Üreticiyi zorlu  günler bekliyor

Üreticiyi zorlu günler bekliyor

Yanlış tarım politikası ve ithalat sevdası sonucunda üreticiyi zorlu günlerin beklediğini söyleyen Abdüllatif Şener, “Üretici, ahırındaki hayvanları ve mallarını kaybetmenin eşiğine gelmiştir” dedi

En stratejik sektörlerin başında gelen “tarım” alanında ülke büyük bir çıkmazın içine girdi. Yanlış tarım politikaları ve sürekli ithalat arzusu, iç piyasayı olumsuz anlamda derinden etkilediği gibi, borç sarmalında olan, girdi maliyeti her geçen gün yükselen, ektiği ürün de artık eskisi gibi para etmeyen çiftçiyi de zora soktu. Çiftçilerin bir kısmı tarım alanlarını ekmezken, bir kısmı da gübresiz ekim yaptı. Yanlış politikalar sonucunda tarım ürünlerinin fiyatı da ikiye katlandı. Tarımın devlet politikası haline getirilememesi, çiftçinin de piyasanın da dengesini bozdu.

ÇİFTÇİNİN DENGESİNİ BOZDULAR!

Maliye Eski Bakanı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konya Milletvekili Abdüllatif Şener, tarım ve hayvancılık sektörünün yaşadığı sıkıntıları Merhaba Gazetesi'ne anlattı. Şener, AK Parti'nin  tarımda 2 büyük yanlış yaptığını söyledi.  Hükümetin gerekli ve gereksiz birçok ithalat kararı aldığını hatırlatan Şener, özellikle bazı kesime rant sağlama maksadıyla ithalat kararnamelerinin çıkarıldığını belirtti. Bol miktarda yapılan tarım ürünleri ithalatının bu sebeple Türkiye'deki çiftçinin dengesini bozduğunu aktaran Şener, “Ekonomik krizden bir hafta sonra yani 14 Ağustos 2018 günü 1 milyon ton buğday, 900 bin ton arpa, mısır ve pirinç ithalatına karar verildi. Gümrük vergisi de alınmaması kararlaştırıldı. Krizin arkasından çıkan bu kararname çok yanlıştı. Buğday hasadı yeni yapılmıştı. Buğday üreticisinin morali çok bozuldu.  Buğday yıllardır 80 kuruş ile 1 lira arasından alınıyor. Alınan ithalat kararları ile mısır üreticisi de perişan olmuştur. İthalat, sadece ekonomik krizden sonra değil,  yıllardır yapılıyor. Bu ithalat da yanlış yapılıyor. İthalat gelirleri, AK Parti iktidarları döneminde 70 milyar doları aşmıştır” dedi.

 AK PARTİ 5 GÜBRE FABRİKASINI SATTI!

“İthalat kararları ile yandaşlar, rantçılar kazanırken, çiftçi zarar ediyor” diyen Şener, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Tarım girdileri, ne yazık ki Türkiye'de ithalata bağlı hale geldi. AK Parti, kurulduğu dönemlerde Türkiye'de 5 gübre fabrikası vardı. Bunların tamamını sattılar. Özelleştirmenin birinci amacı, ekonomik rasyonelleşmedir. Hükümet, rasyonelleşmeden ziyade işi ranta çevirmenin derdindeydi. Fabrika satışları ile ortaya bir yağma durumu çıktı. Bilinmesini isterim, özelleştirmelerin hiçbirinde benim imzam da yoktur. Bu satılan 5 gübre fabrikası, Türkiye'deki gübre ihtiyacının yüzde 70'ini karşılıyordu. Oysa şimdi gübrenin yüzde 70'ten fazlasını ithal ediyoruz. Uluslararası tekeller oluştu. Tohumculuk da dışa bağımlı hale geldi. Mazot ve yem de ithal. Anlayacağınız, tarımda elde ne varsa ithal ediliyor.”

ÇİFTÇİYİ VE BESİCİYİ ZORLU GÜNLER BEKLİYOR

12-3-008.jpg

2018 yılının 2. yarısından itibaren etkisini gösteren ekonomik krizle birlikte çiftçinin girdi maliyetlerinin ikiye katlandığını dile getiren CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener, çiftçinin perişan durumda olduğunun altını çizdi. Çoğu borçlu olan çiftçiyi önümüzdeki süreçte zorlu günlerin beklediğini ifade eden Şener, “Çiftçi, üretebilmek için ilave borç yaptı. Tarlasını boş bırakanlar da var, gübresiz ekim yapanlar da.  Çiftçinin büyük kısmının ciddi borcu var. Hepsi zor durumda. Yerel seçimler nedeniyle hükümet sürekli oy depolarını kaybetmemek için çiftçinin borcunu yapılandırmak istedi. Çiftçinin borcuna bu nedenle yeni faizler bindi. Üretici, ahırındaki hayvanları ve mallarını kaybetmenin eşiğine gelmiştir. Yem fiyatları arttı, besici hayvanını kesime götürüyor, hayvan orada bile para etmiyor. Yani çiftçiler ve besiciler için önlerinde zorlu süreç var” şeklinde konuştu. 

EKONOMİK OLARAK ZORLU GÜNLER BİZİ BEKLİYOR

AK Parti iktidarları döneminde tarım alanlarının 3 milyon hektar azaldığını, yanlış tarım politikalarının da bütün çiftçiyi perişan ettiğini de vurgulayan Şener, konuşmasını şu ifadelerle sonlandırdı: “Çiftçi, alıcıya ürününü ucuza satıyor. Pazarda ise fiyatlar çok yüksek. Ortada bir sıkıntı var.  Türkiye, bir ara patatesi 63 kuruştan ihraç etti. İhraçtan dolayı ülkede yeteri patates kalmadı. 3 liradan patates ithalatı gerçekleştirildi. Ortada ciddi bir plansızlık ve ranta çalışma durumu var. Tarım, dünyanın her tarafında ülkelerin devlet politikasıdır. Türkiye'de böyle bir durum söz konusu değil. Oysa tarım, çok stratejik bir sektördür. Anadolu’da biyolojik çeşitlilik çok fazladır. Bazı ürünlerde ciddi farklarımız ve artılarımız var. Buğdayın vatanı Anadolu’dur. Devletin tutarlı politikası olmadığı için perişan oluyoruz.” Tarım dışında ülkenin yaşadığı ekonomik kriz ile ilgili yönlendirilen soruyu da cevaplayan Şener, “Biz, ekonomik gidişat konusunda iktidarı çok uyardık. Dinlemediler. 'Herşey iyiye gidiyor' dediler. 'Uçacağız' dediler, herşey daha da kötüye gitti. 'Seçimlerden sonra ekonomi düzelecek' dediler. Son olarak '31 Mart 2019 Mahalli İdareler seçiminden sonra herşey düzelecek' dediler. Belediyeden sonra olacak dediler. Söylenilenlerin hiçbiri olmadı. Büyük sıkıntılar yaşanıyor. İktidarın ekonomi ile ilgili açıklamaları hep yanlış çıkıyor. Piyasalar güven duymak ister. Yatırım kararları sağlıklı verilmiyor. Yatırımcıların tereddütü var. Piyasada daralma var. Enflasyon ve işsizlik yüksek. Ekonomik olarak karanlık günler bizi bekliyor” dedi.

EMRE ÖZGÜL

 

Foto altı:

Abdüllatif Şener

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.