Uçuruma sürükleniyoruz

Saadet Partisi Konya Şubesinin Ocak Ayı Genişletilmiş İl Divan Toplantısı gerçekleştirildi. Divan Toplantısına Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun yanı sıra Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcıları; Lütfi Yalman, Tacettin Çetinkaya, Saadet Partisi İl Başkanı Av. Hasan Hüseyin Uyar, ilçe başkanları, kadın kolları başkanlığı, gençlik kolları başkanlığı ve çok sayıda parti üyesi katıldı. Ülke ve dünya gündemine dair değerlendirmelerde bulunan Genel Başkan Karamollaoğlu, ülkenin çok sıkıntılı süreçlerden geçtiğini belirtti.

MİLLİ GÖRÜŞE DÖNÜŞ SİNYALİ VERİYORLAR

Siyasi partilerin ülke problemlerini çözmek için proje üretmesi gerektiğini kaydeden Karamollaoğlu, yaşanılan dünyanın hızla değiştiğini söyledi. Karamollaoğlu, “Geçmişimiz ile aramızda hendekler açıldı. Sanayileşme konusunda ciddi adımlar atıldı. İhtilaller yaşandı. Her ihtilal yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Bir türlü kendi ayaklarımızın üzerinde duracak imkan bulamadık. Rahmetli Erbakan hoca Konya'da Milli Görüş harekatını başlattığı zaman kimse etkisinin bu kadar büyük olacağını tahmin etmemişti. Hocamızın idealleri büyüktü. Bunları gerçekleştirmek için Konya'yı seçti. Selçukluların ilk payidahtının burada kurulması ve Hz. Mevlana'nın burada olması Konya'ya ayrı bir anlam katıyor. Projelerimiz, tamamlanmadan hocamız aramızdan ayrıldı, idealleri kaldı. Bizimle birlikte yola çıkan ve ardından kendine bir yol belirleyenler, yeniden Milli Görüş'e dönüş sinyallerini veriyorlar. Ama Milli Görüş sadece lafta kalmaz” açıklamalarında bulundu.

DOLAR BOZDURMAKLA ÇÖZÜM ÜRETİLMEZ

Ülkede birçok yatırımın yapıldığını ifade eden Karamollaoğlu, yatırımların hiçbirinin ülkeyi güçlü hale getirmediğini ve problemleri çözmediğini hatırlattı. AK Parti hükümetinin 14 yıldır iktidarda olduklarını dile getiren Karamollaoğlu, “Yapılan yatırımlar, geçici rahatlık sağlıyor. Problemler daha çok büyüdü. İşsizlik başını aldı gidiyor. Yüzde 10.8 işsizlik var. Bu 3 milyona tekabül ediyor. Ekonomide sıkıntıdayız, çark dönmüyor. Borçlar ödenemiyor, alacaklar alınamıyor. Devletin de çarkı dönmüyor. Sürekli açık veriyor. Borcu ödemek için faize giriyor. Dış ticaret açığımız arttı. Yaklaşık 700 milyar dolar açık verdik. Cari açık 33 milyar dolar civarında. Bunlar çok önemli rakamlar. Bugün faizin yüksekliğinden şikayet ediliyor. Faizli bir ekonomik sistemin içinde yaşanılıyorsa, o sistemin kendine ait kuralı olduğu unutulmamalı. Bankada parası bulunan adamın dövizi zaten ekonomik çarkın içindedir. Devlet ihtiyaç duyduğu zaman onu kullanıyor. Dolar başını aldı gidiyor. Ekonominin  güçlü olması lazım. Bu iş, dolar bozdurmakla düzelmez. Uygulanan ekonomik politika bizi yokluğa sürükledi. Sanayicimizin elinden tutulmalı.” diye konuştu.

AB'DEN BİZE FAYDA DEĞİL ZARAR GELİR

“Ahlaki çöküntü arttı. Değerlerimizden hızla uzaklaşıyoruz” diyen Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, daha sonra konuşmasını şöyle sürdürdü: “İmam Hatip Okulları açılıyor. Kur'an kursları açılıyor. Fakat çöküntümüz önlenemiyor. Kimse ağzını açıp bir şey söyleyemiyor. Okullardaki eğitim, ahlaki ve manevi anlayışa uygun değil. Yeni bir müfredat çıktı. Eskisi ile yenisi arasında bir fark görünmüyor. Kimsenin normal şartlarda izlemeyeceği diziler, bugün en çok izlenen şeyler oluyor. Bu iktidar zamanında en çok Milli Eğitim'de bakan değişti. Koalisyon olmamasına rağmen bu kadar sık bakan değişiyorsa, ortada büyük bir problem vardır. Avrupa  Birliği (AB) ile yapılan anlaşmalarla, geleceğimizi yok ediyoruz. Uçuruma sürükleniyoruz. Onlara benzemeye, onlar gibi düşünmeye çalışıyoruz. Eğitimde hiçbir çocuğa, kendi dininizi öğretemezsiniz diyorlar. İnsan haklarına aykırı bu. Her aile kendi çocuğunu, kendi inancı çevresinde yetiştirir.”

