Süleyman Küçük

Süleyman Küçük

Uydurulmuş Dinin Namazı

Uydurulmuş Dinin Namazı

Allah(cc) Rasûlünün(sav) Kur’anı Kerim'deki övülmüş yüksek ahlakını, örnekliğini ve bu örnekliğin Kur’an ayetlerinin tefsiri olarak hayata uygulanması mahiyetindeki sahih sünnet ve hadislerini kabul etmeyen zümrenin inandığı düşünceye uydurulmuş din, bu dine inananlara da Kur’an'cılık dini mensupları dediğimizi bir kere daha ifade ederek söze başlamış olalım.

Uydurulmuş dinde geçmiş Peygamberlerden(as) beri yapılagelen pek çok ibadetin vahiyle düzenlenmiş yeni şekillerinin Rasûlullah'ın(sav) tarafından ümmetine gösterildiği ve talim edildiği kabul edilmez ve kişinin anlayışına göre şekillenen bir ibadet şekli kabul edilir.

İslamın temel ibadetleri olan Namaz, Hac, Zekât ve oruç bu kabilden, yani Rasûlullah(sav) tarafından gösterilen ve talim edildiği/ettirildiği kabul edilmeyen ibadetlerdir.

Rasûlullahın(sav) 10 yıl kadar Medine-i Münevvere'de Mescid-i nebevide ashabına imamet yaptığı da görmezden gelinir ve Namaz yani Kur’an'daki ifadesi ile Salât, bu günkü uygulandığı şekli ile kabul edilmez ve hatta haşa şirk olarak kabul edilir.

Uydurulmuş din mensuplarının kendi aralarındaki küçük farklıları bir kenara bırakırsak, Namaz ibadetinin bizatihi kendisi, vakitleri ve rekâtları ile kılınış şekillerindeki esaslı farklılıkları şöyle sıralayabiliriz.

- Uydurulmuş dinde bu günkü anlamda Namaz olarak bilinen ve Kur'an ifadesi ile adı Salât olan ibadet konusundaki asıl ayrışma böyle bir ibadetin varlığı ve yokluğu konusundaki ayrışmadır. Ve uydurulmuş din mensupları bu konuda kesin olarak ikiye ayrılmış durumdadırlar.

- Uydurulmuş din mensuplarının bir kısmı, İslam Dini'nde bu günkü kılındığı şekliyle Namaz diye bir ibadetin olmadığını, Kur’an'ı Kerim'de Allah’ın(cc) böyle bir ibadet emretmediğini ve Rasûlullah'ın(sav) da böyle bir ibadet yapmadığına inanmaktadırlar.

- Uydurulmuş din mensuplarının Namaz ibadetini kabul etmeyen kısmı, Allah’ın(cc) böyle bir ibadet modelinin yok olduğunu, insanlara böyle bir şeyi yüklemediğini, ritüeller dedikleri ibadetlerin insanların hayatına yüklenmesi halinde insanlık içinde fitneye sebep olacağına inanmaktadırlar.

- Uydurulmuş din mensuplarının Namaz ibadetini kabul eden kısmı ise, adı Salât olan bu günkü anlamda Namaz denilen bir ibadetin kadim bir ibadet olarak var olduğunu ama bu günkü uygulanan şekilde olmadığını iddia etmektedirler.

- Uydurulmuş din mensuplarının Namaz ibadetini kabul eden bir kısmı, Namazın günün başlangıcı ve sonu olan sabah ve akşam vakitleri ile sınırlı olmak üzere ikişer rekat olarak kılınması gerektiğine inanmaktadırlar.

- Uydurulmuş din mensuplarının Namaz ibadetini kabul eden bir başka kısmı ise, Namaz ibadetinin sabah, orta ve akşam olmak üzere 3 vakit olarak kayıtlı olduğuna ve Orta Namaz olarak bilinen Salât ül Vüstâ nın da öğle namazı olduğuna inanmaktadırlar.

- Uydurulmuş din mensuplarının Namaz ibadetini kabul eden bir diğer kısmı ise, Namaz ibadetinin Kur’an'da 5 vakit ile kayıtlı olduğunu, ancak her vakit namazının sadece 2 şer rekat kılınması gerektiğine inanmaktadırlar.

- Uydurulmuş din mensuplarının namaz ibadetini kabul eden bir diğer bölümü ise,  Kur’an'da Namazların rekat sayıları ile ilgili kesin bir bilginin olmamasından yola çıkarak, Namazda rekat sayısı diye bir sınırlamanın olamayacağını ve sayının kişiye göre değişebileceğine inanmaktadırlar.

- Uydurulmuş din mensuplarının Namaz ibadetini kabul eden bir başka bölümü ise, Orta Namaz olarak bilinen Namazın sadece Cuma Namazı olduğuna inanmaktadırlar.

- Uydurulmuş din mensuplarının Namaz ibadetini kabul eden daha başka bölümü ise, özellikle Farz Namazlardan önce kılınan Sünnet adı altında bir Namazın olmadığına ve bu Namazın şirk olduğuna inanmaktadırlar.

- Uydurulmuş din mensuplarının Namaz ibadetini kabul etsin veya etmesin tamamına yakını bu günkü kılındığı şekliyle Namaz ibadetinin açık Kur’an ayetine rağmen insanları kötülüklerden alıkoymayacağına inanmaktadırlar.

Daha çok şey yazmak mümkün.

Namaz ibadetini küçümseyen, yok sayan hatta şirk ile eş tutan bu cahil ve gafil zümreye Allah(cc) akıl, fikir, idrak, izan ve iman nasip etsin diye dua ediyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Süleyman Küçük Arşivi
SON YAZILAR