Temel Karamollaoğlu: Millet çareye yönelecek

Temel Karamollaoğlu: Millet çareye yönelecek

Saadet lideri Karamollaoğlu, “Oyda bir patlama olur mu?’ diye soruluyor. Çaresiz insanlar çareyi kendilerine teklif edenlere yönelecektir” dedi.

Ülkenin problemlerini çözecek tek partinin sadece Saadet Partisi olduğunu ifade eden Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, “Aldığınız oyda bir patlama olur mu?’ diye soruluyor. İktidara da gelebilir, patlama da yapabilir. Çaresiz insanlar çareyi kendilerine teklif edenlere yönelecektir” dedi.

Karamollaoğlu, olağan haftalık basın toplantısında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Partisinin genel merkez binasında düzenlenen basın toplantısında Karamollaoğlu, ekonomi ile adalet başta olmak üzere Ergenekon davası, yerel seçimler konularına yönelik değerlendirmelerde bulundu.  

ENGELLİLERE YÖNELİK ADIMLAR ATILACAK

Karamollaoğlu, konuşmasına, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’ne dolayısıyla engellilerin yaşadığı zorluklara dikkat çekerek başladı.  Engellilerin şehir hayatlarını doya doya yaşamaları için hükümetin ve belediyelerin ciddi adımlar atması gerektiğini söyleyen Karamollaoğlu, yerel seçimlerin ardından birçok bölgede belediyeleri kazanacak Saadet Partili belediyelerin engellilere yönelik önemli adımlar atacağının altını çizdi.

AÇIĞA KAVUŞMASI GEREKİYOR

Arjantin’de gerçekleştirilen G-20 Zirvesi’ne değinen Karamollaoğlu,  “Bu zirve daha önce akdedilen zirveler gibi olmadı. Ağırlık Suudi Arabistan Prensi’nin üzerine odaklandı. Tabii bu konunun geldiği nokta hepimizi rahatsız ediyor. Ümit ediyoruz ki, önümüzdeki günlerde ve haftalarda Cemal Kaşıkçı olayı ortaya çıkar veya açığa kavuşmasını bekliyoruz. Dikkat edilirse biz bu konunun üzerine gitmiyorduk. Çünkü bu çok ciddi bir mesele ve bir katliam var. Elbette açığa kavuşması gerekiyor. Ama bunun da siyasi bir mesele haline getirilmemesi icap eder. Bu sebeple bu meselenin üzerine gitmedik” ifadelerini kullandı.

KENDİ KARARIMIZI KENDİMİZ VERİRİZ

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) tarafından İstanbul’da gerçekleştirilen 27’nci Uluslararası Müslüman Toplulukları Birliği Kongresi’ne katıldığını söyleyen Karamollaoğlu, şöyle devam etti: “Biz G-20’ye umut bağlamadık. Biz manevi değerlerimize uygun kültürel ve tarihi bağlarımız olan ülkelerle bir araya gelmeliyiz. Pazar ve Pazartesi günü Müslüman Toplulukları Birliği’ne katıldık. Bu toplantıları önemsiyoruz. Biz problemlerimizin üzerinde durulmasını istiyoruz. Ama devlet kadrolarından kimse katılmadı. Gerek siyasiler ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri gerekse akademisyenler Müslüman ülkelerin içinde bulunduğu zorluklar hakkında ciddi önerilerde bulundu. Bunların hükümet tarafından dikkate alınması gerekiyor. Çok faydalı bir toplantı oldu. Biz G-20 toplantısına da katılırız ama biz kendi kararımızı kendimiz veririz.”

BİZE İFTİRA ATANLAR MAHCUP DURUMA DÜŞTÜLER

Ergenekon davasına da değinen Karamollaoğlu, “Savcı Ergenekon ile ilgili mütalaasında ‘Ergenekon diye bir terör örgütünün ispat edilemediğini’ açıkladı. Burada bir hususun üzerinde durmak istiyorum. Geçmişte bazıları bizi Ergenekonlukla itham etmişlerdi. Hatta bizi İslami kanadı olarak itham ettiler. Şimdi ne oldu? Biz o zaman da Hakk’ı söyledik, bugün de Hakk’ı söyleyeceğiz. Hak bir gün gelip muhakkak ortaya çıkar. Ergenekon diye itham edilen kesim 28 Şubat’ta bizim üzerimizde oyun oynadılar. Bunu da biliyoruz. Ama onlara karşı bir haksızlık yapıldıysa biz sesimizi yükseltmek zorunda kaldık. ‘Yanlış yapıyorsunuz’ dedik. Birtakım kumpaslar kurdular. Adalet adalettir! Adalet yapmacık bir şey değil. Ülkemizin en gizli odalarına ve en gizli belgelerine ulaştılar. Türkiye’ye bunu yapanlar en büyük zararı verenlerdir. Biz gerçekleri her zaman söylemeye devam ederiz. Kimseyi karalamak için değil. Bizim yaptığımız bu gayretleri ümit ediyoruz ki herkes bundan sonra daha doğru değerlendirir.  Bunun için bizim tek ölçümüz Hak’tır ve hukuktur. Milli Görüş 50 yıldır çizgisini hiç bozmamıştır. Milli Görüşçü arkadaşlarımız hapse atıldı. Biz her zaman gerçekleri söyledik. Bize iftira atanlar mahcup duruma düştüler. Arayıp özür dileyenler de oldu” ifadelerini kullandı. 

