Üniversitelerde askeri vesayet sürdürülüyor

Üniversitelerde askeri vesayet sürdürülüyor

Eğitim Bir-Sen 2 No'lu Şube Başkanı Şenol Metin, “Ülkemizin yarısını gençliğimizin biçimlendiği yer olan üniversitelerimiz ne yazık ki 1982 model askeri vesayetin ürünü bir kanunla yönetilmeye çalışılmaktadır” dedi

Eğitim Bir-Sen 2 No'lu Şube Başkanı Şenol Metin düzenlediği basın toplantısı ile akademinin sorunları, toplu sözleşme ve üniversite Yurtkur problemlerine değindi. Eğitim Bir-Sen Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan Metin,Yurtkur'da tayin, terfi sisteminin norm kadro çerçevesinde standartlaştırdarak, aile bütünlüğünün temini 4. Toplu Sözleşme sürecinde masada bulunacak diğer hususların olacağını da kaydetti. “Yurtkur'un zencileri sözleşmeli personelimizin sorunlarını da biliyoruz. Yurtkur'da zenci-beyaz ayrımını kabullenmiyoruz. Sözleşmeli personelimizin tamamının 4A kadroya geçirilmesini taleb ediyoruz” diyen Metin, şunları kaydetti:  “Ülkemizde 6 milyon civarında, şehrimizdede 2'si devlet olmak üzere 4 üniversitemizde 150 bin gencimiz yükseköğrenim görmektedir. Ülkemizin yarısını gençliğimizin biçimlendiği yer olan üniversitelerimiz ne yazık ki 1982 model askeri vesayetin ürünü bir kanunla yönetilmeye çalışılmaktadır. 2547 sayılı kanunun ürettiği çatışmacı ruha Kasım 2016'da 676 sayılı KHK ile rektör seçiminin Cumhurbaşkanı tarafından doğrudan atama sisteminin tesisi ile öldürücü bir darbe indirilmiştir.”

SINAVLARDAKİ FETÖCÜ JÜRİLER TEMİZLENSİN

1980 darbesinin ruhunun yükseköğretim sistemine hala hakim olduğunu söyleyen Metin, “2547 sayılı kanun tarihin çöplüğüne atılarak Yeni Türkiye vizyonuna uygun bir yükseköğretim sistemi-kanunu tasarlanmalıdır” dedi. Metin, üniversitelerin sağlık, mühendislik bilimleri, sosyal bilimler alanlarında ihtisaslaşmasını temin için şehir üniversiteleri de dahil olmak üzere üzerinde düşünülmesi gerektiğini vurguladı. Metin, “Araştırma üniversiteleri gündemimize girınelidir. Eğitim-Bir-Sen bu tasarımı yapacak kadrolara sahiptir. Üniversiteler. içindeki FETÖ artıklarını bir an önce atık haline getirerek 2023-2071 Türkiye vizyonu için biliın üretme, insan kaynağı yetiştirme işlevine işlerlik kazandırmalıdır. Doçentlik sözlü sınavlarında hala FETÖ'cü jürilerin bulunuyor olması, Yabancı Dil Sınav sonuçları biliım sınavları, hakemlikler, kadro tahsis süreçleri, TUBİTAK. TEKNOKENT, Kalkınma Ajansları gibi kuruluşlar üzerinden yürütülen projelerin hala kontrollerinin yapılmamış olması bir kasti gösterse de, bizi karamsarlıga sevketse de, 16 Nisan ile başlayan Yeni Türkiye'nin bu karta dayalı iradeyi bertaraf edecek, karaınsarlığımızı giderecek potansiyele sahip olduğunu biliyoruz” açıklamalarında bulundu.

EMRE ÖZGÜL merhabahaber.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.