SİYONİZM GENÇLERİ EVLİLİKTEN SOĞUTUYOR

Karamollaoğlu, Siyonizm zihniyetinin, dünyanın kalabalıklaşmasını istemediğini de konuşmalarına ekledi. Siyonist güçlerinin, doğum kontrol meselelerini gündemlerine aldıklarını, kürtajı serbest bıraktıklarını ve evlenmeyi dejenere ettiklerini ifade eden Karamollaoğlu, “Aile yapısını bozdular. Eşcinselliği, bir hak olarak gördüler. Bu, çok büyük bir tehdit. Avrupa'da evlenen insan kalmadı. Tek ebeveynli çocuklar çoğalıyor. Evlilikler bizde de eskisi gibi olmuyor. Gençler, evlenmek istemiyor. Toplum, çöküyor. Aile müessesesinin ayakta tutulması çok önemli. İcraate geçilmeli. Avrupa Birliği hayranlığı bir yana bırakılmalı” diye konuştu.

ANADOLU İNSANI BÖLGEYİ TERK EDİYOR

Türkiye'de terör belasının günden güne yaygınlaştığını ve canlar yakmaya devam ettiğini dile getiren Karamollaoğlu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun boşaldığını anlattı. Karamollaoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Her şey satıldı. Yerine yenileri kurulmadı. Devlet, sanayinin içine girilmez denildi. Neden o zaman tokiler var? Samsun'dan İskenderun'a bir çizgi çizin, onun doğusunda kalan şehirlerde fabrikalar kapandı. Birkaç tane Şeker Fabrikası kaldı, onlarda satılacak. Diyarbakır'da TEMSAN vardı. Türbin imal ediyordu. Bu hükümet geldikten sonra, özelleştirilmesi gündeme geldi. İçindeki makineler Eskişehir'e taşınmış. 2-3 bin kişi çalışıyordu. Hedef 10 bindi. Yok oldu, yazık. Terörün sadece bir tarafı yok. İnsanlar, yaşadıkları yeri terk ediyor. Anadolu'daki problemler büyük. Bölgeye hayvan transferi, şap hastalığı var diye yasaklandı. Tedbiri siz almayacaksanız kim alacak? Buğday memleketiyiz. Buğday, ithal ediyoruz. Tütün ekimi yasaklandı. Geçimini tütünden sağlayan insanlar, şimdi ne ile geçinecek? Fındık ihtal ediyoruz. Devlet, yatırımlardan elini çekiyor.”

AK PARTİ İLE HİÇBİR BENZERLİĞİMİZ YOK

Aradan 14 yıl geçtikten sonra kendilerine sürekli sorulan “Neden AK Parti ile bir araya gelmiyorsunuz?” sorusuna, çarpıcı açıklamalarla cevap veren Karamollaoğlu, şu ifadelere yer verdi: “Hocanın talebeleri olabiliriz. Biz, Erbakan hocanın ideallerine saygı gösterdik, hep yanında olduk. İktidarda bulunan arkadaşlar ile bizim aramızda ciddi farklılıklar var. Bu arkadaşlar, AB'yi bir medeniyet olarak görüyorlar. ABD ve İsrail'i stratejik müttefik kabul ettiler. Kapitalist faizli ekonomi sistemi de ekonomik model olarak benimsediler. Milli Görüş gömleğini çıkardıklarını bu gerekçeler ile savunmuşlardı. ABD ve Avrupa'ya biz Erbakan gibi düşünmüyoruz mesajı verdiler. Biz, İslam anlayışı temeline oturmuş bir medeniyeti savunuyoruz.”

AHLAKİ DEJENERASYON YAŞIYORUZ

Yapılan bu divan toplantısının diğer divan toplantılarına oranla daha ehemmiyetli olduğunu söyleyen Saadet Partisi Konya İl Başkanı Av. Hasan Hüseyin Uyar da şu açıklamalarda bulundu: “Türkiye, yeni bir kaos ortamının içinde. Son dönemde, ülkemiz üzerinde meydana getirilen hadiseler ve ekonomik daralmalar neticesinde ciddi manada sıkıntıya girdik. Dış politikada son birkaç yıllık sürece bakıldığında Milli Görüş hareketi ekseni dışında bir politika izlendiğini rahatlıkla görebilirsiniz. Bu tutum, bazı yanlışları ve sıkıntıları da beraberinde getirdi. Müslüman coğrafyası, kan ve ateş gölünün içinde.  Önce ahlak ve maneviyat düsturunun yerleştirilmemesi, eğitim ve öğretim politikalarının düzene otutturulmaması, ahlaki dejenerasyona zemin hazırladı. Bir ülke hukuken çökse ayağa kalkabilir. Ekomik ve sanayileşme alanında da çökse ayağa kalkabilir. Ahlaki çözüntü olursa, çözümü hayli zor olur. Bakın işsizliğimiz arttı. Cari açık meselesi sıkıntısı büyüdü. Ticaret açığımız her yıl 100 milyar dolar civarında seyrediyor. Buna rağmen ekonominin geliştiğinden söz ediliyor. Yapısal reformlar, gerçekleştirilmiyor. Sıcak para hareketi, başka taraflara akıyor.”

EMRE ÖZGÜL