Toplum kamplaştırılıyor

Saadet Partisi Konya ilçe teşkilatları aylık divan toplantılarını gerçekleştiriyor. Saadet Partisi Ilgın, Akşehir, Kadınhanı, Sarayönü ilçeleri bölge divan toplantısı Ilgın da gerçekleştirildi. Toplantıya ilçe başkanları ve yönetim kurulları katıldı. Yoklama ve gündemin okunmasının ardından Saadet Partisi Ilgın İlçe Başkanı Mazhar Turgut ev sahibi olarak bir açılış konuşması gerçekleştirdi. Daha sonra söz alan Ilgın Eski Belediye Başkanı, Av. Ramazan Yetkin Özalp, “Biz burada particilik, siyasetçilik oynamıyoruz. Biz kendimizi kurtarmak için Allah’ın bize yüklediği bir görevi icra etmeye çalışıyoruz. Biz bu dünyada mükafat almak için yola çıkmadık. Biz veresiye satan esnaf gibi, ahirette mükafat almayı hedefliyoruz” dedi. “Biz baştan beri hep haklı çıktık” diyen Özal, şöyle konuştu: “Dün ‘Önce ahlak ve maneviyat’ diyorduk. Eleştiri de aldık ama şimdi geldiğimiz noktada herkes bize hak veriyor. Faizden hayır gelmez diye haykırdık. Şimdi bankaya borcu olmayan kalmadı, ekonomi alarm veriyor. Baştan beri söylediğimiz D-8 hayatta olsaydı, ne Suriye, ne Mısır, ne Filistin bu halde olmazdı. Bu davanın söylediği hiçbir şey hatalı çıkmamıştır. Bu dava kaynağını İslam’dan alıyor. Bu davanın en büyük özelliği bize olaylara hangi açıdan bakacağımızı gösterdi. Bazı kardeşler şimdi ‘Amerikasız olur mu?’ diyor. Bana ne Amerika’dan diyen kalmadı. Yüzde 1 de alsak 2 de, alnımız açık. Fetullah Gülen konusunda bizden başka uyaran var mıydı? Biz onların da yanlışlarını hep söyledik, uyardık.”

15 YILDIR HER ŞEYE SAHİPTİNİZ

Anayasa referandumu hakkında konuşan Özalp, konuşmasına şöyle devam etti: “Bir anayasa referandumuna gireceğiz. Toplum ‘evet’çiler ‘hayır’cılar diye bölünmeye çalışılıyor. Biz istikrar bakımından Başkanlık sistemini destekliyoruz ama Başkan, kimseye hesap vermeyen biri olmamalı. İnsanları çok sevebilirsiniz fakat insan hata yapmaya meyillidir. Bir denetim mekanizması olmalı. Kaç defa ‘hata yapmışız’ diyerek geçmişte yaptıkları hataları söylediler. Tekrar hata yapmayacaklarını kim söyleyebilir? Sosyal bir çöküntü içerisindeyiz. Eskiden fakire 3 milyar lira yardım yapıyorduk şimdi 198 milyar liraya çıkardık diye övünüyorlar. Övünülecek bir şey değil bu. İlçelerimizden göç var. Köylü kızlar köylü erkeğe gitmiyor. İlçeler, köyler bozuldu. Köyde insan aç kalıyor, şehre gidip asgari ücretle çalışıyor. Köyde bir vatandaşın 100-150 bin liralık ekipmanı var, yıllık kazancı 5 bin lira imiş, oğullarını şehirde çalışmaya göndermiş. Türkiye’nin ekonomik, siyasi ve sosyal yönetimi iyiye gitmiyor. Ak Parti 15 yıldır iktidarda her istediklerini yapabilecek bir konumdaydı. Vaatlerini neden yapmadılar? Şimdi Anayasa değişikliğine evet denmemiz isteniyor. 2010 referandumunda da istemişlerdi sonra pişman oldular o değişiklikten. Halk neye evet diyeceğini bilmiyor fakat hayır oyu verenler CHP veya HDP ile bir olmakla suçlanıyor. Siz İsrail’le bir oluyorsunuz bir şey şok, AB ile bir oluyorsunuz bir şey yok, zinayı, domuz etini serbest bırakırken bir şey yok, biz ‘hayır’ deyince kötü oluyoruz. Bu bir Anayasa oylaması, kişiler seçilmiyor.”

merhabahaber.com