EN BÜYÜK HAKSIZLIK OLUR

Türkiye’nin en ciddi meselesinin ekonomi olduğunun altını çizen Karamollaoğlu, 6 Aralık’ta Asgari Ücret Komisyonu’nun toplanacağını hatırlatarak, “Merak ediyorum şimdi. TÜİK enflasyon rakamlarının aşağıya indiğini söylüyor. Vatandaşın hissettiği enflasyon kimsenin umurunda değil. Şimdi TÜİK raporlarında inen rakamlar dikkate alınarak asgari ücrette bir artış meydana gelecek. Türk-İş’in yaptığı araştırmalarda açlık sınırı 1.972 lira olmuş. Yoksulluk sınırı ise 6 bin 328 lira. Asgari ücretinin açlık sınırında tutulması zulümdür. İsrafı ve yolsuzluğu durdurun, para artar. Siz bu ücretleri daha yükseğe çıkarırsınız. Asgari ücreti açlık sınırının altında tutarsanız bu en büyük haksızlıktır. Onun için millet mahalli seçimlerde önemli bir ihtar verecek. Biz laf değil, artık çözüm istiyoruz. İşimiz zor ama iktidarın garibandan asgari ücrette fedakârlık beklemesinden vazgeçmesini umuyorum” diye konuştu.

MÜTEŞEBBİSLER DEVLETİ ARKASINDA GÖRMEK İSTER

Karamollaoğlu, sanayi sektörünün bocalamanın içine girdiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ciddi önlemler alınmazsa sanayi sektöründe daha büyük sıkıntıların olacağını düşünüyoruz. Artık yatırımlar gündemde değil. Hizmet yatırımları konuşuluyor. Sanayiciler bir ülkenin bel kemiğidir. Yurt dışına giden beyin göçünden bahsediyoruz. Beyin göçünün yanında müteşebbis güç var. Türkiye’yi ayağa kaldıracak olan müteşebbis güçtür. Beyni de onlar değerlendirir. Ama bu hükümet ne yazık ki kapitalist ekonomi sistemi benimsemesine rağmen kapitalist ülkelerin sanayiciye verdiği desteği ve önemi hâlâ idrak etmiyor. Sanayi dillerinde var, icraatlarında yok. Çünkü sanayici bir yatırımı yaparken kimseye kıyak geçemez. Sanayicinin kendisi desteğe muhtaçtır. Müteşebbisler devleti arkasında görmek isterler. Zaman gelir, haksız rekabet olur. Devlet olmazsa haksız rekabette mücadele edemezler.”

ÖZELLİKLERİ BİZE TAM UYMUYOR

“Parti genel merkez binası ne zaman taşınacak?” sorusuna ise Karamollaoğlu, şu yanıtı verdi: “Bina var epeyce. Binaların özellikleri bize tam uymuyor. Bazıları çok büyük, bazıları biraz küçük. Bazılarının yapısı bir genel merkez için uygun değil. Tabanımızdan büyük de bir tepki var. ‘Gerekirse biz yeni bir bina yapalım, inşa edelim sıfırdan’ diyorlar. O da olabilir. Geçici olarak birkaç yıllığına bir binaya taşınırız. O bina bizim işimize geliyorsa, satın alma yoluna gidebiliriz veya yeni bir inşaata da başlarız. Konu biraz muğlak ama bu konuyu bir çekişme haline getirmeyi doğru bulmuyoruz.”

PROBLEMİ ÇÖZECEK TEK PARTİ SAADET PARTİSİ’DİR

Karamollaoğlu, basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘Bazıları rahat durmaz. Onlara bu fırsatı vermemek için Cumhur İttifakı’nı çok sıkı tutmamız lazım’ sözlerine ne demek istersiniz?” sorusuna Karamollaoğlu, “Bu ifadeler Cumhurbaşkanı’nı ilgilendirir. Ben yorum yapmayacağım. Bu bir endişenin işaretidir. İktidar artık ayağının kaydığını, eski desteği görmediğini biliyor. Sayın Cumhurbaşkanı her hafta birkaç kez anket yaptırıyor diyorlar. Biz de görüyoruz ki artık iktidara güven kalmadı. Bundan dolayı arayış içinde.  Bu ülkenin problemlerini çözecek tek parti sadece Saadet Partisi’dir. ‘Aldığınız oyda bir patlama olur mu?’ diye soruluyor. İktidara da gelebilir, patlama da yapabilir. Niye ki çaresiz insanlar çareyi kendilerine teklif edenlere yönelecektir” dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum