak nitelendirilen eğitim kurumlarına girmek için yarışacak, dileyen öğrencimiz de mahallesindeki okulunda eğitimine devam edebilecektir. Mahalle bazlı kayıtlarda oluşabilecek talep yığılmalarının önüne de, diploma not ortalaması esasına göre kayıt yapılarak geçilecek olması akademik başarı kriterlerinin gözardı edilmediğini göstermesi itibariyle kıymet arz etmektedir.

ADALETSİZLİK KANAATİNİN OLUŞMASININ ÖNÜNE GEÇİLMELİDİR

Bu noktada özellikle dikkat edilmesi ve yeni sistemde hassasiyetle yapılandırılması gereken başlıklar; ortaokul not ortalamasında oluşabilecek adaletsizliklerin önüne geçilmesi ve sınavla öğrenci alacak okulların türlerinde ve sayısında dinamik ve sürdürülebilir, genel kabule mazhar olacak bir yapının kurulmasıdır. Bu okul türleri, her yıl yeniden gözden geçirilmeli ve yeni okullar eklenebilirken, belirlenen kıstaslara uymayan okullar da sistemden çıkarılabilmelidir. Okulların ve öğretmenlerin, ödüllendirilebileceği bir sistemin kurulması da eğitim sistemimiz adına ümit verici olabilir. Türkiye’de yapılan her yeni uygulamanın, yenilenme ve gelişimin önünde ısrarla karşı duruş sergileyen kesimlerin bu sisteme dair getirdikleri eleştirel yaklaşımların birçoğu ya gerçeği yansıtmamakta ya da sadece muhalefet yapmak niyetiyle provoke amaçlı yapılmaktadır, diye düşünüyorum. Bu noktada, provokasyon ve muhalefet duygularından arınmış “yerli ve milli” bir eğitim sisteminin inşasına hizmet etmek amacını toplum olarak benimsemeli ve eğitimi ideolojilerden ayrı bir zeminde değerlendirebilmeliyiz.

YENİ SİSTEMİ FIRSATA ÇEVİRMELİYİZ

Yeni sistemi bu manada bir fırsat olarak görmeli, bir fırsata çevirmeliyiz. Bu sistemden neşet edecek; sınav baskısını en aza indirmiş ve zamanla tamamen ortadan kaldıracak, öğrencilerimizin ve velilerimizin eğitimde eşitsizlik duygularını zedelemeyen, sadece akademik başarıyı önemsemeyen, toplumsal ve sosyolojik dinamikleri de göz önünde bulundurarak öğrencilerin yetenek ve kabiliyetlerine göre okul türlerine yerleştirmelerin yapılabildiği yeni bir eğitim modelini elbirliğiyle oluşturabiliriz. Tartışmamız gereken eğitim sistemimizi topyekûn bir işbirliği ruhuyla toplum olarak yeniden dinamik bir model ile inşa etmemiz gerektiği olmalıdır. Günübirlik, ideolojik ve önyargılı yaklaşımlar ile arzu edilen eğitim modelini oluşturmamız düşünülemez.  Yeni sistemle İmam Hatip Liseleri’nin kontenjanlarının doldurulacağı, her mahallede İmam Hatip Lisesi açılarak öğrencilerin bu okullara mecbur bırakılacağı gibi yaklaşımlar eğitim sistemimize şaşı bakan, toplumun dini ve değerleri ile tarihi süreç içerisinde sürekli çatışma halinde olan kesimlerin gerçek dışı ve maksatlı yaklaşımlardan başka bir şey değildir."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum