Türkiye kenetlenmeyi başardı

Türkiye kenetlenmeyi başardı

Olumsuz gelişmeler karşısındaki tavrı ve birliktelik ruhu ile çoğu ülkeye örnek olan Türkiye, Koronavirüs belası karşısında da kenetlenmeyi başardı. İnancı, düşüncesi ve ideolojisi ne olursa olsun; tüm kesimden insanlar ortak bir paydada buluştu

 

Bütün insanlığı tehdit eden, Türkiye'de de 214 kişinin ölümüne sebebiyet veren Koronavirüs; inancı, düşüncesi, ideolojisi ne olursa olsun; bütün ülke insanını aynı acı karşısında bir araya getirdi. Koronavirüs dolayısıyla Türkiye'de yüzlerce insan hayatını kaybederken, yine milyonlarca insan da bu tehdit karşısında mağdur oldu. Yüzbinlerce insan, işsiz kalırken; yine bir o kadar insan da evine ekmek götürememenin sıkıntısını yaşadı. Kötü şartlarda her zaman kenetlenme ruhu ile bütün dünyaya örnek olan Türkiye, Koronavirüs belası karşısında da kenetlenmeyi başardı. İnsanların bu zorlu süreçte daha fazla mağdur olmaması adına çeşitli yardım kampanyaları başlatıldı. Sokağa çıkması yasak olan yaş grubunun ihtiyaçlarının giderilmesi için gençler seferber oldu. Türkiye'de çok uzun yıllar sonra ilk kez “toplumsal birlikteliğin” önemi bu kadar fazla hissedildi.   

YARDIMLAŞMANIN ARTIRILMASI GEREKİR

İslam dininin her zaman birliği emrettiğini dile getiren Konya İl Müftüsü Ahmet Poçanoğlu, felaket, açlık ve kıtlık dönemlerinde bir ve beraber olmanın önemli olduğuna vurgu yaptı. Yine bu durumlarda yardımlaşmanın artırılması gerektiğini aktaran Poçanoğlu, “Sabır, hem ibadetlere devam etmek noktasında hem de musibetler karşısında metanet gösterme konusunda bize emredilmiştir. Eğer bir felaket karşısında metanet gösterilir, aç ve fakir insanlar korunur ise Allah da o ümmete büyük bereketler verir ve rahmet ihsan eder. Zor zamanlarda birbirine sımsıkı tutunan milletler, dengesini asla kaybetmez. Yine bu gibi dönemlerde birlik ve beraberlik gösteren milletler tarihte önemli işler başarmışlardır. Sabırsız davrananlar ise tarih içinde var olmamış ve hüsrana uğramışlardır. Gerçekten ülke olarak çok zorlu günlerden geçiyoruz. Allah, ülkemize ve bütün insanlığa göz aydınlığı versin. Koronavirüs, bizler için bir imtihandır. Musibetler, her zaman bela değildir. Bazen imtihan, bazen de rahmettir. Duanın kapısı açıksa, rahmetin kapısı da açıktır. Allah'ın en çok hoşlandığı şey, afiyet istemektir. Müslümanlar çok üzgün. Birlikte namaz kılamıyoruz, Cuma namazları eda edilemiyor. Bütün Camiilerimiz mahsun. Sabredeceğiz, aydınlık günler inşallah bizleri bekliyor” şeklinde konuştu.

BİRLİK ŞART ÇÜNKÜ KARŞIMIZDAKİ DÜŞMAN AYNI

Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Sosyolog Doç. Dr. Gürcan Şevket Avcıoğlu ise şunları kaydetti: “Olağanüstü durumlarda insanlar topluca yaşadığının kıymetini daha çok bilir. Bugün de Koronavirüs karşısında bireysel olarak yapabileceğimiz çok bir şey yok. Kişisel bakım ve hijyene her zamankinden daha fazla dikkat edebilir, yapılan uyarılara imkânlar dahilinde uyabiliriz. Yaşadığımız durum, toplumsal bir mesele.  Bugünlerde toplum olmanın gereğini daha iyi anlamaya çalışıyoruz. İnsanlar, bugün hiçbir şekilde bu dünyada tek başına yaşayamayacağını anlıyor. İnsanların her biri birbirine muhtaç. Bu muhtaçlık duygusu bugün daha çok ortaya çıkıyor. Yine bugünlerde içinde yaşadığımız topluma daha fazla bağlanma durumumuz oluyor. Her birimiz her ne kadar da evimize tedbir gereği kapanmış olsakta, yaşadığımız topluma daha fazla bağlanma eğilimi içindeyiz. Her birimiz ne kadar evimize kapanmış olsakta, bireyselleşmeden uzaklaşıyoruz. Mesela tedbirler dolayısıyla kendi ihtiyaçlarını karşılayamayan yaş grupları var. Büyüklerimizin ihtiyacını karşılamak adına gruplar oluşturuluyor. Bugün insanımız her zamankinden daha fazla bir yardımlaşma duygusu içinde. Dayanışma, birlikte hareket etme düşüncesi, bu gibi günlerde yoğunlaşıyor. Biz, zaten Türk toplumu olarak normal zamanlarda da biz bu ilke ve değerlerimizin her birine riayet ediyorduk ama bugün bu değerlerin daha çok farkına varır olduk. Düşünce birliğine bugün daha fazla sevk edilir olduk. Çünkü ideolojisi, inancı, düşüncesi ne olursa olsun, her bir vatandaşın karşısındaki düşman aynı. İnsanların bütünleşmesi için illa savaş olmasına gerek yok. Bugün düşmanımıza karşı birlikte hareket ediyoruz. Aslında bu birlikteliği her zaman sağlamak gerekir.  Toplumsal yapı içinde farklı düşüncelerin bir arada yaşaması gayet normaldir. Ülkemizde son zamanlarda ciddi bir bölünmüşlük vardı.Bu bölünmüşlük aslında her zaman da olabilir. İnsanlarımız bu farklılıklara rağmen bazı şeylerin değerini bugünlerde daha çok bilir oldu.” 

EMRE ÖZGÜL 

adsiz-023.jpg

adsiz-023.jpgadsiz.jpg2424.jpg

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.