Üvey evlat muamelesi görmek istemiyoruz

Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker, tarımın gündemi ve şubat ayında yapılacak olan Ziraat Odası seçimleri ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya oda yönetimi ve çok sayıda basın mensubu katıldı. 4 yıldır buğdayın ve arpanın satış fiyatı aynı seyrettiğini ifade eden Kavuneker, “Hububat, çiftçinin ana üretim kalemini oluşturmaktadır. Bundan dolayı çiftçi maddi olarak zor durumdadır. Tarımsal girdiler bu 4 yıllık zamanda 2 kat artmış bulunmaktadır. Enflasyonla mücadele etmek amacı ile ekmeğe zam yapılmamakta, hasat zamanı arz fazlalığından dolayı fiyat düşmekte ve bunların hepsi birden çiftçiyi zor duruma sokmaktadır. 4 yıldır çiftçi, sattığından para kazanamamaktadır. Zor şartlarda çiftçilik yapıyoruz” dedi.

TMO’NUN KAPATILMASI ÇOK YANLIŞ OLUR

“Tarım Kredi Kooperatiflerinin ve ziraat bankasının çiftçiye verdiği tarımsal ürünlerde faiz yüzde 33’ün üzerinde tutulmaktadır. Çiftçi borçlu, Devletimiz halkın her kesiminin derdine çare bulmakta,çifti içinde bir çözüm bulmasını talep etmekteyiz. Hükümetimiz tarım kredilere olan borcumuzu uzun vadeye yaymalı, BAĞKUR primlerini aylık değil çiftçinin ürün satışı ile uyuma vadelerde tahsilatı sağlanmalıdır. Özel bankalar çiftçiye yüzde 28 faizle kredi sağlıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın bundan haberi yok sanırım. Futbola, kredi kartı borçlularına kolaylık sağlanıyor ama çiftçimize bu kolaylık sağlanmıyor. Üvey evlat muamelesi görmek istemiyoruz. Gübre, Tarım ilaçları, Elektrik gibi tarımsal üretimin temelini oluşturan girdi fiyatları düşürülmeli, bir defaya mahsus olmak üzere ruhsatsız kuyuların kayıt altına alınması sağlanmalı. Odalar, Birlikler ve Tarıma bağlı tüm Sivil Toplum Kuruluşları daha aktif çalışmalı, çiftçiye güçlendirmelidir. Örneğin Konya Şeker hububat, patates, Yağlık Ayçiçeği, Et ve Süt olmak üzere 25 ürününün alımını yapmakta, işemekte ve satmakta bunun karşılığında 2,5 milyon üreticiye ödeme yapmaktadır. Tüm çiftçiler adına Konya Şeker’e teşekkür ederim. Arkadaşlar bir bakın Et ve Balık kurumu kapandı şu anda ülkemiz de et ne durumda. Sürekli ithal eder hale geldik. Süt Kurumu kapandı süt ne durumda. Şimdi TMO kapatılacak söylemleri var. Bizler TMO ya sahip çıkalım. Eğer Sahip çıkamazsak çok sıkıntı günler bizleri bekliyor.”

TEŞVİKLER YERİNİ BULMALIDIR

Ziraat odaları ile ilgili spekülasyonlar çıkarıldığını ifade eden Kavuneker, şöyle konuştu: “Kongrede bütün odalar şeffaf bir şekilde seçime gidiyor. Karatay da bize müracaat eden her delege adayına seçmen listesi verdik. İsteyen herkes odaya delege adayı oldu. Kazanan kaybeden oldu. Kaybeden hep karşıyı suçlamakta. Ama çiftçi bilinçlendi. Çalışarak delegeyi seçiyor. Bizler seçildiğimiz günden bu güne kadar elimizden geleni yaptık. Çiftçinin işini kolaylaştırmak için yeni tarımsal makine ekipman destekleri yapmaktayız. Mahallelerimize her türlü tarım aleti desteği veriyoruz.” Konya’ya dış havzalardan su gelmesi gerektiğini söyleyen Kavuneker, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ermenek Barajı buna bir örnektir. Bir de sürdürülebilir bir tarım politikası geliştirirsek ülkenin ihtiyacı olan ürün yelpazesini çıkarırsak biz ithal eden değil ihraç eden bir ülke haline geliriz. Şuanda Konya Türkiye’nin tarımsal üretiminin yüzde 10 karşılıyor. O zaman yüzde 30 karşılamaya hazırız. Teşvikler yerini ve sahibini bulmalıdır. Süt tozuna verilecek destek süt üreticisine verilsin. Şuan köyde gençlere kız vermiyorlar. Herkes şehre göçmesi çabasında çiftçiliği bir meslek haline getirmezsek buraların ihtiyaçlarını yerinde çözmezsek, eğitimli ve bilinçli bir çiftçi nesil' yetiştirmezsek olmaz. Şehirden köye dönüşü değil köydeki çalışanı köyde tutma yolunu ve çözümünü bulmalıyız.”

Yağışların çiftçinin yüzünü güldürdüğünü ve bundan sonraki yağışlarla güzel bir rekolte beklediklerini ifade eden Kavuneker, kar yağışları ile felaket tellallığı yapılmaması gerektiğini söyledi.

HÂLİD ŞEN