Tzob Başkanı Bayraktar: Dünyayla Rekabet İçin Destek Şart

Tzob Başkanı Bayraktar: Dünyayla Rekabet İçin Destek Şart

Söke Ziraat Odası’nda ağalık elbisesi giyen Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ağalığı kendisine yakıştıramadığını ancak çiftçilerin hepsini ağa yapmak istediklerini söyledi. Dünyanın tarımı...

Söke Ziraat Odası’nda ağalık elbisesi giyen Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ağalığı kendisine yakıştıramadığını ancak çiftçilerin hepsini ağa yapmak istediklerini söyledi. Dünyanın tarımı anladığını ancak Türkiye’nin anlayamadığını belirten Bayraktar, “Tarım alanlarımızı imara açmamalıyız. Çiftçimizin dünya ile rekabet edebilmesi için desteklerin artırılması lazım. Bu yıl yaşanan doğal afetler, çiftçimizi çok zorlayacak. Şimdi kimse farkında değil ama hasat zamanında bunun zorluklarını hep beraber yaşayacağız. Çiftçimizin bu kuraklık etkisinden kurtulması ve önümüzdeki yıl tarlaya girmesi açısından moralman yükseltmek lazım. Sektörden kaçmasını önlemek lazım. Bunun için de sadece borçların ertelenmesi yetmez, sosyal güvenlik ve elektrik borçlarının da yapılandırılması gerekiyor. Tarım, dünyanın gelecekteki en önemli sektörü.” dedi.

Söke Ziraat Odası Başkanı Mustafa Kemal Kocabaş tarafından karşılanan Genel Başkan Bayraktar, Söke’de pamuk ağalarının giydiği ağalık elbisesi giydi. Ziraat odaları ve birlik başkanlarının katıldığı toplantıda konuşan Bayraktar, “Ağalığa yatkın da eğilim, ağalığı da sevmem. Artık bizim Türkiye hedefimiz, küçük işletmeleri büyütmek ve onları bir ağa haline getirmek. Türkiye’de bu kadar küçük işletme varken bizim toprak ağalığına soyunmamız ve toprak ağası olarak görüntü vermemiz de doğdu değil ama ağalık Söke’de bir geleneksel örf ve âdet haline gelmiş, tarımı temsil ediyor, çiftçiyi, kırsalı temsil ediyor. Dolayısıyla biz böyle bir ağalığı da kabul etmekten onur duyuyoruz ama hedefimiz, küçük çiftçilerimizi ağa yapmak.” şeklinde konuştu.

Türk tarımını dünya ile rekabet edebilir hale getirmek için devlet desteğinin şart olduğunu kaydeden Bayraktar, “Tarım önemli sektör. Dünyada önem kazandı. Allah, bu ülke insanını açlıkla imtihan etmesin. Son yıllarda gelen doğal afetler sonucunda arz talep dengesinin talep lehine bozulması, tarım kesiminin Türkiye’de biraz daha öne çıkmasını, önem kazanmasını sağaldı. Dünyada tarımla beraber enerji de önemli bir sektör. Bu iki sektöre, ülkeler daha da çok önem veriyorlar. Ülkemizde çiftçimiz tüm zorluklara rağmen, yapısal ve maliyetle ilgili zorluklara rağmen üretmeye çalışıyor, gayret ediyor. Bu ülkeye gıda güvencesini ağlıyor, 17 milyar dolar da ihracata katkı sağlıyor. Bunu fevkalade zor şartlarda yapıyor ama bazı ürünlerde ithalatçıyız. Ülkemizin 1,5 milyon ton civarında pamuğa ihtiyacı var, bizim ürettiğimiz 800 bin ton. 700 bin tonu dışarıdan ithal ediliyor, sıfır gümrükle. Ülkemiz, yağ ve küspe ithalatına 3,6 milyar dolar ödüyor. Bu, pamuk ve pamuk gibi yağlık bitkilerin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Yağ ihtiyacını karşılamak için yağ ürünlerini artırmalıyız. Bizim AB ve ABD ile rekabet edebilmemiz açısından mukayeseli üstünlüğü sağlamalıyız. Verimlilik rakamlarını yükseltmeliyiz. Türkiye, pamukta verimlilik açısından ABD’nin üzerinde, AB ülkelerinin çoğunun üzerinde. Mukayeseli üstünlüğü sağladığımız halde Türkiye neden pamuk ithal ediyor, bunun üzerinde durmamız lazım. Verimlilik, kalite ve standartı yakalamışız biz. Bir de sektörde mutlak üstünlük dediğimiz üstünlük var. Bunu konuşturan ülkeler, bizim mukayeseli üstünlükle rekabet edebileceğimiz ürünlerde yaşama şansı vermiyor. Mutlak üstünlük, daha fazla üreticiye destek vermek ve desteklemek, dünyadaki rekabet gücümüzü artırmaktır. İşte yapamadığımız bu, ABD’nin yaptığı bu. Bize pamuk satan ülkelerden Yunanistan’ın yaptığı bu. Bizim beceremediğimiz bu. Bizim de hükümetten isteğimiz bu. Diyoruz ki mukayeseli üstünlük de yetmiyor. Mutlak üstünlüğü sağlamak üzere dünya tarım ticaretinde rol almak istiyorsak, daha fazla paya sahip olmak istiyorsak mutlak üstünlük şart. Bunun en büyük silahı, üreticinin desteklenmesidir.” dedi.

Son zamanlarda tarım alanlarının imara açılmasını ve zeytinlik alanlarla ilgili kanunun gündeme gelmesini de eleştiren Bayraktar, zeytin alanlarının imara açılmasını öngören yasaya karşı çıktıklarını ve yasanın torbadan çıkarıldığını, bir daha gelmemesi gerektiğini söyledi. Bayraktar, “Zeytin, yasayla korunan ürün. Yeni bir yasayla bunu ortadan kaldırmak istemek yanlış. Zeytinlik alanlar imara açılmasın. Topraklarımızı bugün için koruyabilirsek, 20 yıl sonra bu ülkenin zenginliğini oluşturacak sektör tarım sektörü. Bunu dünya anladı, bizim de anlamamız lazım. Bunun için bir musibet yaşamaya gerek yok. Verimli tarım arazilerini imara açmak gibi bir vebalin altına girilmemeli. Tarım toprakları, üzeri açık bir fabrika. Fabrikanın üzerine fabrika kurulmaz. Yaşanan doğal afetler çiftçimizi çok zorlayacak. Şimdi kimse farkında değil ama hasat zamanında bunun zorluklarını hep beraber yaşayacağız.” dedi. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.